Arama

Hz. Peygamber'in (SAV) ashabıyla olan ilişkisi

Peygamber Efendimiz'i (SAV) görme, sohbetine katılma ve iman etme şerefine nail olan kimselere "sahabi" denmektedir. Allah Resulü (SAV), ashabına oldukça kıymet vermiştir. Ebu Hüreyre'nin (RA) "Resulullah'tan daha fazla ashâbıyla istişare eden bir kimse görmedim." dediği Hz. Peygamber (SAV), sahabilere karşı oldukça merhametli ve cömert olmuştur.

🔸 Ashab, Hz. Peygamber'in (SAV) sohbetine nail olan kimseler anlamına gelir. Ashab kelimesi yerine sahabi kavramı sıkça kullanılır. "S-h-b" fiilinden türeyen sahabi, sözlükte "bir arada bulunan, sohbet eden, dost, arkadaş" veya "mekan ve zaman açısından birbirlerinden ayrılmayanlar" manalarındadır.

🔸 Sahabi ve ashab kelimeleri İslamiyet dönemi ile birlikte, Peygamber Efendimizi (SAV) görüp ona inanan kimseler için kullanılmaya başlar. Resul-i Ekrem (SAV), çevresindekilerden bahsederken "ashab" ve "sahabi" tabirini kullanmıştır. Hatta sahabe ve tabiin döneminde "sâhibü'n-nebî, ashâbü'n-nebî, ashâbü Resûlillâh, ashâbü Muhammed" gibi tamlamalara sık sık rastlanmıştır.

Medineli fedakâr sahabi: Ebu Talha (RA)

🔸 Sahabeler, Peygamber Efendimizi (SAV) örnek alması, ona olan teslimiyetleriyle İslam alemi için önemli şahsiyetlerdir. Onlar, Hz. Peygamber (SAV) hayattayken de vefatından sonra da İslam'ın yayılması ve doğru anlaşılıp aktarılması için büyük çaba göstermiştir.

🔸 İslam'dan önce yaşadığı şirk hayatlarını, Kur'an'da nazil olan ayetler ve Peygamberimizi (SAV) örnek alarak terk etmeyi başaran sahabiler, bizzat Resulullah'tan (SAV) öğrendiklerini yaşantısına aktarmışlardır. Kendilerinden sonra gelen nesillere örnek birer Müslüman olan sahabe, Peygamber'den (SAV) öğrendiklerini hem yaşantısı hem de sözleriyle ümmete yansıtmıştır.

SAHABİLERİN ÖNEMİ

🔸 Sahabiler, İslam ümmeti için oldukça kıymetli bir nesildir. Öyle ki Kur'an-ı Kerim'de Allah (CC) sahabiler hakkında şöyle buyurmuştur:

"Siz, insanlar için ortaya çıkarılmış en hayırlı ümmetsiniz. İyiliği emredersiniz, kötülükten alıkoyarsınız ve Allah'a inanırsınız. Ehl-i kitap da inanmış olsalardı elbette onlar için hayırlı olurdu; içlerinden inananlar da var, fakat çoğu yoldan çıkmıştır"

(Âl-i İmrân Suresi 110. Ayet)

Bünyamin Topçuoğlu'nun sesinden Âl-i İmrân suresini dinlemek için tıklayınız

Tefsiri: Ümmet kelimesi ayette, topluma önderlik edecek olan grup anlamında kullanılmıştır. Bu ayet, iyilik yolunda insanlığa önder ve örnek olmayı hak eden Müslümanların başlıca niteliklerini göstermektedir. Buna göre onlar Allah'a iman ederler. Bunun gereği olarak peygambere, kitaba, ahiret gününde hesap vereceklerine ve diğer iman esaslarına inanırlar. İslam'ın öğrettiği güzel ahlaka sahiptirler; iyiliği emreder, kötülüğü engellerler ve imanlarının gereğini yerine getirirler. Onlar iyi amel sahibi olmaları, aşırılık ve sapkınlıktan uzak, dosdoğru, adaletli, ölçülü, mutedil ve dengeli tutum ve davranışları sebebiyle insanlığa örnek ve rehber olmaya hak kazanmışlardır.

Tefsirin tamamı için tıklayınız

RESULULLAH'IN (SAV) ASHABI İLE İLİŞKİSİ

🔸 İnsanlığa Kur'an-ı Kerim'in yaşayan bir örneği olarak gönderilen Allah Resulü'nün (SAV), ashabı ile olan ilişkisi samimiyet üzerine kurulmuştur. Sahabe, Resulullah (SAV) ile birlikte oturur, diğer insanlarla olduğu gibi içten sohbet ederlerdi.

🔸 Hz. Peygamber (SAV) ile ashabı arasında güzel bir iletişim mevcuttu. Onlar, İslam'ı kendilerine öğreten rehbere, yaşantısıyla örnek bir elçiye ve yönetimiyle eşsiz olan bir lidere sahipti. Resul-i Ekrem'in (SAV) ashabı, onun dilinden dökülen her söze ve yaptığı her harekete gönülden bağlıydı.

🔸 Hz. Peygamberin (SAV) izinden gitmenin ehemmiyeti ile ilgili Allah (CC) şöyle buyurmuştur:

"İçinizden Allah'ın lutfuna ve âhiret gününe umut bağlayanlar, Allah'ı çokça ananlar için hiç şüphe yok ki, Resûlullah'ta güzel bir örneklik vardır. Müminler düşman kuvvetlerini karşılarında görünce, "Bu, Allah'ın ve resulünün bize vaad ettiği durumdur, Allah ve resulü hep doğru söyler" dediler; bu onların ancak imanlarını ve teslimiyet duygularını arttırdı."

(Ahzâb Suresi 21 ve 22. Ayetler)

İshak Danış'ın sesinden Ahzab suresini dinlemek için tıklayınız

Tefsiri: İnsanlar dünyada amaçlarına ulaşabilmek için uygun örnek ve rehberler edinirler, bunların yollarını izleyerek, tavsiyelerine uyarak hareket edip istediklerini elde etmeye çalışırlar. Allah'a iman edip O'nun rızâsını isteyen, âhirette lutfedeceği emsalsiz nimetlere mazhar olmayı uman ve daima Allah sevgisiyle yaşamak isteyen insanlar için eşi bulunmaz örnek, O'nun sevgili kulu, elçisi, rahmeti, şahidi, müjdecisi, davetçisi, ışığı olan Muhammed Mustafa'dır. Onun örnekliği yalnızca Hendek Savaşı'ndaki davranışlarında değil müminlerin bütün hayatlarında geçerlidir.

🔸 Bu ayetler üzerine sahabe, Hz. Peygamber'in (SAV) ağzından çıkacak her kelamı, yapacağı her hareketi dikkatli bir şekilde takip etmiş, hafızalarına kaydetmiştir.

Tefsirin tamamı için tıklayınız

2024 Fikriyat. Tüm hakları saklıdır.
BİZE ULAŞIN