Arama

Prof. Uğur Derman
Eylül 15, 2023
Türk cild san’atı - 2

(Bu makâlenin birinci bölümü geçen hafta neşredilmiştir)

Şark-Garb Kitab Kaplarındaki Belirgin Farklar

Kitap ciltleme usûlü Şark'da yayılan bütün İslâm coğrafyasında –esas îtibâriyle– aynıdır, ancak ayrıntılarda farklılıklar görülür. Bundan dolayı adını Şark cildi olarak yönlendirip, Garb tarzı cildle aralarında bir karşılaştırma yapılırsa:

  1. Kitap gövdesiyle üst ve alt kabın boyları Şark cildinde aynı olup Garb cildinde kab sırt dışındaki üç tarafından birkaç mm. taşkınlık gösterir. Çünkü Garb ciltleri rafa dik olarak konulurken kitabın gövdesinin sürtünme ihtimali fazladır. Şark'ta ise kitap rafa yatık durumda birkaç adedi –biri diğerine ağırlık vermeyecek şekilde–üstüste yerleştirilir (Resim 1).
  2. Şîrâze, Şark ciltlerinde örme usulüyle yapılır. Garb cildinde ise hazır şerit hâlinde temin olunup kitap sırtının üst ve altına yapıştırılır.
  3. Garb cildinde üst-alt kablar ve sırt birlikte hazırlanır, kitab gövdesi yan kağıdı yardımıyla kab içine yapıştırılır. Şark'da üst ve alt kap ayrı ayrı taslanıp, sırt (dip) için geniş bırakılmış deri uzantıları (muhat payı) buraya yapıştırılarak tutturulur ("İçine alma payı" mânâsına gelen muhat payı cild san'atına dair yakın zamanlarda yapılan bütün neşriyatta "mukat payı" imlâsıyla yazılmıştır; bu yanlıştır.) Garb kitap cildi sırta yapışmadan bombeli olarak bırakılır. Şark'da ise deri sırt, kitab gövdesine yapışık ve düzdür; herhangi bir yazı veya desen bulunduğuna ender rastlanır.
  4. Garb cildinde üst ve alt kabların birbiriyle aynı olmasına karşılık, Şark'da alt kaba bağlı olarak kitabın boğaz kısmını örten sertâb ve bunun devamında ise ucu üçgen biçimli mıkleb kısımları bulunur.

Kitabın Ciltlenme Usûlü

İlk iş olarak, sahtiyan (keçi derisi) veya meşin (koyun derisi), hangi cins deri kullanılacaksa, önceden temizlenip ve yağı giderilip kahverengi, siyah, vişneçürüğü veya ördekbaşı yeşili bir renge sıcak banyoda boyanmış ve sonra düzgün bir şekilde kurutulmuş olmalıdır. Kab için seçilen deri, mermer üzerinde ıslak vasatta bıçkı denilen âlet yardımıyla iç tarafından yanlamasına tıraş edilerek kağıt gibi inceltilir. Klasik mücellidlikte öğrenilmesi gereken ilk merhale budur; çünkü işlem yapılırken derinin üzerinde oluşabilecek bir yırtık bütün emekleri boşa çıkartır.

Tıraşlanmış deri bekleyedursun, alt ve üst kab olarak kitabın eni ve boyuyla aynı ölçüde kesilmiş iki mukavvanın üstüne bu deri –sırt dışındaki üç tarafından içeriye kıvrılarak– bütünüyle gergin bir şekilde yapıştırılır. Bu maksadla çiriş tozuyla hazırlanmış bir tutkal kullanılır. Sırt (dip) tarafı ise muhat payı olarak yapıştırılmadan geniş bırakılır. Kab, cendere altında kurumak üzere bekletilir. Bezemesiz sâde deriyle kab yapılışı böyle olur. Fırçayla zer-mürekkeb kullanılarak deri üzerine işleme tarzında gerçekleştirilen yazma kabların (Resim 2) ön hazırlığı da bu usûlledir.

