Arama

Kevser Suresi ve "venhar" emrinin tefsiri

Kur’an-ı Kerim’in en kısa suresi olan Kevser Suresi’nde Hz. Peygamber'e (sav) hitaben tüm Müslümanlara kendilerine verilen bunca nimete karşı önce namaz kılmaları ve sonra “nehera” yapmaları emredilmiştir. “Nehera” fiilinin yaygın manası kurban kesmek olarak bilinse de ayetin nüzul dönemi, ortam şartları ve genel anlam bütünlüğü göz önünde bulundurulduğunda namaz emrinden hemen sonra kurban kesmenin emredilmesi pek de makul görünmemektedir.

Kevser Suresi ve venhar emrinin tefsiri
Yayınlanma Tarihi: 11.1.2021 16:56:58 Güncelleme Tarihi: 11.01.2021 17:10

📌 KEVSER SURESİ HAKKINDA GENEL BİLGİ

Mekke döneminde Âdiyât Sûresi'nden sonra nâzil olmuştur. Medine'de indiğini söyleyen alimler varsa da sûrenin muhtevası ve üslûbu bu ihtimalin zayıf olduğunu gösterir. Sure adını ilk âyette geçen kevser kelimesinden almıştır. Nahr Sûresi adıyla da bilinir. Üç âyetten ibaret olup Kur'an-ı Kerim'in en kısa sûresidir.[1]

Kevser Sûresi'nin ilk âyeti, Hz. Peygamber'e kevser verildiğini ifade etmektedir. Kevser kelimesi sözlükte sıfat olarak "çok, pek çok" isim olarak da "iyilik ve hayır" anlamına gelir. Tefsir kitaplarında Hz. Peygamber'e (sav) bahşedildiği belirtilen kevserin ne olduğu konusunda geniş açıklamalar vardır.

Sûrenin 2. âyetinde Rab için namaz kılınıp "nahr" yapılması emredilmektedir. Müfessirler, buradaki namazın farz namazlar yahut kurban bayramı namazı veya genel anlamda namaz olduğunu ifade etmektedirler. Sözlükte "göğüs hizasına getirmek, boğazlamak; göğsün boyun tarafına gelen boğaz çukuru" anlamına gelen nahrın da kurban kesmek, namazda elleri bağlamak veya namaza başlarken elleri kaldırıp tekbir getirmek olabileceğini belirtmişlerdir.

3. âyet, asıl soyu kesik olanın Peygamber'e kin besleyip ona dil uzatan kimse olduğunu belirtir.

📌 "NEHERA" KELİMESİNİN MUHTEMEL ANLAMLARI

➡ İslam alimleri nehera kelimesinin muhtemel anlamları farklı sözlük ve tefsir kitaplarında şu şekilde sıralamışlardır:

➡ Bedenini dosdoğru kıbleye dönmek, dimdik durmak, sağ eli sol elin üstüne koymak, kurban kesmek, eli göğsün üzerine koymak, sağa sola dönmeksizin dümdüz kıbleye yönelmek, kalkmak ve kıbleye yönelmek, kıbleye yüzün göğüs ile birleştiği bölge ile dönmek, namaz kılarken eli göğsün üzerine koymak, kıbleye karşı bedenin ön yüzü ile yönelmek, nefsin istediklerini görmezden gelmek, şehvetin arzularını yerine getirmemek, nefse itaat etmemek, gündüzün ilk vaktini değerlendirmek ve namazı ilk vaktinde kılmak.

📌 "NEHARA" FİİLİ İLE ALAKALI MÜFESSİR GÖRÜŞLERİ

➡ İslam müfesirlerinin görüşlerine göre "nehera" fiilinin beş ayrı ıstılah anlamı vardır:

  1. Adak yada kurban kesmek.
  2. Kan akıtmak
  3. Namaz esnasında sağ eli sol elin üstüne getirerek göğsün üstüne koymak.
  4. Tekbir sırasında elleri kaldırmak.
  5. Namaz kılmak isteyince tüm bedeni ile kıbleye yönelmek.

