Bugün Balkanlar'a, Arap çöllerine, Afrika'nın bilhassa kuzeyine, Asya'ya, İran'a, Orta Doğu'ya ve Kafkas diyarlarına baktığımızda o coğrafyalardan çekildiğimizi ama tuzumuzun hala oralarda kalmış olduğunu görüyoruz. Çünkü bizim vatan kavramımız, kâğıt üzerine çizilmiş bir haritayı değil de gönül bağı birlikteliğini temsil ediyor.
Açma, ferahlatma manalarına gelen fetih, İslam'da çok önemli bir kavramı ifade eder. İslam tarihi boyunca fethedilen beldeler medeniyet yolculuğumuzun önemli birer durağı oldular. Pek çok açıdan mamur edilen şehirler huzuru ve güveni temsil ettiler. İslam medeniyeti bu şekilde şehirlerde tezahür etmiş oldu. Lakin bu şehirler arasında İstanbul'un yeri hep baş köşesiydi. Şehirler birer çiçek ise İstanbul daima bir çiçek bahçesi idi. Peki İstanbul'un fethi ne manaya geliyordu? İslam'da fetihten maksat ne idi?