Arama

Esma-i Hüsna'nın kişiliğimiz üzerindeki etkileri - Fatma Bayram

Kişiliğimizin oluşmasında ve karakterimizin olgunlaşmasında etkili olan manevi güçlerden biri de şüphesiz Esma-i Hüsna'dır. Allah'ın lafzları, insanoğlunun yaratıldığı günden beri kişinin içindedir ve fark edilmeyi bekler. Bu isimlerin doğurduğu güzellikleri yaşantımızda görebilmek yine kulun gayretine bağlı kılınmıştır. Rabbimizin güzel isimleri dâhilinde, kişiliğimize nasıl yön verebiliriz? Hayatımızı manevi anlamda nasıl kaliteli ve etkin kılabiliriz? Bu soruların cevabını sizler için verdik.

Esma-i Hüsna kelime anlamıyla "en güzel isimler" demek... Rabbimizin isimlerinin, insanlar tarafından bilinebilenlerini içerir. Biliyoruz ki Rabbimizin her ismi bize yaşamımızı daha iyi anlamlandırmamız konusunda yardımcı olur. Fakat bunu idrak edebilmemiz için öncelikle Esma-i Hüsna'nın maneviyatını doğru okumamız gereklidir. Bu minvalde okumalar yapan kıymetli Fatma Bayram hocamızın derslerini sizler için metin haline getirdik. Aşağıdaki adreslerden hem hocamızı dinleyebilir hem de konuşmaları metin halinde okuyabilirsiniz.

Fatma Bayram hocamızın "Esma-i Hüsna'nın kişiliğimiz üzerindeki etkileri" isimli derslerinin tümüne buradan ulaşabilirsiniz.

Sadaka vermeyi ihmal etme

"Her kim Allah'ın isminden birini kendinde bulundurursa cennete girer."

◾ Rabbimizin emirlerinden biri de "sadaka vermektir." Fakat insanoğlu, ekonomik olarak sıkıştığı zamanlarda sadakalarını bertaraf eder ve bundan tasarruf edeceğini zanneder. Hâlbuki yapacağı bir harcama listesi nelere para harcadığını en çok parasının nereye gittiğini bizlere, en basit haliyle gösterecektir.

Ali Osman Tatlı Hoca'nın "Esma-ül Hüsna Şerhi" isimli eserinde bu konuya dair daha detaylı bilgiler yer almaktadır.*

Ali Osman Tatlı Hoca kimdir?
İslâm bilgini, Bursa ve İstanbul'da zamanının tanınmış âlimlerinden öğrenim gördü ve Medresetü'l-Kuzât'tan mezun oldu. Fatih Medreselerinde ders hocalığı yaptı. Ünlü eseri Esma-ül Hüsna Şerhi'ni kaleme aldı.

Güzel bir ahlaki nitelik: İhlas

Öz eleştiriyi doğru bir şekilde yap

Kendini çok eleştirmek de az eleştirmek de hoş olmayan bir durumdur. Benliğimizi çok eleştirdiğimiz zaman yapabildiğimiz her şeyi bir anda yapamaz hale gelebiliriz. Kişinin kendini aşağılaması çok yanlış olduğu gibi, çok iyimser olması da yanlış kabul edilir.

Öncelikle kişinin kendisine adil olması gerekir. Bu konuda bireye yardımı dokunacak en önemli faktör, kişinin salih ve sadık bir dostudur. Bu minvelde dostluğun en birincil kuralı doğruluktur. Dost yeri geldiğinde hataları söylemeli, bunu kırıcı eleştiri olarak dile getirmek yerine yapıcı bir eleştiri olarak söylemelidir.

Kalp ferahlığı: İnfak

Gerçek dostlar edin

◾ Hayatımızda akl-ı mead sahibi insanların olması onlardan tavsiye almak ve öğüt dinlemek ne büyük bir ikramdır. Çünkü bir insanın kaç deneme yanılma sonucu ulaşabileceği noktaya, kişiye bir anda sunması çok büyük cömertliktir.

