Arama

Osmanlı sokaklarının simgesi; sakalar

Osmanlı halkı suya ve su dağıtımına oldukça önem verirdi. Bazı kimseler evlerinin yakınlarına borularla su getirerek insanların abdest almalarını sağlar; bazı eşraf da dükkanlarının önüne koydukları su küpleri ile yoldan geçenlerin susuzluklarını gidermelerine yardımcı olurlardı. Su temininde sıkıntı yaşanan mahallerde ise bu ihtiyacı "sakalar" karşılardı. Osmanlı'nın en önemli mesleklerinden biri olan "sakalar" adeta halkın şifa kaynağıydı.

Her sakanın hangi çeşmeden suyunu alacağı belliydi. İzin belgesi olmadan su alıp satmak yasaktı. Saka gedikleri; alınır, satılır ve babadan oğula geçerdi.

Bununla beraber, bir süre sonra sakalar, vakıf çeşmelerini kendi mülkleri gibi kullanmaya başlamış, vakıf hükümlerine aykırı bir şekilde insanların bunlardan su almasını engellemeye çalışmışlardı.

Osmanlı'da şehir sakaları, atlı sakalar veya yaya sakaları olmak üzere ikiye ayrılırdı. Atlı sakalar atlarının yan taraflarında içine su doldurdukları deriden kırbaları taşırlardı, ağızları meşin bir bağ ile bağlanırdı.

Yaya sakaların ise 45-50 litre su alan kırbalarından başka necef tas ve kâseleri de bulunurdu. Her evin giriş kapısı yanında saka deliği diye adlandırılan taştan küçük teknecikler olurdu. Sakalar getirdiği suyu evin içine girmeden bu teknelere boşaltırlardı.

Kimi evlerde abdesthane ya da sofalara yapılan çeşmelerin duvara gömülü çömlek biçiminde küçük haznelerine yine aynı sistemle su doldurulur, oradan da bir boru ile su musluğa verilirdi.

XVI. yüzyılda bir kırbanın satış fiyatı 1 akçeydi. XIX. yüzyılda ise bir kırbanın fiyatı suyun taşındığı mesafe de göz önüne alınarak 8 ile 10 para arasındaydı. Sebilcilerin kırbası, sakaların kırbasından biraz farklıydı.

Biraz küçük olan sebilci kırbalarının ağız kısmında pirinç bir musluk da bulunurdu. Tüm kırbalar daha önceden belirlenmiş büyüklükte yapılır, su doldurulduktan sonra da ağızları mühürlenirdi.

  • 7
  • 12
HALKA ŞİFA OLAN DERVİŞ SAKALAR
HALKA ŞİFA OLAN DERVİŞ SAKALAR

İslam medeniyetinde su, bir şifa kaynağı olarak görülürdü. Bu yüzden de Osmanlı'da da birçok hayırsever tarafından bir sevap vesilesi olarak görülüyordu.

Halkın su ihtiyacını gidermek amacıyla pek çok hanım sultan, devlet erkânı, varlıklı kişiler çeşmeler ve sebiller yaptırmıştı. Bu kişilerin dışında derviş sakalar gibi kimseler de hayır vesilesi olması amacıyla halka suyu ücretsiz dağıtırdı.

2024 Fikriyat. Tüm hakları saklıdır.
BİZE ULAŞIN