Arama
Osmanlı'daki Kurban bayramları hakkında ilginç bilgiler
Yüce Allah'ın rızasını kazanmak için yapılan kurban ve Kurban Bayramı'nın kültürümüzde ayrı bir yeri vardır. Her özel gün gibi Kurban Bayramı etrafında da geçmişten günümüze şekillenen bir sosyal yaşantı söz konusudur. Osmanlı Devleti'nin merkezinin İstanbul'da olması nezaket yüklü bir kültürü, renkli görüntüleri ve beraberinde ilginç detayları da ortaya çıkardı. Padişahların kendi kesecekleri kurbanlıkların boynuzları altın yaldızla süsleniyor, askerlere peynirli pide ve şeker dağıtılıyordu. İmparatorluğun zor zamanlardan geçtiği dönemlerde ise birlik ve beraberliğin en kuvvetli bir şekilde hissedildiği anlar yine Kurban Bayramları oluyordu. İşte Osmanlı'daki Kurban Bayramları hakkında ilgi çekici detaylar...
🔶 Şehre kesimlik hayvanın girmesine yalnızca Kurban Bayramı zamanında izin vardı.
🔶 Eski İstanbul'da kurbanlıklar şehrin muhtelif yerlerindeki pazarlarda alıcısına ulaştırıldı. Bu pazarlardan en önemlisi de Beyazıt Meydanı'nda kurulanıydı.
🔶 Eski İstanbul'da kurbanlıklar çoğunlukla evlerin ve konakların bahçesinde kesilirdi.
🔶 Evlerin küçülmesi ve müstakil bahçelerin ortadan kalkması zamanla bu durumu da değiştirdi.
🔶 Osmanlı saray çevresinde ise resmi törenler ve bayramlaşmalar bittikten sonra sıra kurban kesilmesine gelirdi.
🔶 Eski İstanbul ve sarayda kurbanlık hayvan olarak koç özel olarak da Sakız koçu tercih edilirdi.
🔶 Sakız koçları gerek etlerinin lezzeti gerekse gösterişli yapılarından dolayı diğer koyun cinsleri arasından ön plana çıkıyordu.
🔶 Saray'ın koyun eti, kurbanlık ihtiyacı Saya Ocağı denilen bir teşkilat tarafından karşılanıyordu.
🔶 Bu ocak mensuplarının yetiştirdiği koçlar öncesinde Topkapı Sarayı, sonrasında ise Dolmabahçe ve Yıldız Sarayı avlusuna getiriliyor ve padişah kesim sırasında bizzat hazır buluyordu.
🔶 Topkapı Sarayı'nda yakınlarıyla bayramlaşan padişah alay ile Sultanahmet Camii'ne gidip namaz kıldıktan sonra tekrar Topkapı Sarayı'na dönerdi.
🔶 Hırka-i Saadet Dairesi'nin kapısında hazır bekleyen yaklaşık 40 kurbanlığın boynuzları altın yaldızla süslenmiş ve tüyleri temizlenmiş olurdu.