Arama

Unutulmaya yüz tutmuş bir gelenek: Ramazan ilahileri

Ramazan ayı, İslam dünyasında her sene manevî iklimin hüküm sürdüğü bir dönemdir. Hicri takvimin sırasıyla yedinci, sekizinci ve dokuzuncu ayları olan Receb, Şâban ve Ramazan ayı bütün İslam tarihi boyunca Müslümanlar tarafından büyük bir coşkuyla karşılanmıştır. Ramazanın gelişini kutlamak için yazılan Ramazan ilahileri bu coşkuya örnek teşkil etmekle beraber halk arasında çokça sevilen eserler arasında olmuştur. Peki, unutulmaya yüz tutmuş bir gelenek olan Ramazan ilahisi nedir? Musiki ve sosyal hayatımızdaki yeri nedir? Hangi ünlü isimler tarafından bestelenmiştir? İşte bu soruların cevabı ve daha fazlasını sizler için derledik...

  • 1
  • 19
Türk musikisi
Türk musikisi

Müzik tarihi, neredeyse insanlık tarihi kadar eskidir. Müzik, Türklerin yaşamlarının her safhasında olduğu gibi İslâmiyet'i kabûlden sonra da yer almaya devam etmiştir. Düğünlerde, bayramlarda, asker uğurlama ve karşılama törenlerinde, her türlü dînî törende, hatta savaşlarda bile müzik her zaman yer almıştır.

Türk mûsikîsi, klâsik, folklorik, askerî ve dînî olmak üzere dört ana başlık altında toplanmaktadır. Dînî mûsikî ise icrâ edildiği mekânlara göre Câmi mûsikîsi ve Tekke mûsikîsi olarak ikiye ayrılır. Birbirine yakın bu iki türden Tekke mûsikîsinde insan seslerinin yanı sıra sazlara da yer verilmiştir. Câmi Mûsikîsinde ise saz kullanılmaz.

Müzik nazariyatında bir gelenek: Edvar

  • 2
  • 19
Türk dini musikisi
Türk dini musikisi

Câmi Mûsikîsi eserlerinde görülen zâhidâne, ağır başlı üslûp, Tekke Mûsikîsi eserlerinde yerini tasavvufî bir coşkuya bırakır.

Ezan, kamet, salâ, salâtü's-selâm, mi'râciye, mevlîd, tekbîr, temcîd, tesbîh, mahfel sürmesi, münâcaat gibi câmiye ait formlarla; mevlevî âyini, nefes, durak gibi tekkeye ait formlar ve her iki mekânda ortak kullanılan ilâhî, tevşîh, şugl, na' t gibi formlar Türk dînî mûsikîsini oluşturur.

Osmanlı'da harem orkestrası: Harem-i Hümayun

  • 3
  • 19
Dini musiki içerisinde yer alan Ramazan ilahileri
Dini musiki içerisinde yer alan Ramazan ilahileri

Dînî mûsîkî içinde, "Muharrem İlâhîleri", "Safer İlâhîleri", "Recep İlâhîleri", "Şâban ilâhîleri", Zi'l-kâde İlâhîleri, "Zi'l-hicce İlâhîleri" gibi içinde bulunulan ayların özelliklerini anlatan, bu aylarda yaşanmış olayları hatırlatan ve bu ayların dînî açıdan önemine işâret eden özel yapıda ilâhîler vardır. Bunlar arasında en önemli kısmı "Ramazan ilâhîleri" teşkîl eder.

Cennetü'l-muallâ'da Hz. Hatice'nin ayak ucuna defnedilen bestekâr: İsmâil Dede Efendi

  • 4
  • 19
Ramazan ilahisi nedir?
Ramazan ilahisi nedir?

Cami ve tekkelerde cemaatle kılınan teravih namazının her dört rek'atı arasında okunan ilâhiler, Ramazan ilahisi olarak adlandırılır. Hem "Câmi" hem de "Tekke mûsikîsi" repertuarlarında yer alan bu ilâhîler, Terâvih namâzı sırasında genellikle her dörder rek'attan sonra verilen aralarda okunmak gayesiyle bestelenmiş eserlerdir.

Türk hanende, neyzen ve bestekâr: İsmâil Dede Efendi

  • 5
  • 19
Ramazan ilahileri nasıl ortaya çıkmıştır?
Ramazan ilahileri nasıl ortaya çıkmıştır?

Ramazan ilahilerinin selâtin camilerinde uygulanan cumhur müezzinliğinin bir parçası halinde cami mûsikisine taşınarak geliştiği anlaşılmaktadır. Teravihin farklı makamlardan ilâhiler eşliğinde kılınmasına dair esasların Buhûrîzâde Mustafa Itrî Efendi tarafından belirlendiği kabul edilir. Bundan hareketle ramazan ilâhilerinin ortaya çıkışını onun yaşadığı XVII. yüzyıl öncesine kadar götürmek mümkündür.

Teravih namazına başlanırken okunan, "Sübhânellāhi ve'l-hamdü li'llâhi ve lâ ilâhe illâllāhü vallāhü ekber; ve lâ havle ve lâ kuvvete illâ bi'llâhi'l-aliyyi'l-azîm" şeklindeki tesbihin ısfahan makamında olması gerekir. Klasikleşmiş sıralamayla ilk dört rek'atla ardından okunacak ilâhinin rast, ikinci dört rek'atla bunu takip eden ilâhinin uşşak, üçüncü dört rek'atla bunun arkasından okunacak eserin sabâ, dördüncüsünün eviç, beşincisinin acem-aşiran makamında olması gerekir.

Teravihin ramazan ilâhileriyle birlikte kılınmasının unutulmaya yüz tuttuğu günümüzde rek'at aralarında topluca salât-ı ümmiyye okunmakta, son dört rek'atın ardından bu salât üç defa tekrarlanmaktadır. Bazan salât-ı ümmiyye yerine mâhur makamındaki, "Allāhümme salli ale'l-Mustafâ / Bedîu'l-cemâli ve bahri'l-vefâ" şuğulünün okunduğu da görülmektedir. Ramazan ilâhileri beş ayrı makamdan seçilen beş ilâhiden meydana gelen bir takım halinde tertiplenmiştir. Uygulamalardan, her gece aynı ilâhi takımı okunabileceği gibi değişik makamlarda bestelenmiş farklı ilâhilerin de okunduğu anlaşılmaktadır.

Farabi'nin musiki ilmine yaptığı hizmetler

Osmanlı'nın musiki okulları

2024 Fikriyat. Tüm hakları saklıdır.
BİZE ULAŞIN