Arama

ll. Abdülhamid’in Orta Doğu’ya attığı düğüm: Petrol

20. yüzyılda makine teknolojisinin yaygınlaşması ile sıvı enerjide temel yakıt olarak petrole olan ihtiyaç dünya üzerinde had safhaya ulaşmıştı. Gelişmiş sanayilerini beslemek ve daha da ileriye taşımak için emperyalist ülkeler o dönemde Osmanlı hakimiyetinde bulunan petrolün ana vatanı Mezopotamya topraklarına gözlerini dikmişlerdi. Durumun vahametinin farkında olan Sultan ll. Abdülhamid Han bölgeyi büyük bir koz olarak elinde tutmuş, stratejik hamleleri ve ince hesapları ile büyük oyunu yönetmiş idi.

🔸 Sanayi Devrimi ile başlayan endüstrileşme yarışı, ham madde kaynaklarını elde eden gücün küresel egemenliği de kazanacağını, siyasi olarak söz sahibi olacağını gösteriyordu.

🔸 Petrol kaynaklarını ele geçiren devlet, sanayileşmede en büyük adımı atacak, bu küresel krizden güçlenerek ve hakimiyet sahası büyüyerek çıkacaktı.

Üzerine en çok düşünülen ev: Heidegger'in kulübesi

🔸 Petrol denince dünyada akla gelen bölgelerin başında Orta Doğu ve Mezopotamya bulunuyordu. Başta İngiltere, Fransa ve Almanya olmak üzere petrol endüstrisine sahip kapitalist devletler, gözlerini bu coğrafyaya dikmişti.

🔸 Dolayısıyla 20. yüzyılın yaklaşık 20 yıl sonrasına kadar bölgede hakimiyet süren Osmanlı Devleti de, gözlerini petrol hırsı bürümüş devletlerin hedef olarak belirlediği ilk ülke, hasta adamdı.

Müslümanların kurduğu kadim şehir: Basra

🔸 Sanayi, endüstri ve en önemlisi ham madde ve petrol savaşlarının kızıştığı bu atmosferde, esas yem olarak görülen Osmanlı İmparatorluğu'nu ise Sultan ll. Abdülhamid Han yönetiyordu.

🔸 Uyguladığı politikalar, yaptığı hamleler, attığı adımlarla "Hasta adam" olarak tanımlanan Osmanlı'yı dimdik ayakta tutan Sultan, emperyalist güçlerin oyunlarının birçoğunu bozarak, dünya siyasi tarihine geçmeyi başarmıştı.

Bir mutsuzluk hikayesi: Kapitalizm

🔸 ll. Abdülhamid, Mezopotamya'da var olan petrol kaynaklarının ve bölgede doğacak olan sömürü yarışının çok evvelden farkına varmıştı.

🔸 Ulu Hakan, emperyalist devletler adımını atmadan evvel, Osmanlı'da yüzyıllardır gelen bir geleneği değiştirerek, Hazine-i Hassa'nın mülk ve gelirlerini idare etmek üzere bir bakanlık oluşturdu.

Küresel durgunluğa giden yol: Pandemi ve petrol savaşları

🔸 Bunun üzerine Batılı emperyalistler bölgedeki petrol tespitini yapabilmek için gezgin, arkeolog gibi farklı kılıklar içerisinde Mezopotamya topraklarına sızma girişimlerinde bulunmaya başladı.

🔸 İngiltere'nin arkeolojik kazılar başlığı altında ll. Abdülhamid'den talep ettiği iznin esasında bölgedeki zenginliklerin keşfi olduğu Ulu Hakan'ın oldukça iyi bildiği bir gerçekti.

Ahmet Kabaklı'nın Kültür Emperyalizmi eserinden dikkat çeken cümleler

2024 Fikriyat. Tüm hakları saklıdır.
BİZE ULAŞIN