Devrim cuması ve çağrıştırdıkları

13 Aralık 2024 tarihinde Şam tarihi günlerden birisine sahne oldu. Suriye'nin geçici başbakanı olan Muhammed Beşir'in imametinde uzun dönemdir beklenen özgür Cuma namazı eda edildi. Özgürlüğün tadına varan bütün Suriye şehirlerinde benzer sahneler yaşandı. Hama'dan sonra gazi Humus şehrinde de halk Halit Bin Velid Camiine akın etti. Orada da muhteşem bir Cuma namazı kılındı. Hatip geçmiş dönemin acılarından bahsetti. Onların geride kaldığını vurguladı. Sabır döneminden sonra Suriye halkı şimdi şükür dönemini idrak ediyor. Velhasıl Suriye küllerinden yeniden doğdu.

Bu ilk Cuma ile birlikte Suriye yeni bir döneme adım attı, yeni bir safha başladı. Eski safha kapandı. Eski safhadan maksat 13-14 yıldır devam eden Şam fitnesi idi. Şamlılar bu fitneyi arkada bıraktılar. Şimdi onların sevinciyle yer gök bayram havasına büründü. Şam fitnesi, okul duvarına 'yıkılsın Beşşar' diye yazı yazan ortaokul talebelerine ve ailelerine yönelik bastırma kampanyasına dönüşmüş ve rejim bütün hışmıyla ailelerin üzerine gitmiş ve bu da tepkileri çığ gibi ülke geneline yaymıştır. Deraa Valisi Atıf Necip'in olay üzerine idraksiz ve tedbirsiz davranışları devrimin kıvılcımı olmuştur. Çocuk oyunu gibi gelişen bu Şam fitnesinden bahsedenlerden birisi de Buhari'nin hocalarından Nuaym Bin Hammad'ın kaleme aldığı Kitab el-Fiten ve'l- Melahim adlı eserdir.

Şam fitnesi ve Suriye devrimi üzerine yazdığım ilk yazılardan birinde bunun İmam Nevevi devrimi olduğunu söylemiştim. Bedreddin Haseni ile İmam Nevevi arası Şam, muhaddisler diyarı olmuştur. İmam Nevevi'nin yurdu Neva'dır. Mübarek bir şahsiyettir. Muhammed Said Ramazan el Buti anlatıyor: İmam Subki, İmam Nevevi'nin ders verdiği Daru'lhadis'e gelir. Niyeti İmam-ı Nevevi'yi görmektir. Hastalığından dolayı köyüne gittiğini söylerler. Bunun üzerine etraftakilerin hayret dolu bakışları arasında ünlü Şafii fakihi İmam Subki, teberrüken sakallarını İmam Nevevi'nin oturduğu yerlere ve köşelere sürmeye başlar. İmam Nevevi herkese saygı telkin eden hocalardan birisidir. Şafii fakihidir. Şam yeni dönemde onların manevi izini, mirasını sürdürecek ve takip edecektir.

Deraa'da başlayan fitne yine Deraa'da söndü. Deraa'lılar kuzeyden gelen devrim ordusunu karşılaşarak orta bir yerde buluştular. Deraa'dan yola çıkarak Şam varoşlarına ulaştılar. Böylece Şam rejimi çembere alındı. 13 yıllık süreçten sonra 13 Aralık 2024 Emevi Camii'nde Cuma namazıyla birlikte ülke yeni bir safhaya girdi. Bir fasıl ve Fitne kapısı kapandı. Elbette başka fitneler belirebilir lakin Şam fitnesi dönemi gömülmüştür.

Yeni dönemle birlikte nifak koridoru ve tali cephe de kapandı. Görüş ufkunu daraltan perdeler yırtıldı ve tablo netleşti.

Peygamberimiz bir hadisinde dönemsel fitnelere işaret ediyor. Bunlardan birisi de Duheyma fitnesidir. "Ümmette dokunup geçmediği kimse bırakmaz. Bitti denildiğinde uzanır. Bu fitne sırasında bir insan mümin olarak sabahlar kafir olarak akşamlar ve insanlar iki fustata ve kampa bölünür, ayrılır. İman kampında nifaktan eser kalmaz. İkinci kamp olan nifak kampında ise imandan eser kalmaz. Bu durumda akşam sabah Deccal'ı bekleyin…"

Şimdi tali fustatlar ya da kamplar geri çekiliyor. Şam'ın fethiyle birlikte kamplar netleşmiş ve nifak kampı ortadan kalkmıştır. Bu nifak kampı görüş ufkunu daraltan, karartan ve kapatan İran-Hizbullah hattı ve ekseni idi. Bunun ortadan kalkmasıyla birlikte nuru gölgeleyen toz bulutu dağılmıştır. Çatallaşma sona erdi. Şam devriminin ikinci anlamı da bu çatallaşmaya son vermesidir.

Bu yeni iman hattında Suriye ile Türkiye'nin yolları kesişiyor. Bu hatta ve yeni dönemde hem Türk hem de İslamcıların öne çıkması İslam'dan uzak Arapları memnun etmeyebilir. Çaresi yok, katlanacaklar.

Peygamberimiz bu dönemle ilgili şöyle buyurdular: Uykuda iken kitabın direğinin ve sütununun başımın altından çıktığını, yüklenildiğini gördüm. Gözümle seyrini takip ettim. Şam'a dikilmişti.

İslam'ın nuru ahir zamanda Şam'dan yayılacaktır. O günlerin arifesinde olmalıyız. İlahi çark işliyor. İmam Nevevi ve Bedreddin Hasani gibi öncülerin ruhu şad olsun.

Mustafa Özcan

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.