Arama

Sadaka ile ilgili hadisler: Sadaka nasıl verilir?

Sadaka, Allah'ın rızasını ve hoşnutluğunu kazanmak amacıyla ihtiyaç sahiplerine yapılan yardımları ifade eder. Kur'an-ı Kerim, kişinin elde ettiği malın kendi başarısına ait olmadığını, bunların gerçek sahibinin Allah olduğunu vurgulamış ve "imtihan" amacıyla bir lütuf, bir emanet olarak kişiye verildiğini hatırlatmıştır. Pek çok ayet ve hadis, müminlerin malında fakir ve ihtiyaç sahipleri için pay olduğundan bahsetmiştir. Zengin ya da fakir herkesin sadaka vermek ile yükümlüğü olduğunu bildiren Peygamberimizin sadaka ile ilgili hadislerini derledik.

Sesli dinlemek için tıklayınız.

🔸 Ebû Hüreyre (ra) anlatıyor:

Peygamber'e (sav) bir adam geldi ve "Ya Resûlullah, hangi sadakanın sevabı daha çoktur" dedi. Peygamber de "Sağlıklı iken, cimriliğin üzerindeyken yoksul düşmekten korktuğun, zengin olmayı umduğun zamanda verdiğin sadakanın sevabı çoktur. Yoksa (vermeyi) ihmal edip de can boğaza geldikten sonra, "Filana bu kadar, filancaya da şu kadar olsun." demende bir fayda yoktur. Zaten o mal, onların olmuştur" buyurdu.

Buhârî, Zekât, 11; Müslim, Zekât, 92

🔸 Bedir Savaşı'na katılan Ebû Mes'ûd Ukbe bin Amr el-Ensârî (ra) anlatıyor:

Sadaka ayeti nazil olunca (biz de sadaka verebilmek için) hamallık yapıp sırtımızda yük taşımaya başladık. Bir gün bir adam geldi ve o kadar çok sadaka verdi ki, (bazıları) "gösteriş yapıyor" dediler. Başka biri geldi, bir sâ (miktarı hurma) verdi. (Onun için de) "Allah'ın bunun bir sâ (hurmas)ına ihtiyacı yok." dediler. Bunun üzerine, "Sadakalar hususunda gönüllü bağışta bulunan müminlerle, güçlerinin yettiğinden başkasını bulamayanları çekiştirip onlarla alay edenler var ya…" mealindeki ayet indi.

Buhârî, Zekât, 10; Müslim, Zekât, 72

(x) Tevbe, 9/79

🔸 Ebû Hüreyre'den (ra) rivayet edildiğine göre Resûlullah (sav) şöyle buyurmuştur:

Güzel söz, sadakadır.

Buhârî, Cihâd, 72; Müslim, Zekât, 56

(x) 🔍 Fikriyat'ın Kur'an-ı Kerim uygulaması için tıklayın

🔸 Ebû Zer Cündüb bin Cünâde (ra) anlatıyor:

"Yâ Resûlallah, hangi amel daha üstündür" dedim. "Allah'a inanmak, Allah yolunda cihad etmek" dedi. "Hangi köleyi azat etmenin sevabı daha çoktur" dedim, "Sahipleri için en kıymetli ve en pahalı olanını" dedi. "Bunları yapamazsam" dedim. "İşini bilene yardım eder, bilmeyenin de işini görüverirsin" dedi. "Ya bu işlerden bazısını yapamazsam" dedim. "İnsanlara kötülük etmekten sakınırsın, bu da senin kendine sadakandır" buyurdu.

Müslim, Îmân, 136; Buhârî, Itk, 2

🔸 Ebû Zer (ra) anlatıyor:

Bazı kimseler Peygamber'e (sav) "Yâ Resûlallah, zenginler de bizim gibi namaz kılıyor, bizim gibi oruç tutuyorlar, (fakat onlar ayrıca) mallarının fazlasından sadaka veriyorlar, bizden daha çok sevap kazanıyorlar" dediler.

Resûlullah (sav) "Allah size sadaka verme imkânı bahşetmedi mi? Her tesbih bir sadaka, her tekbir bir sadaka, her hamd bir sadaka, her tehlil bir sadakadır. Marufu (iyiliği) emir bir sadakadır. Münkerden (kötülükten) nehiy bir sadakadır. Hatta eşlerinizle beraber olmanız bile bir sadakadır" buyurdu.

Bunun üzerine "Yâ Resûlallah, şehvetimizi tatminden dolayı da mı sevap var" dediler.

Resulullah (sav) "Birisi bunu haram yoldan tatmin etseydi günah olmayacak mıydı? Helâl yoldan tatmin ettiğinde de (şüphesiz) sevap vardır" buyurdu.

Müslim, Zekât, 53

2024 Fikriyat. Tüm hakları saklıdır.
BİZE ULAŞIN