Arama

Dua yerine geçen eylem: Tefekkür

İbadetlerin arkasındaki hikmeti anlamak, görmenin ötesine geçmek ancak tefekkür ile mümkündür. Görme ve anlama çabası olarak bilinen tefekkür, düşünmek ve perdenin arkasındaki hakikate odaklanmak demektir. Allah Teala pek çok ayette insanoğlunun düşünmesini ister. İnsan hayatını güzelleştirecek, anlamlandıracak yegane şey Allah'ın (CC) emirleri doğrultusunda, dosdoğru çizgide bir yaşam sürmektir.

◾ Dünya hayatı insanoğlu için bir oyun ve aldatmacadan ibaret olan bir zaman dilimidir. Bu kısıtlı vakti değerli hale getirmek ve Hak Teala'nın uğrunda harcamak ise yapılacak en güzel eylem, kazanılacak en müstesna manadır.

◾ Kulluğumuzu derinleştirmek, ibadetlerdeki hikmeti kavrayabilmek ve daha huzurlu bir ruh hali yakalayabilmek için insanın yolu daima tefekkür mefhumunu idrak etmekten geçer.

(X) Belirli dünya hayatının sonu

Kur'an-ı Kerim ve hadis-i şeriflerde atıfta bulunulan ve gerçekleştirilmesi istenen tefekkür, tüm manayı ve hikmeti anlayacak, arkasındaki hakikati kavrayacak şekilde düşünme çabası içinde olmaktır.

Görülmeyeni görme gayreti içinde olmak gibi bir ıstılahi manaya denk gelen tefekkür eyleminin geçtiği bazı ayet ve hadis-i şerifleri sizler için derledik.

(X) Kulluk bilincinin esası

"Hiç kuşkusuz ilk yaratılışınızı biliyorsunuz; düşünüp ibret alsanıza!"

Vâkıa Suresi 62. Ayet

(X) Vâkıa Suresi 62. Ayeti dinlemek ve mealini okumak için tıklayın

(X) Vâkıa Suresi 62. Ayet Tefsiri

(X) ◾ Müfessirlerin çoğunluğuna göre burada, cehennemliklerin Lokman sûresinin 13. âyetinde en büyük günah olarak nitelenen şirk (Allah'a ortak koşma) üzerindeki inatçı tavırlarından söz edilmektedir. Bu kelimenin "yemini bozma" anlamından hareketle âyet, "Onlar o büyük yeminlerini bozmamakta ısrarcı davranıyorlardı" şeklinde de çevrilebilir; bu takdirde Nahl sûresinin 38. âyetinde belirtildiği üzere müşriklerin, "Allah'ın ölen birini diriltmeyeceğine dair en büyük yeminleri etmeleri"ne atıfta bulunulmuş olur (İbn Atıyye, V, 246; zakkum ağacı hakkında bilgi için bk. Sâffât 37/62-65).

(X) Tefsirin devamını okumak için tıklayın

"Andolsun ki Kur'an'ı düşünülsün diye kolaylaştırdık. Düşünecek yok mu?"

Kamer Suresi 22. Ayet

Kamer Suresi 22. Ayeti dinlemek ve mealini okumak çin tıklayın

Kamer Suresi 22. Ayet Tefsiri

◾ Âd, Hûd peygamberin gönderildiği kavmin adıdır; çok tanrıcı inanca taassupla bağlanma ve tevhid inancına yapılan çağrıya karşı zorba bir tavır sergileme konusunda Kur'an'ın değişik yerlerinde kötü bir örnek olarak anılır (bilgi için bk. A'râf 7/65-72; Hûd 11/50-60). 20. âyette şiddetli rüzgârın sürüklediği insanlardan söz edilirken onların, "sökülmüş hurma kütükleri"ne benzetilmesi Âd kavmi mensuplarının iri yapılı ve uzun kimseler olması ve kafalarının kopup gövdelerinin kütük gibi yuvarlanıp gitmesiyle açıklanmıştır.

Tefsirin devamını okumak için tıklayın

"Kendilerine apaçık bir elçi geldiği, sonra ondan yüz çevirerek, "Bu, kendisine bazı şeyler öğretilmiş bir deli!" dedikleri halde onlar mı bundan ibret alıp akıllarını başlarına toplayacaklar!"

Duhân Suresi 13 - 14. Ayet

Duhân Suresi 13 - 14. Ayeti dinlemek ve mealini okumak için tıklayın

Duhân Suresi 13 - 14. Ayet Tefsiri

◾ Hz. Yûsuf'un kavmine yaptığı gibi bunlara da bir kıtlık vermesini istedi. Duası kabul edildi, kıtlık geldi, yiyecek içecek bir şey kalmadı. İnsanlar derilere ve kemiklere varıncaya kadar ne buldularsa yediler. Açlıktan öylesine zayıfladılar ki sonunda görme bozukluğuna yakalandılar, baktıklarında kendilerini kuşatmış bir duman görüyorlardı. Hz. Peygamber'e başvurarak bu azabın kaldırılması için dua etmesini, artık inandıklarını söylediler. O ise "Azap kalkınca yine eski halinize dönersiniz" buyurdu. Nitekim duası üzerine azap kaldırıldı, onlar da derhal eski inkârcılıklarına döndüler.

Tefsirin devamını okumak için tıklayın

2024 Fikriyat. Tüm hakları saklıdır.
BİZE ULAŞIN