Arama

Oğuz Atay'ın edebiyatımıza armağan ettiği eşsiz eserler

Edebiyatımızda postmodernizmin önemli temsilcilerinden sayılan Oğuz Atay, roman, hikaye ve oyun gibi pek çok türde eser verdi. 1970'li yıllarda yeterince okura ulaşamayan ve anlaşılamayan Atay, eserlerinde "tutunamayan", yabancı ve yalnız bireylerin öykülerini konu edindi. Tutunamayanlar'dan Tehlikeli Oyunlar'a; Korkuyu Beklerken'den Bir Bilim Adamının Romanı'na kadar birçoğu, günümüz okurunun ise başucu kitapları haline geldi. Vefatının yıl dönümünde Oğuz Atay'ın edebiyatımıza armağan ettiği ölümsüz eserleri derledik.

  • 3
  • 7
BİR BİLİM ADAMININ ROMANI
BİR BİLİM ADAMININ ROMANI

📚Romanın içeriği

📌Oğuz Atay'ın hocası İTÜ İnşaat Fakültesi profesörlerinden Mustafa İnan'ın hayatının roman kurgusuyla anlatıldığı Bir Bilim Adamının Romanı, 1975 yılında yayımlanmıştır.

📌Bir Bilim Adamının Romanı özet olarak Mustafa İnan'ın yoksulluk içerisinde başlayan hayatının dünyanın en güzel unvanı olan "bilim adamı"nı hak edişindeki müthiş hikaye anlatılmaktadır.

📌Bir Bilim Adamının Romanı ana fikri, ne kadar zorluk içerisinde yaşanılsa da ahlakî değerlerden ve özünden hiçbir şey kaybetmeden de başarıya ulaşılabileceği şeklinde özetlenebilir.

Bir Bilim Adamının Romanı kitabını incelemek ve satın almak için tıklayınız

📜Romanın özeti

📌1971 yılında bilime verdiği üstün hizmetlerden dolayı ödül alan Mustafa İnan, zorluklarla okumuştur. Babasının ölümüyle 19 yaşında evin geçimi kendisine kalmıştır. Lise öğretmeni olarak çalışmaya başlamıştır. Öğrencisi olan Jale ise sonradan eşi olacaktır. Mustafa İnan önüne çıkan tüm zenginlik fırsatlarını reddetmiş ve devlete hizmet etmeyi en temel görev saymıştır. Profesör olduktan sonra kendisine çok iyi yerlerde görev verilmiş, bakanlık ve milletvekilliği teklif edilmiştir. Ancak o bunların hiçbirini kabul etmemiştir. Ömrünün sonlarına doğru ancak bir daire sahibi olabilen Mustafa İnan, lösemi "teşhisiyle" kaldırıldığı hastanede vefat etmiştir. Oğuz Atay romanında hocasının hayat hikayesini konu edinmiştir.

📗Romanın bölümleri

📌İki bölümden oluşan romanın birinci bölümünde Mustafa İnan'ın doğumundan öğrenim hayatının sonuna kadarki dönem, ikinci bölümde ise hocalığından ölümüne kadarki süreç dikkatlere sunulur.

🔎Romanı neden okumalıyız?

📌İlk gençlik çağları, hayatımızda bir idol bulmak için çok uygun zaman dilimidir. Nitekim Oğuz Atay da romanına taşıdığı Mustafa İnan'ı bu zamanlarda tanımıştır. Klasik biyografi yazımından sıyrılıp edebi nitelikli, üstelik usta yazar Oğuz Atay'ın kaleminden kendisine has üslubu ve kurgusuyla inciler okumak isteyen gençler için önemli bir eserdir.

"Başkalarıyla hesaplaşmaktan, kendileriyle hesaplaşmaya vakitleri kalmıyordu ki..."

Kitabı incelemek ve satın almak için tıklayınız

Bunları biliyor musunuz?

➡13 Aralık 1977'de arkadaşı Altay Gündüzlerin evindeyken Oğuz Atay bir ara banyoya gitti. Bir süre çıkmadı. "Nasılsın Oğuz?" diye seslendiklerinde; "Sevinmeyin, daha ölmedim." karşılığını verdi. Sonra yine sessizlik oldu. Bir şeyler ters gidiyordu. Gündüz kapıyı kırdı; Oğuz Atay yaşama veda etmişti. Oğuz Atay'ın son sözleri bunlar oldu.

  • 4
  • 7
KORKUYU BEKLERKEN
KORKUYU BEKLERKEN

📚Kitabın içeriği

📌Edebiyatımızda postmodernizmin önemli temsilcilerinden sayılan Oğuz Atay, romanlarının yanında Korkuyu Beklerken adlı öykü kitabı ile de gönüllere taht kurdu.

📌Korkuyu Beklerken Atay'ın tek öykü kitabıydı. Kitap 1975 yılında yayımlandı.

📌1970'li yıllarda yeterince okura ulaşamayan ve anlaşılamayan Atay, "Ben buradayım sevgili okuyucum, sen neredesin?" çığlığını bu öykü kitabında attı.

