Yağmur duası nasıl yapılır? Peygamber Efendimizin yağmur duası...
Allah'ın, insanoğluna bahşettiği en kıymetli nimetlerden biri sudur. Kur'an-ı Kerim'in Enbiya suresinde geçen ifadeyle, "canlı olan her varlık sudan yaratılmıştır". Yüce Yaradan'ın rahmeti olan yağmur, hayatın kaynağıdır. Alınan tüm tedbirlerin yanında su ve yağmura ihtiyaç duyulan kuraklık dönemlerinde Müslümanlar topluca dua eder. Peki, Peygamber Efendimiz yağmur duasını nasıl yapardı? Yağmur duasından önce neler yapılır? Yağmur duası nasıl yapılır? Kur'an-ı Kerim'de geçen yağmur duası...
Önceki Resimler için Tıklayınız
Sonra sözlerine şöyle devam etti: "Hamd, yalnız âlemlerin rabbi Allah'a mahsustur. O, Rahmân ve Rahîmdir. Din gününün sahibidir. Allah'tan başka hiçbir ilâh yoktur. O, dilediğini yapar. Ey Allah'ım, Senden başka ilâh yoktur. Sen zenginsin, biz fakiriz. Üzerimize yağmur ve bereket indir. İndirdiğini bize kuvvet ve bir vakte ulaştıracak azık kıl".
Rasulullah sonra koltuklarının beyazlığı görününceye kadar ellerini kaldırdı. Akabinde de sırtını insanlara döndü, elbisesini (cübbesini) ters çevirdi. Ellerini kaldırmış haldeydi. Sonra insanlara doğru döndü ve minberden inerek iki rekât namaz kıldırdı. Namazın ardından Allah bir bulut meydana getirdi, sonra gök gürledi ve şimşek çaktı. Hemen akabinde de Allah'ın izniyle yağmur yağdı. Peygamber (sav) her taraftan seller akıncaya kadar mescidine gelmedi"
(Ebû Davud, İstiskâ 3)
İslam'dan önce Peygamber Efendimizin çocukluk yıllarında dedesiyle yağmur duasına çıktığı bilinir.
📌Kıtlık ve kuraklığın yaşandığı yıllarda, insanlar büyük sıkıntılar içerisindeydi. Mekkeliler yağmur duası için Ebû Kubeys dağına çıktılar. Peygamber Efendimizin dedesi Abdülmuttalib, o zaman yedi yaşında olan Allah Resulü'nü omuzlarına alarak dağın tepesine çıktı.
📌 Burada Resulullah ile beraber dua ettiler. İnsanlar daha bulundukları yerden ayrılmadan gök yarılırcasına yağmur yağmaya başladı.
📌 Kur'an-ı Kerim'de de yağmur duasından bahsedilir. Hz. Musa'nın kavminin kendisinden su istemesinden, Hz. Hûd ve Nûh'un kavimlerine üzerlerine bol yağmur göndermesi için Allah'a dua etmelerini öğütledikleri anlatılır.
"İsrâiloğulları'nı nesillere göre on iki topluluğa ayırdık. Halkı kendisinden su istediğinde Mûsâ'ya, "Asânı taşa vur!" diye vahyettik. Taştan on iki göze fışkırdı. Her kabile içeceği yeri belledi. Üzerlerine de buluttan gölgelik yaptık; onlara kudret helvasıyla bıldırcın eti indirdik. "Size verdiğimiz rızıkların temizlerinden yiyin" (dedik). Onlar (nankörlükleriyle) bize değil fakat kendilerine kötülük ediyorlardı."
(A'râf suresi, 160. ayet)
"Mûsâ kavmi için su istemiş, biz de ona, "Asânı taşa vur!" demiştik. Bunun üzerine taştan on iki göze fışkırdı. Her topluluk kendi içeceği yeri bildi. "Allah'ın rızkından yiyin için; yeryüzünde fitne fesat çıkarmayın" (dedik)."
(Bakara suresi, 60. ayet)
Fikriyat Kur'an-ı Kerim uygulamasından sureleri okumak ve dinlemek için tıklayın
📌 Hz. Hûd Allah'ın birliği inancını tebliğ ettikten sonra, işledikleri günah ve putperestlikleri sebebiyle kavmini Allah'tan bağış dilemeye ve tövbe edip O'na yönelmeye davet etti. Böyle yaptıkları takdirde Allah'ın, üzerlerine bolca yağmur yağdıracağını ve kuvvetlerine kuvvet katacağını haber verdi:
"Ey kavmim! Rabbinizden bağışlanmayı dileyin, sonra O'na tövbe edin ki üzerinize bolca yağmur göndersin ve kuvvetinize kuvvet katsın; sakın günahkârlar olup Allah'tan yüz çevirmeyin!"
(Hûd suresi - 52. ayet)
📌Hz. Nuh da kavmine şöyle seslenir:
"Dedim ki: "Rabbinizden bağışlanmanızı dileyin; O, çok bağışlayıcıdır. (Dileyin ki) üzerinize gökten bol bol yağmur indirsin. Mallar ve oğullar vererek sizi desteklesin, size bahçeler versin ve sizin için ırmaklar akıtsın."
(Nûh suresi, 10-12. ayetler)
📌 Abdullah bin Kinâne'nin oğlu Hişâm bin İshâk'ın naklettiğine göre, babası şöyle demiştir: "Medine valisi Velîd bin Ukbe beni, Resûlullah'n (sav) yağmur duası hakkında bilgi edinmem için İbn Abbâs'a göndermişti. Ona gittim, bana şunları anlattı: Resûlullah (sav) gösterişsiz kıyafetler içinde, mütevazı ve yalvarır bir tavırla yağmur duasına çıktı. Namaz kılınan geniş alana geldi. Sizin yaptığınız bu hutbe gibi hutbe irad etmedi. Ancak aralık vermeksizin dua, yakarış ve tekbire devam etti. Sonra bayramda kıldırdığı gibi iki rekât namaz kıldırdı."
(Tirmizî, Cum'a, 43; Nesâî, İstiskâ, 3)
📌 Enes (ra) şöyle anlatıyor: "Kuraklık baş gösterdiğinde Ömer (ra) Abbas bin Abdülmuttalib'i vesile edinerek istiska yapar ve şöyle derdi: "Allah'ım biz önceleri Peygamberimizi vesile edinerek senden yağmur yağdırmanı diliyorduk, sen de bize yağmur gönderiyordun. Şimdi de Peygamberimizin amcasını vesile edinerek senden bunu diliyoruz, bize yağmur yağdır" Böylece yağmura kavuşuyorlardı.
(Buhârî, İstiska, 3)
Fikriyat podcastlerden aşr-ı şerifleri dinlemek için tıklayın