Arama

Türkiye’nin önde gelen inanç merkezleri

Türkiye'nin inançların beşiği olduğu gerçeği arkeolojik kazılar ve bilimsel araştırmalarla her geçen gün daha da güçleniyor. Atalarımızın henüz sığınacakları konutları dahi yapmadan önce dini yapılar inşa ettiklerini ortaya çıkaran ve böylece şimdiye kadar tarih sayfalarında yer eden bilgilerin bir kez daha gözden geçirilmesine neden olan Göbeklitepe, yakın tarihli bu keşiflerin en çarpıcısı. Türkiye'nin hemen her noktasında farklı dinlere ait kutsal mekanları görmek mümkün. Sizler için Türkiye'nin farklı noktalarında yer alan inanç merkezlerini derledik.

Kültür ve Turizm Bakanlığı, Türkiye'deki inanç merkezleri ile ilgili detaylı bilgileri "İnanç Ana Yurdu Türkiye" kitapçığında bir araya getirdi. 18 inanç merkezinin tanıtıldığı kitapçıkta, Göbeklitepe'nin "Dünyanın ilk tapınağı", "Hz. Nuh'un Gemisinin sığınağı", "Peygamberler diyarı Şanlıurfa", "Tarihteki ilk kilise Aziz Petrus Kilisesi", "Kapadokya İlk Hıristiyanların izleri", "Mevlana Türbesi" ve "İstanbul kutsal emanetlerin muhafızı", "Habib-i Neccar Camisi Anadolu'nun En Eski Camilerinden" başlıklarıyla anlatıldı.

"Tarsus Aziz Paul'un Doğum Yeri", "Demre ve Patara Noel Baba'nın Yaşadığı Topraklar", "Selçuk, İzmir, Bergama, Akhisar, Salihli, Alaşehir Goncalı 7 Kiliseler", "Efes Hıristiyanlığın Dünyaya Yayıldığı Yer", "Deyrulzafaran Manastırı Süryanilerin Kutsal Tapınağı", "Sümela Manastırı Bulutlara Gizlenen Mabet", "Akdamar Kilisesi Van Gölündeki Hazine", "Hacı Bayram-ı Veli Camii Ankara'nın Manevi Mirası", "Hacı Bektaş Veli Külliyesi Hoşgörünün Merkezi" de kitapçıkta tanıtılan diğer merkezler arasında yer aldı.

Türkiye'nin kültürel zenginliğinin nedenlerinden biri, Anadolu'da hayat bulan uygarlıkların farklı inançları benimsemesi.

Bu toprakların tarihinde yer eden her medeniyetin farklı inançlara saygı ve anlayış göstermesi sayesinde kutsal yerlerin yaşatılarak korunması mümkün olmuştur.

İlk Hıristiyanlar zulümden kaçarak Anadolu topraklarına sığınmışlar ve ilk kiliselerini burada kurmuşlardı.

Selçuklu ve uzun yıllar tüm İslam dünyasının koruyuculuğu misyonunu üstlenen Osmanlı İmparatorluğu, yönetimi altındaki her dinin mensuplarına imtiyazlar tanımış ve ibadetlerin özgürce gerçekleştirilmesini güvence altına almıştı.

Günümüzde Türkiye halkının büyük bölümü Müslüman olmakla birlikte farklı din mensuplarının ibadetlerini rahatça gerçekleştirdiğinin görülebilmesi, dinler arası kardeşliğin hala geçerli olduğunu göstermektedir. Türk halkının bu hoşgörüsünün kaynağı henüz 13. yüzyıl gibi erken tarihlerde Mevlana, Hacı Bektaş Veli, Yunus Emre gibi din büyüğü ve düşünürlerin sözlerinde karşımıza çıkıyor.

2024 Fikriyat. Tüm hakları saklıdır.
BİZE ULAŞIN