Korkuyu Beklerken kitabından 20 alıntı

📜Kitabın konusu

📌Romanlarında olduğu gibi hayata "tutunamayan", yabancı ve yalnız bireyler öykülerinin konusuydu.

📌Modern dünyadaki bireyin bunalımını öykülerinin konusu haline getiren Atay, eserinde sorunlu tiplere yer verdi.

📌Toplumdan kendisini soyutlayan, yalnız, korku dolu, takıntılı bireyler Atay'ın hikaye kahramanlarıydı. Bu bireyler bir yönüyle toplum tarafından ötelenmiş ve kimlik bunalımı içerisinde hayatlarını sürdürmüşlerdi.

"Okurunu arayan" Oğuz Atay'ın hikayeci yönü

📗Kitapta yer alan hikayeler

Kitapta 8 adet hikaye mevcuttur.

➡Beyaz Mantolu Adam
➡Unutulan
➡Korkuyu Beklerken
➡Bir Mektup
➡Ne Evet Ne Hayır
➡Tahta At
➡Babama Mektup
➡Demiryolu Hikâyecileri

🔎Kitabı neden okumalıyız?

📌Postmodernizmin öncü isimlerinden biri olan Oğuz Atay'ın hikayelerini okumak, hikayeye yepyeni bir soluk getiren yazarın büyülü dünyasına girmemize olanak tanır. Bu hikayelerde insanın tüm yönleri gözler önüne serilir, herkes bu satırlarda bir parça kendisini bulur.

"Fakat muhterem efendim, bilemezsiniz süreklilik ne kadar zor bir şeydir."

Kitabı incelemek ve satın almak için tıklayınız

Bunları biliyor musunuz?

➡ "Beyaz Mantolu Adam" hikâyesini kısa film olarak çekmiş ama film kaybolmuştu.

  • 5
  • 7
GÜNLÜK
GÜNLÜK

📚Kitabın içeriği

📌Günlük, Oğuz Atay'ın edebiyatla ilgili herkes için sürekli merak konusu olmuş günlüğünün bütünüdür.

📌Kitap, yazarın diğer eserlerini oluştururken geçirdiği süreci ayrıntılı biçimde vermektedir.

📌Yazar, toplumsal ve edebi birtakım eleştirilerine Günlükler'de yer verilmiştir.

📌Eserde Atay, okuduğu kitaplardan, izlediği filmlerden ve etkilendiği isimlerden bahseder.

📌Tamamlayamadığı Türkiye'nin Ruhu isimli eserinin ayrıntılarına Günlükler'inde değinir.

📌"Kimse dinlemiyorsa beni -ya da istediğim gibi dinlemiyorsa- günlük tutmaktan başka çare kalmıyor. Canım insanlar! Sonunda bana bunu da yaptınız" sözleriyle başlayan Günlük boyunca okur, yazarın son yıllarındaki yalnızlığını paylaşmakla kalmıyor, Oyunlarla Yaşayanlar'ın oluşum sürecini adım adım izliyor, bir edebiyat laboratuvarındaymış gibi.

Oğuz Atay'ın biyografik ve kurmaca dünyası

🔎Kitabı neden okumalıyız?

📌Atay'ın Günlük'ü yazarın şahsi, edebi ve düşünsel kimliğini yakından tanımamızı sağlayacak zengin bir kaynaktır. Ayrıca Günlük'ün sonunda, Atay'ın tamamlayamadığı eseri Eylembilim'den şimdilik bulunabilen parçalar da yer alıyor.

"İnsanın içinde ifade edilmez bir eksiklik duygusu kalır. Her şey başka türlü olabilirdi sanki, bütün bu oyunlar bu kadar da kötü oynanmayabilirdi.."

Kitabı incelemek ve satın almak için tıklayınız

Bunları biliyor musunuz?

➡ Oğuz Atay babasıyla sorun yaşayan edebiyatçılardandı. Yazarın babası filmleri ve romanlarını uydurma buluyordu. Bu yüzden Atay, gençliğinde babasıyla epey çatıştı. O, naif, duygusal yönleriyle annesinin oğlu olduğunu şöyle anlatıyordu: "Çünkü ben babacığım, biraz da duygularımın 'romantik' bölümünü, sen kızacaksın ama annemden tevarüs ettim."

  • 6
  • 7
OYUNLARLA YAŞAYANLAR
OYUNLARLA YAŞAYANLAR

📚Kitabın içeriği

📌Oyunlarla Yaşayanlar, Oğuz Atay'ın yazdığı tek tiyatro oyunudur.

📌Yazdığı tek tiyatro oyununda "oyun kavramı" üzerinde duran Oğuz Atay, Tehlikeli Oyunlar ve Tutunamayanlar romanlarında da olayları oyun içinde oyun olarak ele almıştır.

📌Atay'a göre, "çok standartlı", "çok yönelişli" olmak zorunda bırakılan Türk aydınlarının tipik davranışı "oynamak"tır. Atay Türk aydınlarının, Batılı gibi olmak ama ülkenin Asyalı koşulları arasında sürekli oynayarak denge kurmaya çalıştıklarını, böylece acıklı bir komediyi sürdürmek durumunda kaldıklarını düşünür.

