Arama

Medineli fedakâr sahabi: Ebu Talha (RA)

Ebu Talha (RA), cesareti, yiğitliği ve misafirperverliği ile Medine’de nam salmıştı. Şehirdeki ihtiyaç sahiplerine yardım eder bazen kendisi aç kalma pahasına, kardeşlerini doyurduğu olurdu. Sadece malını, mülkünü, evladını değil yeri geldiğinde canını da Allah (CC) ve Resulü'nün (SAV) uğruna feda etmekten çekinmedi. İşte fedekar sahabi Ebu Talha’nın (RA) hayatı…

Medineli fedakâr sahabi: Ebu Talha RA
Yayınlanma Tarihi: 1.1.2023 08:55:00 Güncelleme Tarihi: 01.01.2023 09:40

Zaman hilalden dolunaya doğru akarken tamamlanan sadece ay değildi. Kum saatinden akan her bir kum tanesi akrebin yelkovanının her bir hareketi sanki yarım kalan bir şeyleri tamamlama gayretindeydi.

Medine'de zaman işte böyle zamanın dışında işler Müslümanlar her geçen gün yeni bir tamamlama evresine girerlerdi. Her an büyürler, olgunlaşırlardı. Onlar için her yeni gün Peygamber'in (SAV) gösterdiği istikamette atılan yeni bir adım demekti.

◾ Peygamber (SAV) ile Medine'de yaşamak, her sabah hayata yeniden başlamak gibiydi. Hiçbiri diğerine denk olmadığından hiçbir gün bir öncekine benzemezdi. Her bir hilal bambaşkaydı. Dolunayların hiçbiri öncekine eş değildi.

HURMA BAHÇELERİNİN SAHİBİ: EBU TALHA (RA)

Medine gecelerinde ay ışığı hurma dallarından akar, bereketli hurma bahçeleri ayın şavkıyla aydınlanırdı. Çölün çoraklığına inat insanlara serin gölgeliklerini, soğuk sularını ve tatlı meyvelerini ikram eden bu bahçeler sayesinde Medineliler biraz rahat nefes alabiliyorlardı.

◾ Gündüzleri güneş bütün ihtişamıyla kendisini gösterip her taraf sarının türlü tonlarına boyandığında bu bahçelerin yeşilliğini görmek dahi insanı ferahlatmaya yeterdi. İnsanların açlığın şiddetine dayanabilmek için karınlarına taşlar bağladıkları gölge ve gölgeliğin en değerli nimetler olarak görüldüğü bu coğrafyada, serin hurma bahçeleri kuşkusuz en değerli nimetlerden biriydi.

Ebu Talha (RA) için de tam olarak öyleydi. Peygamber mescidinin hemen karşısında olan "beyruha" isimli bahçesini pek severdi. Sevgili Peygamberini (SAV) burada ağırlar, ona bahçesinin ürünlerinden ikram ederdi. Allah Resulü (SAV) mescidinin yakınında bulunan bu hurmalığı sık sık ziyaret eder, soğuk sularından içer, gölgesinde serinlerdi.

MEDİNELİ FEDEKAR SAHABİ

Ebu Talha (RA) böyle zamanlarda çok mutlu olurdu. Ebu Talha (RA) kendisini nasıl da şanslı hissederdi. Varlıklı bir sahabi olan ve Ensar'ın ileri gelenleri arasında bulunan Ebu Talha (RA) aslında Medine'de pek çok hurmalığın sahibiydi ancak beyruhanın onda ayrı bir yeri vardı.

◾ Medine'de ay hilalden dolunaya dönüyor, Ebu Talha (RA) vazgeçmenin de imandan olduğunu öğreniyordu. Eksilmiyor bilakis tamamlanıyordu. Göklerden gelen her bir haberi tasdik ettiğinde imanın tadına varıyor, kulluğunun tamamlandığını hissediyordu.

◾ En son indirilen ayette Rabbi: "sevdiğiniz şeylerden Allah (CC) yolunda harcamadıkça iyiliğe asla erişemezsiniz. Her ne harcarsanız Allah (CC) onu bilir" buyurmuştu da Ebu Talha (RA) soluğu hemen Allah Resulullah (SAV) yanında almıştı.

◾ Bir an dahi duraksamadan dudaklarından şu sözler dökülüverdi: "Ey Allah'ın Resulü (SAV), Yüce Allah (CC) sevdiğiniz şeylerden Allah (CC) yolunda harcamadıkça iyiliğe asla erişemezsiniz" buyuruyor. "Benim en çok sevdiğim mülküm beyruhadır. O Allah (CC) yolunda sadakadır, ben onun Allah (CC) katında sevabını ve ahiret azığım olmasını dilerim. Ey Allah'ın Resulü (SAV) onu Allah'ın (CC) sana işaret buyurduğu yerde kullan."

◾ Allah resulü (SAV), Onun bu davranışını takdir etmiş ve bahçesini "ihtiyacı olan akrabalarına bağışlamasını daha uygun olacağını" söylemişti. Bunun üzerine Ebu Talha (RA) bahçeyi yakınları arasında paylaştırdı. Ebu Talha (RA) sevdiği şeylerden Allah (CC) için vazgeçmenin de paylaşmanın da imanını olgunlaştırdığının da farkındaydı.

◾ Bu yüzden elinden geldiği kadar Medine'deki ihtiyaç sahiplerine yardım eder bazen kendisi aç kalma pahasına, kardeşlerini doyurduğu olurdu. Bir defasında Allah Resulü (SAV) yardıma muhtaç bir adamcağız için kendi evinde ikram edecek bir şey bulamamıştı ve sahabilerinden yardım istemişti.

◾ Ebu Talha (RA) hemen bu kimseye yardıma talip olmuş, kendisinin ve çocuklarının aç kalması pahasına Peygamber misafirini kendi evinde ağırlamıştı. Allah Teâla (CC) bu olay üzerine indirdiği ayetle onların kurtuluşa eren kimseler olduklarını müjdelemişti.

ALLAH YOLUNDA ADANMIŞ BİR HAYAT

◾ Ebu Talha (RA) ve onun geniş gönüllü ailesi, Peygamberlerini ve onun hesabını evlerinde ağırlamaktan büyük mutluluk duyarlar, bu sebeple hanelerine yağan berekete birlikte şahitlik ederlerdi. Allah Resulü (SAV) de bu aileyi pek sever sık sık evlerine misafir olur, ikramlarını geri çevirmez bazen de evlerinde öyle uykusuna yatardı.

◾ Medine'de Ensar olmak, Allah Resulü (SAV) ve ashabı için her türlü fedakârlıktan kaçınmamayı gerektiriyordu. Ebu Talha (RA) her zaman bunun bilincindeydi. Sadece malını, mülkünü, evladını değil yeri geldiğinde canını da Allah (CC) ve Resulü'nün (SAV) uğruna feda etmekten çekinmedi.

◾ Uhud günü onun kendisini Peygamberine nasıl siper ettiğine, onu kahramanca nasıl koruduğuna, "Ya Resulallah! Yüzüm yüzüne siper, canım canına fedadır" sözlerine herkes şahitti. Şahit Medine'de hurma dallarına yansıyan hilaller ve dolunaylar her şeye… En sevdiklerini, en sevdiği için feda edebildiği zaman, insanın nasıl tamamlandığına, nasıl Ebu Talha (RA) olduğuna…

2024 Fikriyat. Tüm hakları saklıdır.
BİZE ULAŞIN