İslam kubbelerinin etkileyici formu: Çarkıfelek
Kubbe adeta İslam ile bütünleşmiş bir mimari elemandır. Başta camiler olarak külliye, medrese, hamam, çeşme yapılarında kullanıldığı gibi konut yapılarında da yer verilir. İslam mimarisinde yoğun kullanımı kubbenin giderek çeşitlenmesine, farklı form ve yorumlarla yapılardaki vazgeçilmez yerini almasını sağlar. Çarkıfeleğin eşsiz geometrisiyle yorumlandığında estetik niteliği oldukça yükselir. Peki, çarkıfelek motifi kubbeye nasıl yansır ve hangi yapılarda bu motif kullanılır?
🔸 Çarkıfeleğin kubbe yapılarında form olarak kullanımı aslında yazılı ve yöresel kültürde, yaşamın içinde yer almasından kaynaklanır.
🔸 Türk süsleme sanatlarında bir eksenin etrafında dönerek oluşan şekillere çarkıfelek, fırıldak, pervane, yanar döner, oklu çark, gök çığrısı ve tezginç gibi isimler verilir. Arap ve İran kültürleri incelendiğinde ise bu döner yapı "çerh-i felek" ismini alır. Türkçede ise bu isim çarkıfelek olarak karşılığını bulur.
🔸 Çark-ı felek kelimesi köken olarak incelendiğinde Farsça "çerh" ve Arapça "felek" kelimelerinin birleşiminden ortaya çıkan bir kelimedir. Çerh kelimesinin Farsçada tekerlek, çark, felek ve gökyüzü gibi anlamlara gelirken, felek kelimesi ise gökyüzü, kader, talih, gök katmanı ve yörünge gibi anlamlar taşır.
Çark: Bir eksen etrafında ikiden fazla kolu ile dönen, pek çok çeşidi bulunan ekseriyetle daire biçimdeki parçaların genel ismi
🔸 Anadolu'da görülen en eski sembollerden biri olan çarkıfelek, dünyanın dönüşünü, kaderi ve feleğin çemberini simgeler. Sıklıkla karşımıza çıkan çarkıfelek motifi, Anadolu'daki Türk-İslam eserleri içerisinde cami, medrese, kervansaray, türbe ve mezar taşlarında da yerini alır.
🔸 Çarkıfelek motifi çeşitli el sanatları ürünlerinde de görülür.
🔸 Çarkıfelek kavramı tarihi kaynaklarda da ekseriyetle feleğin dönmesi şeklinde vurgulanır.
🔸 Örneğin Dîvânu Lugâti't-Türk'te "Tanrı açını, alemi yarattı, felek durmadan döner." şeklinde, Selçukname'de "Güneş onun adaletinin gölgesine sığınır. Felek onun hükmünün merkezi etrafında döner." Şeklinde geçer.
🔸 Çarkıfelek Evliya Çelebi'nin Seyahatnamesi'nde "Ve kırk yedi un değirmeni var ki her biri gece, gündüz çarkıfelek gibi dönmektedir" şeklinde, Feridüddin Attar'ın Esrarname adlı eserinde "Bu çarkıfelek seni döndürmeye başladı. Bir gram altına karşın yüz ayrık otu attı." ifadesiyle kullanılır.
🔸 Aynı zamanda divan edebiyatında da çarkıfeleğin tesiri görülür. İnsanların hafızalarında geçmişten günümüze soyut bir kavram olarak varlığını sürdüren motif somut olarak sanata da yansır.
🔸 İslam mimarisi yapılarında kubbenin yüzeyinin bütünüyle çarkıfelek motifi ile kaplandığı az sayıda örnek bulunur. Kubbelerin genellikle iç yüzeyleri çarkıfelek motifiyle kaplıdır. Dış yüzeylerinin çarkıfelek motifi ile bezendiği örnekler ise az sayıdadır.
🔸 İslam mimarisinde bilinen çarkıfelek süslemeli kubbelerden en erken tarihlisi İran'da yer alır. Büyük Selçuklu döneminde 11-12. yüzyılda inşa edildiği düşünülen Sarnıç (Ab Anbar) dıştan kademeli bir şekilde yükselen konik külahla içten kubbe ile örtülüdür.
🔸 İçteki kubbede tuğla ile yapılmış çarkıfelek süslemesi karşımıza çıkar. Tuğla ile yapılan kollar kıvrımlı bir şekilde kubbenin merkezindeki açıklıktan başlar ve kubbe içerisindeki yatay süslemeyle son bulur.
🔸 Kubbe içerisindeki tuğlalar düşmüş, sadece tuğlaların kare yuvaları günümüze gelebilmiştir.
🔸 Alaeddin Yakup oğlu Mansur tarafından Keykubat döneminde 1224 yılında yaptırılan Malatya Ulu Camisi, Selçuklu medreselerindeki gibi kubbe-eyvan birleşiminin uygulandığı bir plan tipine sahiptir.
🔸 Caminin mihrap önü yüksek bir kubbe ile kapalıdır. Tamamen tuğladan yapılan kubbenin iç yüzeyi tuğla ile bezelidir.
🔸 Kubbe göbeğinde ise dairesel bir madalyon yer alır. Çarkıfelek motifi dolu-boş kırk bir kollu bir şekilde bütün ihtişamı ile kubbede bulunur. Aslında kubbe göbeğindeki madalyondan başlayarak eteklere kadar geldiği fakat yapılan çalışmalardan sonra kısmen kaybolduğu rivayetler arasındadır.
İslam uygarlığında mimari eserlerin ağırlığını taşıyan kemerler