Arama

Prof. Uğur Derman
Mayıs 7, 2021
Matbû’ mushaflarıyla tanınan Kayışzâde Hâfız Osman
Sesli dinlemek için tıklayınız.

Âilevî lakabı Kayışzâde olan Hâfız Osman Nuri Efendi, Burdur'da doğmuş ve İstanbul'a gelerek dinî ilimlerin yanı sıra hat san'atını tahsîl etmişdir. Hüsn-i hatdaki hocası Kādıasker Mustafa İzzet Efendi'dir. Kendisinden hangi târihde icâzet aldığı meçhul olmakla berâber, üstâdının vefatından sonra yine onun seçkin talebesinden Muhsinzâde Abdullah Bey (1832-1899) ile müzâkerelerini sürdürmüştür.

O mükemmel nesih hattı ile hayatını Kur'ân-ı Kerîm ve Delâilü'l-hayrât yazmağa âdetâ adayan Hâfız Osman Efendi, 107. mushafının ortasına yaklaşdığında (Yûsuf Sûresi, XII, 12) 4 Ramazan 1311 (11 Mart 1894) günü vefat etdi ve İstanbul'un Merkezefendi kabristanına defnolundu. Kabir kitâbesi celî sülüsle ikinci hocası Muhsinzâde tarafından yazılmıştır.

Merhum, ekseriya İstanbul'da ikāmet etmekle beraber, zaman zaman memleketi Burdur'a gidip orada da kalırmış. Hattatlığı haricinde sıbyan mektebi hocalığında ve bâzı devlet erkânına Ramazan ayı için imâmet vazîfesinde bulunan Hâfız Osman Efendi, terâvih namazı kıldırırken rükû'da hayatının sayılı nefeslerini tamamlamıştır. Hattatımızın hıfza çalışanlar için âyet-berkenâr olarak yazdığı mushafı çok kereler basılmış; bu mushaf bilmeyenlerce birinci Hâfız Osman'ın (1642-1698) matbû mushafı ile de karıştırılmıştır.

Mushaf yazmayı meslek edinen nesih üstadları arasında ön sırayı alan bu ikinci Hâfız Osman'ın yazdığı 101. nüshayı burada tanıtırken (Bu mushaf Topkapı Sarayı Müzesi Kütübhânesi, YY 895'de mahfuz olup hicrî 1308 tarihlidir) daha öncesinde Kelâmullah'ı yüz kere yazmış bu mubârek kalemin, üç yıl sonra 107. mushafıyla meşgûliyeti sırasında ebediyyen durduğunu hatırlayalım.

Sakıp Sabancı Müzesi-169'daki hicrî 1290 (1873) târihli 60. mushafına bakılarak yazış sür'atinin hesabı çıkarılırsa, Kayışzâde kalan 21 yıllık ömründe 46 mushaf daha bitirdiğine göre, her biri için vasatî 5,5 aylık bir vakit ayırmıştır, denilebilir.

Mushafın zer-ender-zer olarak bezendiği görülüyorsa da, müzehhibini –imzâ atmadığı için– bilemiyoruz. Serlevha, sûrebaşları, güller üslûb beraberliği içindedir. Sûrebaşları üstübeç, imzâ ise is mürekkebi kullanılarak rıkā' hattıyla yazılmıştır.

Resim 1: Kayışzâde Hâfız Osman mushafının serlevhası

Prof. Uğur Derman

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
2024 Fikriyat. Tüm hakları saklıdır.
BİZE ULAŞIN