Zarafetin ve cesaretin simgesi Karabağ Atları
Azerbaycan'ın simgesi; zarafetin ve cesaretin göstergesi Karabağ Atları. Bu tür geçmişten günümüze özenle korunmuş ve yetiştirilmiş bir kültürel değer adeta.Tarihte; Türkler için at, bir hayvan olmaktan çok daha fazlası olmuştur, Karabağ atları da adından sıkça söz ettiren bir cins. Dünyaca tanınan bu atların en belirgin özelliği altın sarısı olması. Bu özelliği sayesinde diğer atlardan kolayca ayırt edilebiliyor. İşte, kardeş devletin eşsiz atları...
🔹 Tarihte; Türkler için at, bir hayvan olmaktan çok daha fazlası olmuştu. Bir savaş meydanından başka bir savaş meydanına akın ederken, yurt değiştirirken hatta öldükten sonra bile sahiplerinden ayrı tutulmamıştı atlar...
🔹 Savaşçı bir millet olan Türkler, doğdukları günden öldükleri güne kadar bağımsızlıkları mücadele etmiş, ve canlarını feda etmişler. İşte,doğdukları günden öldüklerine güne kadar yanlarında daima, kadim dostları atlar olmuştur.
🔹 Türklerin kanadı atların, etinden ve sütünden faydalanıldığı gibi gerektiğinde de hediye de edilmiştir. Bilhassa altı çizilmesi gereken bir husus ise atların oyun ve şenliklerde Türk sporunun gelişmesi adına büyük katkılar sağlamasıdır.
🔹 Hatta Türklerin ehlileştirdiği atlar, geleneksel oyunlarımız olan cirit ve çevgenin başkahramanı olarak tarihte yerlerini almıştır.
🔹 Türkler için atın önemi hakikaten çok başka. Zamanında günlük yaşamda etkin bir rol oynayan bu hayvanlar, kültürün en önemli ögesi olan sözlü edebiyatın da temelini oluşturmuşlardır.
🔹 Özellikle Türk atları, başka milletlerin; mitlerine, efsanelerine, destanlarına, masallarına ve atasözlerine de konu olmuştur.
🔹 Dünyadaki en uzun destanlardan biri olan Kırgız Türklerinin Manas Destanı'nda Tulpar'ın "rüzgârdan bile daha hızlı" olduğu ifade edilmiştir. Bu ünlü destanda, 200'den fazla at ismi geçer, bu da Türklerin bir kere de daha atlara verdikleri ehemmiyeti göstermekte.
🔹 Gelelim, ismi dünyada oldukça ünlenmiş türe, Azerbaycan'ın gözdesi Karabağ atlarına...
🔹 Karabağ atlarının; çevik hareketleri, az yeme karşın oldukça dayanıklı olmaları, harp meydanlarındaki gösterdikleri üstün performans onları aranan bir tür yapmış.
🔹 18. yüzyılda han saraylarında özenle yetiştirilmesi bu türü, her anlamda özel kılmış.
Azeri değil, Azerbaycan Türk'ü