Arama

Şeyhülislam Yahya'dan beyitler ve anlamları

Osmanlı döneminde, ilmiye sınıfına mensup şeyhülislamlar edebiyatla da ilgilendi ve çeşitli gazeller, mesneviler, kasideler kaleme aldı. Divan edebiyatının estetik anlayışına göre şiirler kaleme alan şeyhülislam şairlerden biri de Yahya Efendi idi. Klasik Türk edebiyatının önde gelen şairlerinden olan Şeyhülislam Yahya, döneminde herkes tarafından beğenilen eserlere imzasını attı. Edebiyatımızda yeni bir tarz oluşturan Yahya Efendi'nin bazı şiirleri bestelendi. İşte Şeyhülislam Yahya'dan beyitler ve anlamları...

Görmeyiz bir dil ki tuti gibi güftar eyleye
Söyledir mi yok cihanda, bilmezem söyler mi yok

Şöyle papağan gibi tatlı, güzel sözler söyleyen bir gönül göremiyorum. Bilmiyorum dünyada güzel söz söyleyenler mi kalmadı, güzel söz söylenecek mi tükendi?

Tuti: Papağan
Güftar: Söz, kelâm
Cihan: Dünya

17. yüzyılda klasik tarzı, Bakî'nin eriştiği düzeyde sürdüren şairlerin başında Şeyhülislam Yahya gelir. Babası Zekeriya Efendi, şeyhülislam makamına erişmiş bilginlerdendi. Meylî mahlasıyla şiirler söyledi.

Şeyhülislam Yahyâ Dîvânı

Dil safdır kederden amma güler yüz ister
Hûb olmayana neyler ayine-i mücella

Gönlümde keder ve endişe bulunmuyor, bu doğru. Ancak karşısında bir güler yüz olmayınca neye yarar? Ayna istendiği kadar cilalanmış, parlatılmış olsun, güzel olmayanı gösterdikten sonra elinden ne gelir?

Dil: Gönül
Hûb: Güzel
Ayine-i mücella: Cilalanmış, parlatılmış ayna

Abdülcebbarzade gibi devrin büyük bilginlerinden dersler alarak devam etti. Genç yaşta müderris olarak Atik Ali Paşa, Haseki Sultan ve Sahn medreselerinde çalıştı. Sonra kadılık makamına yükseldi. Önce Halep ve bir yıl sonra Şam kadısı oldu. Mısır Edirne ve Bursa'da kadılıkta bulundu. Üç kere Rumeli kazaskerliği görevini yaptı.

Dil gitti gerçi yerine kondu hezar gam
Biri gider bini gelir oldu belaların

Gönlüm elimden gitti, bir güzel onu benden çaldı ve yerine binlerce keder geldi. Sonuçta belaların biri gider bini gelir oldu.

Dil: Gönül
Hezar: Bin

Onun şiirine gösterilen ilginin en önemli sebebi, Bakî ile zirveye ulaşan biçim ve söyleyiş mükemmelliğine dayalı klasik tarzı ustaca sürdürmesi ve şiirleriyle hayatı arasında bilerek mesafe koymasıdır. Yahya Efendi'nin hayatıyla eseri arasına bilerek koyduğu mesafe şiirine ilgiyi artırdı.

Edebiyat çeşitleri ve özellikleri hakkında bilgiler

Bahr isen katre-i naçiz göster kendini
Gönlüne gir ey gönül ol goncenin şeb-nem gibi

Deniz gibi büyük ve haşmetli olsan da, bir damla görünmelisin. Çünkü gülün kalbine girebilen o küçücük çiy damlasıdır; okyanus oraya sığmaz ki…

Bahr: Deniz
Katre: Damla
Nâçiz: Zavallı, küçücük
Şeb: Gece
Şeb-nem: Gece nemi

Nedim onu gazel tarzında Baki'nin seviyesinde görür. Yahya Efendi, gazel şairidir. Gazellerindeki söyleyiş ve eda, sadelik Ziya Paşa'nın da dikkatini çekmiştir.

Zülf-i siyehinden kesilir mi dil-i şeyda
Bir rabıtadır can ile canan arasında

Sevgili! Çılgın gönlüm senin siyah zülüflerinden bir türlü kesilmiyor. Sanki can ile canan arasında bir bağlantı, bir rabıtadır.

Zülf-i siyeh: Siyah zülüf

Rubai vezniyle gazel yazan ender şairlerdendi. Konumu gereğince kasideye fazla itibar etmeyen Yahya, yazdığı müzeyyel gazellerle bu tarzın yaygınlaşmasına öncülük etti.

Sözünüzün etkisini artıracak beyitler

2024 Fikriyat. Tüm hakları saklıdır.
BİZE ULAŞIN