📜Kitabın özeti

📌Emekli tarih öğretmeni Coşkun Ermiş, Napoleon piyesleri yazmaya çalışırken, komşusu olan oyuncu Saffet ondan Vodvil türünde oyunlar yazmasını istiyor. Tiyatro patronu Servet ise Antik Yunan dönemi oyunları sipariş ediyor. Oysa Coşkun Bey'in evinde bir başka oyun sahnelenmektedir. Bunamış kayınvalidesi Saadet Nine kendisini ziyarete gelecek Cemil Paşa'yı kurduğu hayaller içinde beklemektedir. Oğlu Ümit, okuldan, dersten sıkılmış bir halde sürekli sulu oyunlar ve taklitler yapmaktadır. Karısı Cemile ise oyunun başında çalışan, evin yükünü dikiş dikerek sırtlamış tek gerçekçi kişi iken o da gerçeğin dışına çıkmaya hayalden oyunlar kurmaya başlamıştır.

📌Çok çeşitli kültürlü, yaşamını sürdürmekle sanat üretmek, düşündüğünü söylemeye çalışmakla ortamın isteklerini karşılamak arasında boğulup kalmış bir emekli tarih öğretmeni ve ailesi çevresinde oyunlarla yaşayan insanlar. Bir yanda tarih, bir yanda güncel gerçekler, bir yanda sanat, bir yanda da geçim sıkıntısıyla süren hayat...

📌İşte, Oyunlarla Yaşayanlar'da emekli tarih öğretmeni Coşkun Ermiş'in dramı. "Oyun nerede başlıyor, yaşam nerede bitiyor?" diye soruyor Coşkun...

🔎Kitabı neden okumalıyız?

📌Kısacık bir yaşama derin anlamlar yüklü ve önemli birkaç yapıt bırakan Oğuz Atay, "Oyunlarla Yaşayanlar"'da Türkiye'deki aydınların açmazını sahneye getirir. Oğuz Atay'ın Türkiye'deki aydınlara dair görüşlerini incelemek bakımından önemli bir eserdir.

"Artık hayatta yeteri kadar acı var, insanlar bunu görmek için tiyatroya gitmezler artık."

Kitabı incelemek ve satın almak için tıklayınız

Bunları biliyor musunuz?

➡ Oğuz Atay, vefatından sonra Edirnekapı Şehitliği'nde annesinin yanına defnedildi.

  • 7
  • 7
EYLEMBİLİM
EYLEMBİLİM

📚Romanın içeriği

📌Eylembilim, Oğuz Atay'ın tamamlanmamış bir romanıdır.

📌Bir devlet üniversitesinde meydana gelen olaylara bir profesörün yaklaşımlarını konu almaktadır.

📌Ölümünün ardından 40 sayfası bulunmuş ve olduğu şekli ile 1987 yılında yayınlanmış olan Günlük isimli kitabının sonunda "Eylembilim" bölümü adı altında yayınlanmıştır.

📌Oğuz Atay'ın ölümünden 11 yıl sonra, kızı Özge Atay'a isimsiz bir paket içerisinde son çalışmasının 74 sayfasının daha bulunmasının ardından kitaplaştırılmış ve 1998 yılında "Eylembilim" adıyla yayınlanmıştır.

📜Romanın özeti

📌Bir üniversitede gelişen olaylar, bir matematik profesörünün, Server Gözbudak'ın "hatırat"ından nakledilir.

🔎Romanı neden okumalıyız?

📌Oğuz Atay'ın polisiyeye yakın romanıyla tanışmak, farklı tarzdaki üslubunu ve bakış açısını okuyucuya sunar.

"Her balığın, içinde yüzeceği, ayrı bir denizi vardı."

Kitabı incelemek ve satın almak için tıklayınız

Bunları biliyor musunuz?

➡Oğuz Atay'ın Günlük olarak yayımlanan defteri ölümünden sonra kaybolur. Gürsel Göncü adında bir öğrencinin elinden Cevat Çapan'a teslim edilene kadar defalarca el değiştirir. Cevat Çapan'a ulaşan defterden kesitler 1984'te Milliyet gazetesinde parça parça yayımlanır. Cevat Çapan şu sözleri kaydeder:

"Sevgili Oğuz,... Sana kısaca şunu söylemek istiyordum: "Eylembilim"le bize, tamamlayamamış da olsan, anlattığın olaylar ve çizdiğin kişilerle, gene de kendi içinde belli bir bütünlüğü olan unutulmaz bir başyapıt bıraktın. Sahte sağduyuya, yapay aydınlara, basmakalıp kavramlara, kof duyguluklara "Eylembilim"in intikam kılıcını korkusuzca çeken Server Gözbudak aracılığıyla, çok dolaylı bir biçimde ve kendine özgü inceliğinle çekilen acıları da eski ustalar gibi yerli yerine yerleştirmeyi başardın. Binlerce teşekkür. Gözlerinden öperim."

2024 Fikriyat. Tüm hakları saklıdır.
BİZE ULAŞIN