Faruk Nafiz Çamlıbel Şiirleri ve Edebi Kişiliği
Türk edebiyatının usta isimlerinden Faruk Nafiz Çamlıbel, şairliğinin yanı sıra öğrencilerle diyalogu çok iyi olan bir edebiyat öğretmeniydi. "Milli Edebiyat" akımının etkisinde kalarak topluma yönelik eserler verdi. Halkı yakından tanımak için Anadolu'ya yöneldi. Bu durum eserlerinde ve bakış açısında değişmelere sebep oldu. Anadolu'daki insanlara romantik gözlerle değil, çektikleri sıkıntı ve acıların farkında olarak yaklaştı. Beş Hececiler'in en genci ve en tanınanı olan Çamlıbel'in edebi hayatının ilk döneminde bireysel ve aşk temaları, ikinci döneminde ise toplumsal temaları işledi. Sizler için Faruk Nafiz Çamlıbel'in hayatı hakkında bilgiler derledik.
Önceki Resimler için Tıklayınız
"Hatta bana insanlara nispetle yakındır
Bahçemde ölen kuş"
Faruk Nafiz Çamlıbel, Gurbet
◾ Şiire çok genç yaşta başlayan Faruk Nafiz'in 1913-1917 yılları arasında Servet-i Fünûn'da neşredilen ilk şiirleri, gerek muhteva gerekse üslûp ve kelime kadrosu bakımından Servet-i Fünûn ve Fecr-i Âtî şiirinin özelliklerini taşımaktadır.
◾ Şiirlerinin konusu ferdî aşk ve ıstıraplardır.
Fecr-i Ati şiirinin özellikleri:
◾Aruz ölçüsüyle aşk ve doğa konulu şiirler yazılmıştır.
◾Serbest müstezat kullanılmıştır.
◾Arapça ve Farsça'nın etkisinde ağır bir dil söz konusudur.
◾Sanatçılar, Fransız sembolizmiyle daha sıkı bağlar kurmuşlardır.
◾Şiirde konudan çok söyleyiş önemlidir.
◾Gerçek şiir herkesin kendisine göre yorumlayabileceği şiirdir.
◾Şiiri duyulmak için yazılan sözden çok musikiye yakın bir türdür.
◾Bu dönem şiirleri "sanat için sanat" anlayışıyla yazılmıştır.
Servet-i Fünûn şiirinin özellikleri:
◾ Tabiat, aşk, günlük hayatta yer alan basit olaylar ve küçük nesneler, aile hayatı ve merhamet gibi konular işlenmiştir.
◾ Şiirde konu ve biçim yönünden büyük yenilikler yapılmıştır.
◾ Heceyle denemeler olmakla birlikte ağırlıklı olarak aruz vezni kullanılmıştır.
◾ Sanat sanat içindir anlayışına uygun bireysel şiirler yazılmıştır.
◾ Kulak için kafiye anlayışı benimsenmiştir.
◾ Şiirde musikiye, şekil kusursuzluğuna önem verilmiştir.
◾ Süslü, sanatlı bir dil vardır.
◾ Şiirde sembolizm ve parnasizmin etkisi vardır.
Derinden derine ırmaklar ağlar,
Uzaktan uzağa çoban çeşmesi,
Ey suyun sesinden anlıyan bağlar,
Ne söyler şu dağa çoban çeşmesi.
Faruk Nafiz Çamlıbel, Çoban Çeşmesi
◾ Faruk Nafiz'in sanat hayatında 1922'den sonra yeni bir dönem başlar.
◾ Bu tarihten itibaren Anadolu gerçeğini bizzat gören ve yaşayan şair artık bütünüyle cemiyete yönelir.
◾ Bu yeni sanat anlayışı ile yazdığı şiirler hece vezniyledir ve doğrudan doğruya o devirde hızlanan sade Türkçecilik cereyanına bağlıdır.
Yalnız senin gezdiğin bahçede açmaz çiçek,
Bizim diyarımızda bin bir baharı saklar!
Kolumuzdan tutarak sen istersen bizi çek
İncinir düz caddede dağda gezen ayaklar
Faruk Nafiz Çamlıbel, Sanat
◾ Faruk Nafiz aruzla yazdığı şiirlerde Yahya Kemal'i üstad kabul eder ve onun açtığı yoldan yürür.
Yahya Kemal kimdir? Yahya Kemal'in şarkılara dönüşen şiirleri...
◾ Daha sonra hece ile yazdığı şiirlerde aruzda sağladığı âhengi hecede de kurmaya çalışır ve bunda da büyük ölçüde başarılı olur.
◾ Aynı yıllarda kendisi gibi hece vezniyle yazan Enis Behiç, Yusuf Ziya, Halit Fahri ve Orhan Seyfi ile birlikte "Beş Hececiler" adı verilen grup içerisinde mütalaa edilir.
📌Beş Hececiler kimdir?
◾ II. Meşrutiyet'ten sonra şiirlerini hece vezniyle yazan beş şairin Türk edebiyatındaki genel adıdır. Grubu oluşturan beş şair; Orhan Seyfi Orhon, Enis Behiç Koryürek, Halit Fahri Ozansoy, Yusuf Ziya Ortaç ve Faruk Nafiz Çamlıbel'dir.
Elimi beş yerinden dağladı beş parmağın,
Bağrımda da yanmadık bir yer bırakmadan git.
Bir yarın göçtüğünü, çöktüğünü bir dağın
Görmemek istiyorsan ardına bakmadan git!
Faruk Nafiz Çamlıbel, Allahaısmarladık
◾ Akbaba (1934), Karikatür (1936), Mizah (1946) dergilerinde 800'den fazla mizahî şiiri yayımlanan Faruk Nafiz'in bir de mizah yazarlığı cephesi vardır. Çamlıbel, Çamdeviren, Çamlıviran, Deli Ozan, Akıllı Ozan gibi takma adlarla yazdığı bu şiirlerde daha çok memleket meselelerini, siyasî çekişmeleri ve dil konularını işlemiştir.
Sonsuzluğun sırrına ererek biz denizde
Sonsuzluğu yaşatmak istedik sevgimizde,
Saçımız ağarmadan toprak olunca biz de
Gezecek maceramız dillerde masal gibi.
Faruk Nafiz Çamlıbel, Suyun Üstünde Mısralar
◾ Şair ömrünün son yıllarını Arnavutköy'deki evinde geçirdi. Bir vapur seyahati sırasında Fethiye civarında 8 Kasım 1973'te vefat etti. Vefat ettiğinde şairin eşyaları arasında kaleme aldığı şu dizer yer alır:
Sarıyor ruhumu körfez gibi munis yüzler
Daha müşfik çıkıyor karşıma gurbette vatan
Gözüm ayrılsa da gönlüm kalıyor Fethiye'de
Birleştirir elbet bizi bir gün Yaratan.