Arama

Filistin'in tarihini değiştiren mektup: Balfour Deklarasyonu

Arthur Balfour'un 1917'de siyonizmin ünlü hamisi Lord Rothschild'e gönderdiği mektubun, Yahudilerin Filistin toprakları üzerinde bir İsrail devleti kurma hayalini gerçekleştirmeleri için atılan en önemli adımlardan biri olduğunu biliyor muydunuz? Sizler için, bazılarına göre 'övünç' ve 'zafer' olarak görülen ancak dünya durdukça 'bir utanç belgesi' olarak kalmaya devam edecek Balfour Deklarasyonu hakkında bilinmeyenleri derledik.

  • 4
  • 17
TARİHİN UTANÇ BELGESİ
TARİHİN UTANÇ BELGESİ

Zira 1896'dan sonra siyonistlerin ve onlara müzahir olanların faaliyetleri ve nihai hedefleri Avrupa basınının gündemdeydi. Bugünden tarihe doğru bakıldığında, 'Balfour Deklarasyonu' diye isimlendirilen bu mektup, bazıları için övünç ve zafer olarak görülse de tarihin utanç belgesi olarak kalacak.

  • 5
  • 17
SOYKIRIMA ZEMİN HAZIRLAYAN MEKTUBUN ASLI
SOYKIRIMA ZEMİN HAZIRLAYAN MEKTUBUN ASLI

Dışişleri Bakanlığı,
2 Kasım 1917

Kıymetli Lord Rothschild,

Majesteleri'nin Hükümeti adına, size Kabine'ye sunulup tasdiklenen, Yahudi Siyonist isteklerine yönelik aşağıdaki niyet deklarasyonunu iletmekten memnunum:

"Majesteleri'nin Hükümeti, Filistin'de Yahudi halkına ulusal bir yurt kurulmasını olumlu görmektedir ve bu amaca ulaşılması için elinden gelen gayreti gösterecektir. Filistin'de halen mevcut Yahudi olmayan halkların toplumsal ve dini haklarına ya da diğer ülkelerdeki Yahudilerin hak veya politik statülerine zarar verecek hiçbir şeyin yapılmayacağı açıkça anlaşılmalıdır. Siyonist Federasyonu da bu deklarasyondan haberdar ederseniz memnuniyet duyarım.''

Arthur James Balfour

  • 6
  • 17
ULUSLARARASI KOMPLO
ULUSLARARASI KOMPLO

Balfour'un, bu mektubu daha sonra İtalya, Fransa ve ABD'nin de desteğini almıştı. Batı Şeria'nın Ramallah kentinde çıkan El-Eyyam Gazetesi yazarlarından Talal Avkel, bu süreçte planlananların "uluslararası bir komplo" olduğunu ve ortaya çıkardığı sıkıntıların hala Filistin halkını derinden etkilediğini ifade etti. Avkel, "Filistin halkı, içeride veya dışarıda katliam, ırkçılık, baskı, zulüm, sürgün, esaret ve açlık gibi çeşitli ihlallere maruz bırakıldı." dedi. Mektubun yayımlandığı 2 Kasım 1917 tarihinden bir hafta sonra basınla paylaşılan Balfour Deklarasyonu'na, savaş sonunda Osmanlı Devleti'nin imzaladığı Sevr Anlaşması'nda yer verildi. Milletler Cemiyeti'nde 1922 yılında kabul edilen Filistin topraklarındaki İngiliz manda yönetiminin temelini de bu deklarasyon oluşturdu.

  • 7
  • 17
EN HİLEKAR VAAT
EN HİLEKAR VAAT

Gazze'deki İslam Üniversitesi Tarih Bölümü öğretim üyesi Gassan Vişah, "en hilekar vaat" niteliğindeki Balfour Deklarasyonu'nun Filistinlilerin hayatını alt üst ettiğini belirtti. Vişah, şöyle devam etti: "İngiltere, Filistin topraklarında bir Yahudi devleti kurmak ve İsrail'in buradaki varlığını güçlendirmek için yayımlanan deklarasyondan sonra Filistin halkını hayatın tüm alanlarında zayıf bıraktı, geçim kaynaklarına el koydu ve hayatlarını mahvetti."

  • 8
  • 17
İNGİLTERE'NİN EN BÜYÜK BAŞARISIZIĞI
İNGİLTERE’NİN EN BÜYÜK BAŞARISIZIĞI

Filistin muhtemelen tüm İngiliz İmparatorluğu tarihinin en büyük başarısızlığıdır. Filistinli tarihçi Velid Halidî İngiltere'nin Filistin'deki serencamını "İngiliz sömürge tarihinin en pespaye yönetimi" olarak nitelendirdi.

İngilizler 14 Mayıs 1948 geceyarısı ülkeyi terk ettikleri zaman, bir gazeteci Baş Müsteşar Sör Henry Gurney'e İngilizler Kudüs'ten çekildikten sonra hükümete ve onun dairelerine ne olacağını sorduğunda "anahtarları paspasın altına koyabilirim" yanıtını almış, ve nitekim müsteşar bu anahtarları BM Komisyonu'nun kapı eşiğine bırakmıştı.

30 senenin sonunda, İngilizler kabul edilebilir bir yerli yönetim kurmakta oldukça başarısız olmuşlardı. Tek yapabildikleri şey bu vatanı tahliye etmek ve kaderini belirleme işini iç savaşa bırakmak olmuştu.

2024 Fikriyat. Tüm hakları saklıdır.
BİZE ULAŞIN