Alev Alatlı, "Nasihatname" adını verdiği serisinde Batı medeniyetini Amerikan özelinde irdeler ve bir zihin detoksu yapar. Eserler, sadece ABD'yi ve Batı'yı irdelemekle kalmaz, yaşanan zulümlere de odaklanır; haksızlığa uğramış ötekilerin sesine, siyahiler ve Kızılderililerin uğradığı zulüme geniş yer verilir. Batı'nın iğrenç bir tarihi olduğunu belirten Alev Alatlı'nın Nasihatname'si Hafazanallah'tan önemli alıntıları derledik.
"Dünyaya dair gerçekleri yeni yeni keşfettiğimiz bir süreçtir yaşadığımız. Yeniden öğrenmeye üşenmeyin, ezber bozmaktan yüksünmeyin. Gözleriniz fal taşı gibi açık, zihniniz kılıç gibi keskin olsun. Küsmeyin, siz de kendi ev ödevinizi yapın. Düşünün ki internet mucizesi olmasaydı, bu metinler toparlanamazdı. Siz siz olun, ne vazgeçin ne de teslim olun internete."
"Aslında yeryüzünde hiçbir kavim de yoktur ki, kendi çapında bir şeytanı olmasın. Ancak toplum geliştikçe yani dili, edebiyatı karmaşıklaştıkça şeytan kavramı da ona paralel olarak gelişiyor."
Yazar Alev Alatlı, tecrübelerini aktarmayı amaçladığı "Nasihatname" serisine iki kitapla başlangıç yaptı. Ünlü yazarın, "America the Beautiful": Fesüphanallah! ve All American He-Man: Hafazanallah! başlıklı kitapları Turkuvaz Kitap'tan çıktı. Seri, sadece ABD'yi ve Batı'yı irdelemekle kalmıyor, ABD'de ve Avrupa'da yaşanan zulümlere de odaklanıyor, haksızlığa uğramış ötekilerin sesine kulak veriyor. Siyahiler ve Kızılderililerin uğradığı zulüm de kitapta geniş yer tutuyor. Alatlı, Nasihatname I ve II'de, felsefeden sanata ve edebiyata birçok konuya dalıyor, birçok alanda terminolojinin derinliklerine iniyor ve dünya tarihinin bugüne dek saklanan pek çok karanlık noktası aydınlatılıyor.
"Zamanın ruhuna hâkim olabilmemiz için olayların öncesini, sonrasını kestirebilmelisiniz. Düşünün ki, Francis Bacon "New Atlantis"i çoktan yazmış, Galileo Papa VIII. Urban'a sabit olanın güneş, onun etrafında dolananın dünya olduğunu söylemişti. Newton hayattaydı. Diyeceğim, bir çağda birden fazla çağ yaşanır, nizamı âlem ihtişam ve sefalet üzerinedir."