➡ Kadim ulemanın görüşleri doğrultusunda "venhar" fiili halk arasında bilindik kurban kesmenin dışında çok daha genel bir anlam taşıdığını görmekteyiz. Söz konusu fiil aslında vücudda kurbanın kesildiği boğaz bölgesinden türemiştir. Öyleyse Kevser Suresi'nin 3. Ayetinde yer almakta olan namaz kıl emrinden hemen sonra gelen "venhar" fiilinin anlamı kurban kesmekten ziyade namaz kılma fiilini teyit edici bir anlamda kullanılmıştır.

Başka bir deyimle "venhar" emri namaza niyetlendiğimiz zaman boğazımızla yani vücudun tamamıyla kıbleye yönelmek anlamına gelmektedir. Zira boğazın bir yöne vücudun başka yöne dönmesi mümkün değildir.

➡ Namaz kılmanın hicretten önce ve Mekke'de, kurban kesmenin hicretten çok sonra Medine'de farz kılındığı oldukça nettir. Surenin genel özelliklerinde belirtmiş olduğumuz üzere Kevser suresinin Mekke'de indirildiği kabul edilmektedir. Surenin dilsel özellikleri ve kısalığını göz önünde bulundurduğumuzda da Mekki olduğu görüşü daha ağır basmaktadır.

➡ Mekke'deki Müslümanların geneli köle veya maddi imkanları pek yeterli olmayan sahabilerden mütekevvindi. Bu sebeple henüz İslam'ın ilk devirlerinde zorluklar ve baskılar altında yaşamakta olan Müslümanların kurban gibi ekonomik imkanlarla uygulanabilecek bir ibadetin farz kılınması pek makul görünmemektedir. Surenin Mekki olması, Mekke'deki Müslümanların ilk dönemlerde Allah yolunda kan akıtabilecek bir durumda olmamaları ve kurban ibadetinin Medine'de farz kılındığının bilinmesi "venhar" emrinin kurban kesmenin haricinde namaz ile alakalı ve namaz emrini teyit edici başka bir anlamının olduğu görüşünü kuvvetlendirmektedir.

➡ İki ayrı emrin Müslümanlar üzerine farz olunması arasında ki zamansal farkı dikkate aldığımızda söz konusu ayette namaz kıl emrinden hemen sonra kurban kes emrinin yer alması pekde mantıklı durmamaktadır. Dolayısıyla "nehera" fiili kurban kesmekten ziyade namaz kılmak için kıbleye yönelme, kıyam sırasında dimdik durma ve elleri göğsün üzerinde bağlama anlamına gelmektedir.

➡ Diğer bir açıdan Hanefi mezhebine göre kurban kesmek farz değil vacip kabul edilmektedir. Kelimenin delaleti tam açık olmadığı için, İmam-ı Azam bu emri vacip olarak değerlendirmiştir.

➡ Şunu da belirtmek gerekir ki bu yazıdaki amaç kurban kesmek gibi bütün semavi dinlerde var olan bu büyük ibadeti temelsizleştirmek ve önemsizleştirmek değildir. Bilakis Kurani kavramları anlamak ve hükümleri yerli yerine oturtmak emirlerin uygulanabilirliği açısından hayati öneme sahip olduğu ve ğalat-ı meşhur olduğu için "venhar" fiilinin anlamı irdelenmiştir.

Sonuç olarak daha küçük yaşlardan itibaren Arapçasını ve mealini ezberlediğimiz ve her gün namazlarımızda çok kez okuduğumuz Kevser suresinin ikinci ayetindeki ikinci emir olan "venhar" emri kurban kesmek değil, namazı dosdoğru kılmak anlamına gelmektedir.

Vallah-u A'lem…

FİKRİYAT
SÜMEYYE ALI JABER


[1] İlyas Üzüm, "Kevser Suresi", DİA, c: 25, s: 345-346.

2024 Fikriyat. Tüm hakları saklıdır.
BİZE ULAŞIN