Eskiden hazır mukavva bulunmadığı için kağıtların bir büyük ahşap levha üzerine, usûlüne göre üstüste yapıştırılması yoluna gidilir ve bu murakka' germe işleminin sonunda mukavva elde edilirdi. Zamanımızda tâmir için eski kitap kablarının murakka'sı söküldüğünde, üzeri geçerliliği kalmamış eski yazılarla dolu yazma kitab varaklarının bu maksadla kullanıldığı görülmektedir. Çünkü kağıt eskiden az bulunan, kıymetli bir metâ' idi; çöpe atılmayıp böyle yeniden işe yaratılırdı.

Gömme şemse tekniğiyle yapılacak kablarda şu farklı uygulama gerekir: Yine kitap ölçülerinde olmak üzere, üst ve alt kablar için ikişer mukavva hazırlanır. Basılacak kalıbların sınırı mukavvaların sâdece ikisi üzerinde çizilerek görünür hâle getirilir. Dendan çivisi ile bu çizgilerin üstüne çekiçle vurularak kullanılacak kalıbların ölçüsüne göre mukavva üzerinde pencereler açılır (Resim 3). Şimdi de biri düz, diğeri kalıba göre açılmış boşlukları bulunan mukavvalar üstüste yapıştırılır. Aynı işlem alt kab için de tekrarlanır. Tıraşlanmış deri, biraz evvel anlatıldığı şekilde her iki kabın üzerine yapıştırıldığında, kalıbların oturtulacağı yuvalar çukur hâliyle görülür. Kalıblar buraya yerleştirilip, cendere altında baskıya alınarak kuruması beklendiğinde, desenler kabın üstünde kabartma olarak kendini gösterir.

Gömme şemse için kullanılacak kalıbların hazırlanmasına, tarrah denilen san'atkârlar tarafından desenlerinin çizilmesiyle başlanır (Resim 4). Geçmiş yüzyıllarda üstüste yapıştırılarak sertleştirilmiş manda köselesi üzerine aktarılan desenler hakkâkler tarafından îtinâ ile oyulur; kullanılmakdan dolayı eskidiğinde kalıb yenilenirdi. Daha sonraları, bunun yerine dayanıklılığı fazla olan sarı pirinç madeninden kalıblar geliştirilmiştir. Ne kadar farklı desene sahip olan kalıb kullanılırsa, görünüm de o nisbette zenginleşir. Şark'ın ortak malı sayılan hatâyî gurubu çiçekler, rûmî çeşitleri, bulut gibi tezyînî unsurlar şemse, selbek, köşebend, kenar suyu bölümlerinde yerine ve usûlüne göre kullanılmışlardır.

Şark tarzında ciltlemek için, önce kitabın –Garb'daki forma karşılığı– cüzleri üstüste birbirine bağlanarak dikilir. Bu maksadla ibrişim (ipek iplik) kullanılır. Dikme sırasında ibrişimin ucu uzun bırakılır. Kanat denilen bu uzantılar kitab gövdesinin kaba bağlanmasına yarar. Kitab sırtının üst ve altına –dağılmayı önlemek için– örülen şirâzenin farklı isimlerle anılan çeşitleri vardır: Geçmeli, tek baklava, çift baklava, sağ-sol yolu, sıçan dişi...

Bundan sonra kitabın sırtına dip kösteği denilen bir deri yapıştırılır. Evvelden hazırlanmış olan üst ve alt kablar, dipteki uzantılarından kitabın sırtına sırayla bağlanır.

(Yazının devamı gelecek hafta…)

Prof. Uğur Derman

Resim 1: Tophâne'deki Takıyyüddîn Rasathânesi'nin kütübhânesinde yatık durumda görülen kitablar.

Resim 2: Yazma kab örneği.

Resim 3: Kitab kabı taslarken kalıblara göre mukavva üzerinde pencere açma işlemi (Kullanılan kalıblar ve ucu şekilli çiviler de görülüyor).

Resim 4: Tarrahlar tarafından hazırlanmış şemsenin görünüşü.

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
2024 Fikriyat. Tüm hakları saklıdır.
BİZE ULAŞIN