Akl-ı mead ne demek?
Ebedî rahata kavuşmak, Cennet'te ebedî kalmak ve Cehennem azâbından kurtulmak için hâlini ıslâh etmeyi, düzeltmeyi düşünen, uzak görüşlü, dünyâya değil, âhirete değer veren akıl.

Birisi için dua etmek bir hibedir. Buradan birçok noktaya değinebilir. Dua hem bizi iyileştirir hem de dua ettiğimiz kişinin hayatına dokunmamıza bir nebze de olsun hayatına o güzelliği katmaya niyet ederek, kendi hayatımızı da olumlu yönde etkilememize vesile olur.

Bu minvalde Yüce Rabbimizin Vehhab ismini düşünelim. Allah Teâla ihsanları sadece ihtiyaç sahiplerine değil ihtiyacı olmayan kişilere de verir. Kısacası Rabbimiz bir hediye olarak bizlere güzelliklerini lütfeder. Hediyeleşmek işte bu yüzden sevaptır. Kendi heybemizden, kendi isteğimiz ve arzumuzla bir başkasına hibe ederiz. Hatta yeri gelince hediye sadaka da olur.

◾ Bektaşi'ye bir gün sorarlar:
Zekâtı kime verelim?
Bektaşi ise cevap verir:
Zengine verin.

İşte, varlıklı bir insana bir şey ikram etmemiz karşımızdaki kişiyle ilgili değil de, ikram eden kişinin Vehhab oluşuyla alakalıdır.

Anadolu'nun manevi mimarı: Hacı Bektaş-ı Veli

İnsan-ı kâmile ulaşmak

◾ Allah (CC) Teâla'nın isimlerinin kişide tecelli etmesine insan-ı kâmil denir. Fakat tekâmül ise rabbimizin isimlerinin, insanın kapasitesi kadar ortaya çıkmasıdır. Çünkü Rabbimiz bizlere kendi ruhundan üfledi o halde rabbimizin bütün isimlerinin yansımaları bizde bulunur.

◾ Örnek olarak; Tarık Buğra Hukuk Fakültesi ve Edebiyat Fakültesi öğrenenini yarıda bırakır. Fakat dünya çapında bir yazar olur. Buna bağlı olarak çocuğumuzun her dediğine, her zaman ne evet demeli ne hayır demeliyiz. Ölçülü bir ebeveyn olmalıyız.

İnsanoğluna, sırf Rahman ve Rahim isimleri yansımışsa evde ve çocuklarımız üzerinde bir disiplin kurulamaz. O disiplini kendimize karşı bile kuramayız. Rabbimizin Celil ismi bizlerde bir miktar var olduğuna göre, Celil ismi şerifini sadece kızgınlık ve hiddetlenmek manalarına geldiğini düşünemeyiz. Mesele yeri geldiğinde bu esmayı hayatımıza dahil etmektir.

İslam'da gaza, cihad, fetih ve şehadet kavramları

Her konuda ölçülü ol

◾ Rabbimizin, insanoğlunda Hâkim isminin tecellisi de çok önemlidir. Çünkü bir insan nerede evet diyeceğini nerede hayır diyeceğini iyi bilmelidir. Rabbimizin bir diğer ismi şerif-i olan Âlim, doğruyu ve yanlışı gösteri yani bizler için bir rehberdir.

◾ Sevineceğin bir durum olduğunda sevinmeyi, üzüleceğin bir durumda olduğunda üzülmeyi, affetmek gerektiğinde affetmeyi ve cezalandırman gereken yerde cezalandırmayı bilmek gerekir.

Kısacası Esma-i Hüsna'nın bizlerde bulunmasından ziyade bu ism-i şerifleri kullanım yerlerimiz ve kullanırken dengeli davranmamız büyük önem arz eder.

Kalbi temizlemek mümkün mü?

2024 Fikriyat. Tüm hakları saklıdır.
BİZE ULAŞIN