Mim Kemal Öke’nin ‘Siyonizmden Uygarlıklar Çatışmasına Filistin Sorunu’ eserinden alıntılar
İkinci Dünya Savaşı'nın ardından Filistin Sorunu'nun, Ortadoğu'daki tüm sıkıntı ve çatışmaların merkezini oluşturduğu düşünülüyordu. Batı'nın dünyaya bu şekilde lanse ettiği işgal hakkında, İslam dünyasında akademik temelli, sistematik bir inceleme ise maalesef yoktu. Mim Kemal Öke, bu önemli mesele üzerine eğilerek Filistin'in güncel portresini Cambridge sıralarından literatüre kazandırdı.
◾ Uluslararası sorunlara karşı duyarlı bir genç olarak yetişen Mim Kemal Öke, Filistin meselesine büyük bir ihtimam gösteriyor, kutsal toprakları bir dert meselesi olarak görüyordu.
◾ Öke, Cambridge Üniversitesi, Tarih Fakültesi'nde bir yüksek lisans tezi olarak tohumunu attığı çalışmasını daha da genişleterek 'Siyonizmden Uygarlıklar Çatışmasına Filistin Sorunu' başlığıyla yayımladı.
◾ Kitabı ele aldığı 1970'lerin sonlarında Filistin Sorunu, uluslararası siyasette gündemin ilk sıralarında çözüm bekleyen güncel bir konuydu.
◾ Emperyalist güçler, Filistin Sorunu'nu ikinci Dünya Savaşı'ndan sonra Ortadoğu'daki tüm sıkıntı ve çatışmaların merkezini oluşturduğu görüşünü dünyaya kabul ettirmişti.
◾ Tüm bu siyasi haritanın farkında olan Mim Kemal Öke, Filistin Sorunu'nun o güne değin gün yüzüne çıkmayan, rivayetler ve kulaktan dolma bilgilerle üretilmeye çalışılan kökenlerine kadar indi.
◾Öke'nin "Değişimin bile değiştiği yeni milenyumda kalıcı tek uluslararası meta, sanki Filistin Sorunu idi." sözü o günkü vahim durumu tüm çıplaklığıyla gözler önüne seriyordu.
"Siyonizmin doğuşu ve gelişmesini konu edinen bir çalışma, doğal olarak başlangıç noktasını Musevilerin dinsel inanç ve geleneklerinden almak zorundadır. Çünkü, Musevilerin Siyon dedikleri Kudüs ve dolaylarına dönme ve o kutsal topraklarda Süleyman (Salamon) tapmağını yeniden inşa etme hülyası, Eski Ahit'in ana prensibini oluşturur. Eski Ahit'e göre, Tanrı Yahuda kutsal toprakları kıyamete değin tasarruflarında kalmak üzere İbrahim (Abraham) Peygamber ve ümmetine adamıştır."
Mim Kemal Öke
" Museviler arasında millî bilinçlenmenin en orijinal örneği Moses Hess'in kimliğinde aranmalıdır. 1812'de Bonn'da doğan (ö: 1875) Hess, dindar bir ailenin oğlu olmasına rağmen öğrenciliği sırasında dinsel inancını tamamıyla kaybettiğini itiraf etmiş ve kendini sınıf arkadaşı Karl Marx ile sosyalizme adamıştı. Bir süre Avrupa'yı dolaşan Hess'in düşünce yapısının Musevi milliyetçiliği temelinde yükselmesi, Kalischer'in ve ünlü İtalyan yurtseveri Mazzini'nin eserlerini okumasıyla başlamıştı, İtalyan birliğinin kurulmasına tanık olan Hess, 1862 yılında kendi fikirlerini içeren Roma ve Kudüs (Rome und Jerusalem) adlı kitabını yayınladı."
Mim Kemal Öke
Teoman Duralı'nın Çağdaş Küresel Medeniyet eserinden alıntılar