Sa'd bin Ebu Vakkas'ın kurduğu ilim şehri: Kufe
Hz. Ömer'in (RA) halifeliğinde Müslümanlar, Sasani İmparatorluğu'nun hakimiyetine son verecek büyük zaferler elde ederler. Devlet teşkilatlanmasında da önemli adımlar atılan dönemde, Sa'd b. Ebu Vakkas tarafından kurulan Kufe, sahip olduğu stratejik konumu ve verimli arazileri sayesinde bölgenin ekonomik ve kültürel bakımından gelişmesini sağlar. Ayrıca tarihi kent, Bağdat kuruluncaya dek Hz. Ali (RA) ve ilk Abbasi halifeleri tarafından başkent olarak tercih edilir. Kadim şehir, İslam dünyasında oluşan tasavvufun, İslami ilim ve kültürün merkezi olur.
🔹 Peygamber Efendimiz (SAV) vefat ettikten sonra Hulefa-yı Raşidin devrinde İslam hızla Arap Yarımadası'nın dışına kadar yayılır. Özellikle Hz. Ömer (RA) döneminde Sasani İmparatorluğu ile 642 yılında yapılan Nihavend Meydan Savaşı'nda, Sasani İmparatorluğu Müslümanlar tarafından ağır bir yenilgiye uğratılır ve bölgedeki hakimiyet Müslümanların eline geçer.
🔹 Hz. Ömer (RA) döneminde yapılan bu fetihlerle beraber devlet teşkilatlanmasında da yeni bir strateji sürülmeye başlanır. Başta Kufe, ardından Basra ve Fustat gibi şehirler, yeni fetihlerde üs olarak kullanılmak üzere kurulur.
🔹 Mezopotamya'nın göbeğinde, Babil topraklarında ve Irak'ın ekilebilen, verimli arazilerinin yer aldığı bölgede kurulmuş büyük bir şehir olan Kufe'nin, bugünkü Necef kenti ile Kerbela arasında, Babil harabelerinin güneyinde, Fırat'ın batı kenarında temelleri atılır.
🔹 İsminin nereden geldiğine dair farklı rivayetler bulunan güzide şehrin ismi, Arapların yuvarlak tepeler için kullandıkları Kufan ve Kevfan sözünden veya insanların toplandıkları yer anlamlarını taşıyan Arapça küfe kelimesinden türetilir.
🔹 Kadisiye Savaşı'nda büyük bir zafer kazanan Müslümanlar, yaşadıkları yerin sinek ve haşerat gibi olumsuz unsurlarla boğuk olduğunu Hz. Ömer'e (RA) bildirmelerinin ardından Emir-ül Mü'minin, hem ordugah olması, hem de sağlıklı bir şehir olması için Medine ile arasında deniz engeli bulunmayan yeni bir yer tespit edilmesini ister.
🔹 Bu görev için vazifeli tayin ettiği komutan Sa'd b. Ebu Vakkas (RA), Fırat'ın batı kenarında, verimli topraklar üzerinde, mümbit bir zeminde Kufe şehrini kurar.
Bilgi notu:
Sa'd b. Ebu Vakkas (RA) şehri kurarken merkezden dört bir yana attırdığı oklarla sınırları belirler. Bu strateji düşmanın şehre saldırması halinde merkezden kolaylıkla şehri savunabilmek için bir hamledir.
🔹 Sa'd b. Ebu Vakkas (RA), Kufe şehrinin düzenlenmesi konusunda Ebu Heyyac b. Malik'i görevlendirir. Ebu Heyyac b. Malik, Hz. Ömer'den (RA) gelen emirle, ana caddeleri kırkar, ara caddeleri yirmişer, sokakları yedişer zira olacak şekilde planlar.
Zira:
Parmak uçlarından dirseğe kadar olan kısma denk gelen geleneksel ölçü birimi
🔹 Şehirde ilk planı yapılıp inşa edilen yapılar, mescitler olur. KEntin göbeğinde inşa edilen Kufe Camii etrafında şehir imar edilmeye başlanır. Kufe Camii'nin hemen yanına valilerin ikamet edeceği ev inşa edilir.
🔹 Kuruluşundan kısa bir süre sonra Kufe, İslam dünyasının en önemli ilim, siyaset ve savaş merkezlerinden biri olur. Hz. Ali (RA) halife olunca kendisine biat etmeyenlerle verdiği mücadelede, durumunu güçlendirmek için hilafet merkezi olarak Kufe'yi seçer.
🔹 Hz. Ali'nin (RA) vefatından sonra pek çok siyasi olaya tanıklık eden kadim şehir, Halife Mansur'un ikinci başkent olarak 766 yılında Bağdat şehrini kurmasıyla önemini kaybetmeye başlar.