Arama

Sıkça karıştırılan kelimeler

Asırlar boyunca geniş bir coğrafyada hüküm süren Türkçe, bu vesile ile bir çok dilden beslenir. Aynı zamanda çokça dili besleyen Türkçe, zaman içerisinde geniş bir alanda konuşulmuştur. Bu vesile ile birbirine yakın kelimeler, kelime öbekleri ve yakın manaya delalet eden terkipler oluşmuştur.

Dahi – Dâhi

Dahi: Eski Türkçe'de takı kelimesinin günümüze ulaşan hâliyle zarf- fiil olarak kalıplaşan dahi sözcüğü, üstelik daha, bile anlamlarına gelir.

"Bir muamma olarak doğdum ve bir bilmece olarak öleceğim... Evet, yalnız ben değil, her bir insan dahi tıpkı benim gibi bir muamma olarak doğar ve bir bilmece olarak ölür."

-İsmet Özel

Dâhi: Arapça kökenli olan bu kelime; olağanüstü yeteneğe ve güce sahip, zeki, akıllı kimse anlamına gelmektedir.

"Şüphesiz Orhan gibi dâhiler milyarlarda bir doğardı."

-Ömer Seyfettin

Kelime ambarı: Az bilinen 20 nostaljik sözcük

Nüfus – Nüfuz

Nüfus: Arapça kökenli sözcük, belli bir bölgede, ülke veya şehirde yaşayan kişileri ifade etmek için kullanılır.

"Yürüdükçe yoruyoruz seni yol
İnsanlık öldükçe nüfus artıyor"

-İbrahim Tenekeci

Nüfuz: Arapça kökenli sözcük, sözü geçirme, tesir etme gücü anlamına gelmektedir.

"İslâm'a nüfuz etmeden bu âlemde nüfuz edebileceğimiz hiçbir şey yoktur."

-Necip Fazıl Kısakürek

Az bilinen 30 nostaljik kelime

Tezkere – Teskere

Tezkere: Arapça kökenli olan kelime, mektup, pusula ve resmi izin belgesi gibi anlamlara gelmektedir. Günümüzde sıkça kullandığımız bir diğer anlam ise askerlik görevini bitirdiğine dair verilen belgenin adıdır.

"Bu vaziyette en tabii çare, ona küçük bir tezkere yazmaktı."

- Reşat Nuri Güntekin

Teskere: Bu kelime, Farsça kökenli deskere sözcüğünden türemiştir. Hastanelerde hastaları taşımak için kullanılan sedye anlamına gelirken, inşaat yerlerinde taşınması güç, ağır araçları taşımak için kullanılan araç anlamına gelmektedir.

"Birkaç köylü üzeri çulla örtülü bir teskere taşıyarak sahneye girer."

-Hâlit Fahri Ozansoy

Fikriyat Sözlük'ten az bilinen 40 kelime

Ayan - Âyan

Ayan: Arapça iyn kökünden gelen kelime, gözle görülen, belli veya aşikâr olan anlamlarına gelmektedir.

"Bizim yolumuzda ise burhan getirme değil, apaçık gerçekliğe (ayân) ve iman gözüyle görmeye dayanmak vardır."

-İmam Gazali

Âyan: Arapça kökenli kelime, iyn kelimesinin çoğul olarak türetilmesinden meydana gelir. Bir devletin, bir şehrin ileri gelen üyeleri veya senatosu anlamlarına gelmektedir.

"Bütün o eşraf ve âyan konakları, beş asırlık târihin yığdığı hazîneler hepsi kayboldu."

-Ahmet Hamdi Tanpınar

Fikriyat sözlükten az bilinen 50 eski kelime

Sari- Sâri

Sari: Hintçe kökenli bir kelime olan sari, Hintli kadınların giydiği milli kıyafetleridir.

Sâri: Arapça kökenli olan sâri kelimesi, birinden diğerine geçen, akseden, sirayet eden şey anlamına gelmektedir. İkinci anlam olarak bulaşıcı hastalık olarak da kullanılmıştır.

Bir şi'r-i revan ki cûy-i cârî
Feyziyle bahâr-ı ömre sârî

-Mehmet Âkif

Ab-ı hayat nedir?

2024 Fikriyat. Tüm hakları saklıdır.
BİZE ULAŞIN