Modernite eleştirileriyle tanınan bir felsefe fakihi: Taha Abdurrahman
İslami felsefenin önde gelen isimlerinden Prof. Dr. Taha Abdurrahman, dünyada "ahlak filozofu", "mutasavvıf filozof" ve "felsefe fakihi" gibi isimlerle tanınan önemli bir âlim ve mütefekkir. Batı felsefesine "ahlaktan sapma" eleştirisi getiren, pek çok bilimsel ödülün sahibi olan Taha Abdurrahman, 2020 Necip Fazıl Ödülleri'ne layık görüldü. Modernite eleştirileri ile ön plana çıkan Abdurrahman, İslami esaslar üzerine inşa edilmiş bir felsefe kurmayı amaçladı; İslam dünyasında karşılaşılan entelektüel ve yapısal sorunların temelinde Batı modernizmine yönelik taklitçiliğin olduğunu savundu.
Taha Abdurrahman, "İslam düşüncesinin ihyasına yönelik yüksek felsefi çabası, disiplinler arası yaklaşımın yanı sıra geleneksel birikimi dikkate alan kuşatıcı yöntemi" dolayısıyla Necip Fazıl Uluslararası Kültür Sanat Ödülü'ne layık görüldü.
İslami esaslar üzerine bina edilmiş bir felsefe kurmayı amaç edinen Abdurrahman, kaleme aldığı eserlerde İslam âleminin karşılaştığı entelektüel ve yapısal sorunların temelinde yatan taklitçi modernliğe dikkati çekiyor.
Küçük yaşlardan itibaren ilimle dolu bir çocukluk geçiren Abdurrahman'ın babası hafızlık eğitimi veren bir öğretmendi.
Abdurrahman da onun yanında yetişiyordu ancak Fransız sömürgeciler tarafından bu eğitim yasaklanınca Cedide kentindeki El-Ayan ilkokuluna devam etti. Buna rağmen babası kendisine evde Kur'an ve fıkıh eğitimi vermeyi sürdürdü.
Dil felsefesi konulu doktorasını da aynı üniversitede tamamladı.
Ülkesine dönerek 1970'li yıllardan itibaren Rabat Beşinci Muhammed Üniversitesi'nde mantık ve dil felsefesi dersleri okutan Abdurrahman bir yandan da 1985'de mantık konulu ikinci doktorasını yaptı.
Batı zihninin Arap muadillerinden üstünlüğünün nedenlerini araştırmanın gençlerin görevi olduğunu düşünmesi sonucu gerçekleşti. Faslı düşünür 70'li yıllarda "akıntıya karşı kürek çekmeyi" tercih etti.
Yöntem olarak ahlak tezine dayanarak, batı felsefesine ahlaktan sapma eleştirisi getirdi. İslami usul üzerine kurulu, kavramları İslam ilim ve kültür mirasından alınan yeni bir felsefe inşa etme çağrısında bulundu.
Abdurrahman felsefeyle tanıştıktan sonra bazı sorulara manevi cevaplar aramaya başladı.
Bu da onu Kadiriye el-Budişişeyye (ülkedeki en büyük Sufi tarikatı) Zaviyesi'ne yöneltti. Bu nedenle "sufi filozof" lakabıyla anılır oldu.
Teoman Duralı'nın Felsefe Bilimin Odağında Metafizik kitabından 25 alıntı 📕