Arama

Peygamber Efendimizin dilinden yüce ahlakı

Hak Teala; dertliler tabibi, ümmetine şefaatçi, en sevgili olarak dünyaya irşad için gönderilen Efendimizin (SAV) Kur'an-ı Kerim'de büyük ve en güzel ahlak sahibi olduğunu ve Allah'ın Resulü'nde Müslümanlar için güzel bir örnek bulunduğu bildiriliyor. Peki, Peygamber Efendimiz hadislerinde kendisinden nasıl bahsetti?

◾ Âlemlere rahmet olarak gönderilen Peygamber Efendimiz (SAV), Arabistan yarımadasının batısındaki Hicaz bölgesinde Mekke şehrinde milâdî 571 yılının 20 Nisan'a denk gelen 12 Rebiülevvel Pazartesi sabahında dünyaya geldi.

◾ Kalem suresinin 4. ayetinde yüce Allah Peygamber Efendimiz için "ve sen elbette yüce bir ahlâk üzeresin" buyurur. Böyle yüce bir ahlaka eriştirilen Hz. Peygamber'in yaşantısı Kur'an-ı Kerim'i yansıtırdı.

Yüce Allah, Kehf suresinin 110'uncu ayet-i kerimesinde şöyle buyurur: "De ki: "Ben, yalnızca sizin gibi bir insanım. Şu var ki bana, ilâhınızın, sadece bir ilâh olduğu vahyolunuyor. Artık her kim rabbine kavuşmayı bekliyorsa dünya ve âhirete yararlı iş yapsın ve rabbine ibadette hiçbir şeyi ortak koşmasın."

Peygamber sevgisini anlatan ayet ve hadisler

◾ Allah Resulü (SAV), bizler gibi oturup kalkan, yemek yiyip içen ve hayatını devam ettiren bir peygamberdi. Risaletin ilk yıllarında Mekkeli müşrikler onun insan olmasını yadırgayıp şöyle dediler: "Bu nasıl peygamber! Yemek yiyor, çarşılarda dolaşıyor. Ona bir melek indirilmeli ve kendisiyle birlikte o melek de uyarıcılık görevi yapmalı değil miydi?"

Müşriklerin bu sözleri Furkan suresinin 7. Ayetinde de geçer. Fakat melek bir peygamber olsaydı, insanlar onun dini rahat yaşadığını öne sürecekler ve ilahi emirlere göre yaşamamaya mazeret ve malzeme yapacaklardı. Nitekim Allah Resulü, her seferinde kendisinin de bir kul olduğunu, hatırlatırdı.

◾ İnsanlara büyük değer veren yolda karşılaştığı kişilere selam verir ve dua ederdi. Kibirlenme, büyüklük göstermezdi. "Ey insanlar! Hepiniz ademdensiniz, adem ise topraktandır. İnsanlar tarağın dişleri gibi birbirine eşittir. Kimsenin diğerine takva dışında üstünlüğü yoktur" diyerek herkesin eşit haklara sahip olduğunu belirtirdi.

◾ Peygamber Efendimiz (SAV), bir hoşgörü abidesiydi. Öyle ki on yıl hizmetinde çalışan Hz. Enes'e (RA) yapılan bir işe "niçin böyle yaptın" veya yapılmayana "niçin yapmadın" demedi.

Enbiya Suresi'nin 107. ayet-i kerimesinde, "alemlere rahmet" olarak tüm evrene; bir rahmet vesilesi olarak gönderildiği belirtilir. Efendimizin (SAV) şefkati ve merhameti de evrenseldi. Yaratılmışlar içinde, Allah Teâlâ'nın isimleriyle anlatılan, sadece O'nun mazhar olduğu bir ayrıcalıktı. Hz. Peygamberin (SAV) özelliklerini bizlere anlatan Rabbimiz, Tevbe Suresi'nin 128. ayetinde şöyle buyurmaktaydı:

"And olsun ki, size içinizden öyle bir peygamber gelmiştir ki, sizin sıkıntıya uğramanız O'na çok ağır gelir, sizlere karşı çok düşkündür. Bütün müminlere de çok şefkatli ve çok merhametlidir."

Ayette geçen Raûf ve Rahîm sıfatı, aynı zamanda Allah Teâlâ'nın esma-i hüsnasıdır ve sadece peygamberimize özgü bu durum, Onun şefkat ve merhametinin en çarpıcı işaretidir.

Âlemlere rahmet: Hz. Muhammed (sav)

◾ Tüm evreni kuşatacak enginlikte şefkat ve merhamet sahibiydi.

"Ben rahmet peygamberiyim. Ben baskıcı değilim. Ben abbar değilim. Ben zorba değilim. Kral ve imparator da değilim. Ben güzel ahlakı tamamlamaya geldim. Ben Allah'ın kulu ve elçisiyim. Beni övgüde aşırı gidip de Hz. İsa'ya söylenen sözü benim hakkımda söylemeyin." (Ahmed b. Hanbel, Müsned, IV, 395)

2024 Fikriyat. Tüm hakları saklıdır.
BİZE ULAŞIN