Arama

Prof. Uğur Derman
Kasım 13, 2020
Sesli dinlemek için tıklayınız.

Hat san'atının büyük isimleri - 86

İstanbul'da doğan hattatımızın ismi Mehmed, lakabı Ferhad'dır ve kısaca Ferhad Paşa olarak tanınır. Babasının adının da Mustafa olduğu kayıtlarda geçer. Hat târihi kaynakları arasında sâdece Tuhfe-i Hattâtîn'de kendisinden bahsedilir. Korucubaşılıkdan yeniçeri ağalığına getirilmiştir.

Gençliğinde çiçek hastalığından vefat edip de, babası Kânûnî Sultan Süleyman'ın, adına Mîmar Koca Sinan'a câmi inşâ ettirdiği Şehzâde Mehmed'in (1521 – 1543) kızı Hümâşah Hâtun (1544 ? – 1582 ?), Ferhad Paşa ile evlendirildi ve Bayezid'deki Eski Saray (Yeri bugünkü İstanbul Üniversitesi Merkez Binâsı) karşısında kendileri için yaptırılan sarayda ikâmet etdiler.

Ferhad Paşa, Sultan III. Murad ve Sultan III. Mehmed devri vezirlerinden Sadrâzam Ferhad Paşa ile karıştırılmamalıdır. Kendisi gençliğinde Ahmed Karahisârî'den (bkz. Hat San'atının Büyük İsimleri-2) hüsn-i hat meşk etmiş; husûsiyle nesih hattına gönül vermiştir; fakat hayatı boyunca kaleminden kaç mushaf çıktığı belirsizdir. Yazdıklarını 100'er altın hediye ile meraklılarına iştirâ etdiği biliniyor. Hümâşah Sultan'la izdivâcında da, evvelden yazdığı bir mushafı, düğün gecesinde kendisine hediye ettiği kaydediliyor. Zevci Ferhad Paşa'nın Şevval 982 (Ocak 1575)'deki ölümünden sonra, Hümâşah Hâtun bu mushafı vefat etdiği zaman kendi kabrinde tilâvet olunması için vakfetmiştir (Peçevî, I, s. 31). Lâkin şimdi bunun ne olduğu mechuldür. Ferhad Paşa'nın makberesi Eyüb Sultan'daki Pertev Paşa Türbesi yakınındadır.

Ferhad Paşa'nın Rebîulevvel 965 (Aralık 1557) târihinde yazdığı 23 x 16 cm. eb'âdındaki görülen hatim duâsı bir mushafın sonundan mı ayrılmıştır, yoksa müstakillen mi yazılmıştır, bilemiyoruz. Fakat onun, hattatlığı husûsunda ne kadar kudretli bir ele sâhib olduğunu gösteriyor. Kendisi ilerleyen zaman içinde Karahisârî'nin diğer talebesi Hasan Çelebi gibi harflerini Şeyh Hamdullah vâdîsine çevirmiş, iyi de etmişdir. Üstâdımız Necmeddin Okyay, Ferhad Paşa'nın nesih hattında bile harfleri tashîhe yer verdiğini söylerdi. Burada görülen hatim duâsı, hattı cihetinden olduğu kadar, daracık bir sâhaya tezhibde neler yapılabileceğini gösteren mükemmel bir XVI. asır unvan sahîfesi örneğidir.

Resim 1: Mehmed Ferhad Paşa'nın bir mushaf için yazdığı hatim duâsı.

Prof. Uğur Derman

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
2024 Fikriyat. Tüm hakları saklıdır.
BİZE ULAŞIN