Yağmur duası nasıl yapılır? Peygamber Efendimizin yağmur duası...
Allah'ın, insanoğluna bahşettiği en kıymetli nimetlerden biri sudur. Kur'an-ı Kerim'in Enbiya suresinde geçen ifadeyle, "canlı olan her varlık sudan yaratılmıştır". Yüce Yaradan'ın rahmeti olan yağmur, hayatın kaynağıdır. Alınan tüm tedbirlerin yanında su ve yağmura ihtiyaç duyulan kuraklık dönemlerinde Müslümanlar topluca dua eder. Peki, Peygamber Efendimiz yağmur duasını nasıl yapardı? Yağmur duasından önce neler yapılır? Yağmur duası nasıl yapılır? Kur'an-ı Kerim'de geçen yağmur duası...
"Biz gökten uygun bir ölçüde su indirir ve onu yeryüzünde tutarız. Kuşkusuz bizim onu tamamen gidermeye de gücümüz yeter."
(Mü'minûn suresi, 18. ayet)
📌 Su, insanoğlunun hayatının kaynağıdır. Kur'ân-ı Kerîm'de Enbiya suresinde geçen ifadeyle, "canlı olan her varlık sudan yaratılmıştır".
📌 Allah'ın rahmeti olan yağmurun varlığı insanoğlunun hayatı için büyük önem taşır. Bunun için insanlar tüm tedbirleri alıp, israfı önleyerek su tüketimine dikkat etmelidir. Alınan tüm teknik tedbirlerin yanında kuraklık dönemlerinde Müslümanlar yağmur yağması için duaya çıkar. İhsan ve keremi bol olan yüce Yaradan'dan yağmur niyazında bulunurlar. Bu durum İslami literatürde istiska olarak adlandırılır. Peygamber Efendimiz, kuraklık zamanlarında yağmur duası etmiş ve böyle sıkıntılı hallerde Müslümanlara da tavsiye etmiştir.
📌 Rivayete göre Peygamber Efendimiz, Cuma günü hutbe okurken bir adam gelip, "Ey Allah'ın elçisi! Hayvanlar telef oldu, dua et de Allah bize yağmur versin!" dedi. Hz. Peygamber, bunun üzerine ellerini kaldırarak, "Allahümme, eskınâ! Allahümme, eskınâ!" (Ey Allah'ım! Bize su ver, yağmur ver)" diye dua etti.
📌 Allah Resulü'nün bu duasının ardından gökte hiçbir yağmur belirtisi yokken birden bulutlar göründü. Sonrasında yağmur yağmaya başladı. Peygamber Efendimiz bu sefer, "Allah'ım! Bu yağmuru bardaktan boşanırcasına yağdır ve hakkımızda hayırlı kıl." (Buharî, 1:179) diye duâ etti.
📌 Enes bin Mâlik der ki: "Üzerimize öyle bir yağmur yağdı ki, neredeyse evlerimize gitme imkânı bulamayacaktık. O gün, ertesi gün, daha ertesi gün, tâ öteki cumaya kadar yağmur yağmaya devam etti."(Buhârî, 1:179; Müsned, 3:261)
Bir hafta süren yağmurun ardından ertesi Cuma bir adam gelerek "Ey Allah'ın elçisi, yağmur sebebiyle, mallarımız telef oldu, yollarımız kapandı. Allah'a dua etseniz de şu yağmuru durdursa!" dedi.
Bunun üzerine Peygamberimiz, "Allahümme havâleynâ velâ aleynâ. Allâhümme! ale'l-âkâm ve'd-dırâb ve butîni'l-evdiye ve menâbiti'ş-şecer" (Allah'ım! Üzerimize değil, çevremize; Allah'ım, dağlara, tepelere, vadilerin içlerine ve ağaç biten yerlere) diye dua etti ve yağmur hemen kesildi.
(Buhârî, "İstiska", 6; Müslim, "İstiska", 2, 8)
📌 Enes bin Mâlik şöyle anlatır: "Resûlullah aleyhisselâm duâ ederken de eliyle, semânın neresine işaret ettiyse orası açıldı ve Medine üstü, açık bir meydan gibi oldu. Medine çevresine yağmur yağarken, Medine'ye bir damla bile düşmüyordu. Etraftan gelenler, oralarda bol bol yağmur yağdığını haber vermekte idiler."(Müslim, 2:614)
📌 Hz. Aişe, yaşanan kuraklığın ardından Peygamber Efendimizin yaptığı yağmur duasını ayrıntılarıyla şöyle anlatır:
"İnsanlar yağmurun kıtlığından dolayı Rasûlullah'a (sav) gelerek şikâyette bulundular. Bunun üzerine Hz. Peygamber, bir minber konulmasını emretti. Sonra musallâda onun için bir minber konuldu. Hz. Peygamber minbere çıkıp insanlara yağmur duası için çıkacakları günü bildirdi.
Rasulullah (sav) güneşin kaşı görünmeye başlayınca çıktı ve minberin üzerine oturdu, tekbir getirdi ve Allah'a hamd etti. Sonra insanlara şöyle seslendi:
"Sizler memleketinizin kuraklığından ve yağmurun zamanında yağmasının gecikmesinden şikâyette bulundunuz. Allah size kendisine duâ etmenizi istedi ve duanızı kabul edeceğini vadetti".
Sonra sözlerine şöyle devam etti: "Hamd, yalnız âlemlerin rabbi Allah'a mahsustur. O, Rahmân ve Rahîmdir. Din gününün sahibidir. Allah'tan başka hiçbir ilâh yoktur. O, dilediğini yapar. Ey Allah'ım, Senden başka ilâh yoktur. Sen zenginsin, biz fakiriz. Üzerimize yağmur ve bereket indir. İndirdiğini bize kuvvet ve bir vakte ulaştıracak azık kıl".
Rasulullah sonra koltuklarının beyazlığı görününceye kadar ellerini kaldırdı. Akabinde de sırtını insanlara döndü, elbisesini (cübbesini) ters çevirdi. Ellerini kaldırmış haldeydi. Sonra insanlara doğru döndü ve minberden inerek iki rekât namaz kıldırdı. Namazın ardından Allah bir bulut meydana getirdi, sonra gök gürledi ve şimşek çaktı. Hemen akabinde de Allah'ın izniyle yağmur yağdı. Peygamber (sav) her taraftan seller akıncaya kadar mescidine gelmedi"
(Ebû Davud, İstiskâ 3)