Arama

Kulluğun ölçütleri nelerdir? Allah'ın kalpteki sırrı...

Niyetsiz amel, ihlassız kul olmaz. Kul için sır olarak belirtilen ihlas, kalbi şirk, riya gibi kötülüklerden temizlemeyi ve insanoğlunu hayırlı amellere yöneltmeyi hedefler. O halde niyetler, yalnızca yaratılanların kalbindedir. İhlas da o gönüle verilen Allah'ın (CC) sırrıdır. Peki, niyet nedir? İhlas ne demektir?

Niyetin esasları: İhlas ve samimiyet

🔹 Niyette ihlas ve samimiyet kavramları oldukça önemlidir. Bunların biri olmaz veya niyet edilen iyilik pratiğe dökülmezse orada manevi eksiklikler doğar.

🔹 İhlas ve samimiyetlerini fiile dönüştüren, en güzel örnekler, Peygamberimizin (SAV) en yakınındakiler yani sahabelerdir. Ebu Amr ed-Dânî, "Kitabu'l-Beyan" adlı eserinde isnadını da kaydederek Hz. Osman, Hz. İbn Mes'ud ve Hz. Ubey'den şunu rivayet etmektedir:

"Resulullah (SAV) onlara Kur'ân-ı Kerim'den on âyet-i kerime öğretirdi. Onlar ise bu âyet-i kerimelerde amel ile ilgili hususları öğrenmedikçe bir başka on âyet-i kerimeye geçmezlerdi. Böylelikle Hz. Peygamber(SAV) bizlere hem Kur'ân-ı Kerim'i ve hem de onunla amel etmeyi birlikte öğretirdi."

Niyetin merkezi: Kalp

🔹 Niyet, kalbin bilinçli olarak "iyiliğe" yönelmesidir. Bir ibadetin Allah (CC) katında sahih olabilmesi için kabul edilen ilk şarttır.

🔹Vav TV'de yayınlanan "Son Davet" programına konuk olan Prof. Dr. Özcan Hıdır ibadet ve niyet ilişkisi hakkında şunları söyledi:

"İbadet aslında bilinçlilik halidir. Yani şuurlu olmaktır. Niyetin amel ile çok yakından ilişkisi vardır. Bütün mezheplerde niyet şarttır. Ama bazılarında sesli söylemek bazılarında gizli söylemek gerekir. İkisi de makbuldür. Netice de ikisi de kalptedir."

🔹 Kalbin yönelmesi ve niyet bu bakımdan önemlidir. Kalp, aklın merkezidir. Sonuç olarak ise niyetin merkezi kalptir.

🔹 İman tanımına bakıldığında aslında iman, kalpte tasdiktir. Bu minvalde Buhari'nin iman hakkında meşhur bir rivayeti bulunur:

"İnnemel amalü binniyyat ve innema likulli emrin ma neva" Muhakkak ameller niyetlere göredir. Herkese ancak niyet ettiği şey vardır.

🔹 Hz. Ömer (RA), Resulullah'ı (SAV) şöyle buyururken duyduğunu söyler:

"Yapılan işler, niyetlere göre değerlenir. Herkes yaptığı işin karşılığını niyetine göre alır. Kimin niyeti Allah'a (SAV) ve Resulüne varmak, onlara hicret etmekse, eline geçecek sevap da Allah'a ve Resulüne (SAV) hicret sevabıdır. Kim de elde edeceği bir dünyalığa veya evleneceği bir kadına kavuşmak için yola çıkmışsa, onun hicreti de hicret ettiği şeye göre değerlenir."

🔹 Ahmed İbni Hanbel, Ebü Davud, Tirmizî, Darekutnî gibi büyük alimler, Hz. Ömer'in (RA) rivayet ettiği bu hadisle İslam'ın üçte birini anlamanın mümkün olduğunu söylemişlerdir.

🔹 Örneğin, bir çay bile güzel niyet ile içilirse, mubah olan amelimiz, fiilimiz ibadet haline dönüşebilir.

↪ Peygamber Efendimizin (SAV) yaptığı işleri örnek alan ve niyetini de işin içine katan herkes sevabını, karşılığını alır.

Niyet kelimesinin kökeni

🔹 Arapça kökenli "niyyet" kelimesini "bir şeyi yapmayı önceden kurma, zihinde tasarlama, yapmayı aklına koyma, yapmaya karar verme" anlamlarına gelir.

🔹 Hıdır, niyet kelimesini şöyle açıkladı:

"Niyet, fiilin kalpte oluşan şekline, bir eşyaya, bir olguya bilgi ve bilinçle yönelimidir."

Dua yerine geçen eylem: Tefekkür

Yolda olmak

🔹 Niyet önemli olduğu kadar, sonucu da önemlidir. Fakat bir Müslüman, yaptığı iyiliklerin karşılığını, sonucunu bekleyerek yapmaz.

🔹 Hıdır, bu konuyla alakalı şu ifadelerde bulundu:

"Zafer değil sefer diye bir söz vardır. Mesele aslında yolda olmaktır. Müslüman sonuca yani zafere odaklanmamak lazım. Esas odağımız niyetlenerek o niyete uygun şekilde ameli ve ihlaslı olmak."

🔹 Niyet, sürecin başlangıcını ifade ettiği gibi devamını ve sonucu da işaret eder. Hıdır, bunu tek bir cümlede özetledi:

"Biz neticede kalplerde olanı teşhis etmek, onları açıp bakmak görevimiz değil. Biz zahire hükmederiz."

2024 Fikriyat. Tüm hakları saklıdır.
BİZE ULAŞIN