Arama

Tek başına bir ümmet: Hz. İbrahim (AS)

Hanîf, müslim, evvâh, halîm… Hz. İbrahim (AS) kâmil insana mahsus olan hayır ve güzellik sıfatlarının kendisinde toplandığı bir peygamberdi. Tek başına bir ümmet olan Hz. İbrahim (AS) bir olan Allah'a iman etmiş, kavmini de tevhide davet etmişti. Ancak o da atası Nuh (AS) gibi yalanlandı. Fakat o (AS), inancında kararlıydı. İmanının nuru ateşi serinletti, Nemrut'un ağzını bağladı.

Vav TV'de yayınlanan "Kur'an Yolu" programında bu hafta eğitimci - yazar Ali Rıza Temel, Prof. Dr. Kerim Buladı ve Dr. Selim Çakıroğlu, Hz. İbrahim (AS) hakkında konuştu.

◾ Çakıroğlu Hz. İbrahim'i müstesna kılan sıfatlara şöyle değindi: "Hz. İbrahim (as) Kur'an-ı Kerim'de hanîf, müslim, evvâh ve halîm olarak anılır. Bu sıfatlar kâmil insanda hangi vasıfların bulunması gerektiğini gösterir."

Hz. İbrahim'in (AS) vasıfları:

Hanîf: Hz. Muhammed'in (SAV) peygamberliğinden önce Cahiliye döneminde Allah'ın birliğine inanarak şirk ve dalaletten kurtulan kimselere denir. Kısacası batıldan Hakk'a dönen kimsedir.

◾ Hz. İbrahim'in inancı, Haniflik olarak bilinir ve bu inanca tabi olanlara "Millet-i İbrahim" denir. Tamlamadaki millet kelimesi "nesil" manasına gelirken zamanla anlam daralmasına uğrayarak bugünkü anlamıyla kullanılır. Kur'an-ı Kerim'de Hz. İbrahim'in (AS) milletinden şöyle bahsedilir: "Muhsin olarak (kulluğunu en güzel şekilde yapmaya çalışarak) yüzünü Allah'a teslim eden ve hanif olan İbrahim'in milletine uyandan daha güzel bir dine kim sahip olabilir? Ki, Allah İbrahim'i dost edinmiştir." (Nisâ Suresi, 125. ayet)

Müslim: Arapçada "boyun eğmek" ve "barış yapmak" anlamına gelen "İslam" kelimesinden türemiştir. İslam'a tabi olan kimse manasına gelir. Farsça çoğul eki olan "ân" getirilerek yapılan Müslüman şekli kullanılır.

◾ Kadı ve müfessir Beyzavî, Hz. İbrahim'i (AS) şöyle tanımlamıştır: "Müşrik fırkalarla mücadele eden muhakkiklerin ve muvahhidlerin yani Allah'ın varlığını ve birliğini kabul edenlerin önderidir."

Eğitimci - yazar Ali Rıza Temel, Hz. İbrahim'e (AS) atfedilen bu sıfatların insanlarda uyandırdığı etkiyi şu sözleriyle açıkladı: "Salihlerin zikredildiği yere rahmet inerken zalimlerin anıldığı yerde hayır yoktur."

Hz. İbrahim'in hayatı ve mucizeleri

Hz. İbrahim'in (AS) Cömertliği:

◾ Hz. İbrahim (AS) bereketin sembolü olarak bilinir. Temel, onun cömertliğinin "Halil İbrahim Sofrası" deyimine ve "Allah Halil İbrahim bereketi versin!" duasına yansıdığını ifade etti. Öyle ki, Hz. İbrahim (AS), üç gün boyunca misafir gelmeyince Allah'ın kendinden razı olmadığını düşünüp sofraya oturmazmış.

Hz. İbrahim dualarıyla Rabbinden neler istedi?

İBRAHİMİ DİN: İSLAMİYET

Temel, "İbrahimi dinler" tabirinin yanlış olduğunu söyleyip yalnızca İslam'ın İbrahimi bir din olduğunu ifade etti. Kur'an-ı Kerim'e dayanarak Hz. İbrahim'in (AS) Müslümanların ilki olduğunu söyledi.

De ki "Şüphesiz Rabbim beni dosdoğru bir yola eriştirdi; doğru, her bakımdan kusursuz, hiçbir eğriliği olmayan bir dine, batıldan uzaklaşıp hakka yönelen İbrahim'in dinine! İbrâhim, hiçbir zaman müşriklerden olmadı."

"O'nun ortağı yoktur. Bana sadece bu emrolundu ve ben (hak dine) teslim olanların ilkiyim." (En'âm Sûresi, 161 ve 163. ayetler)

En'âm Sûresi, 161 ve 163. ayetlerin tefsiri:

"Millet-i İbrâhîm" ifadesi, başta tevhid inancı olmak üzere bütün peygamberlerin benimseyip tebliğ ettikleri ilâhî ve değişmez ilkeleri, mesajları kapsar ve genellikle Hz. Muhammed'in yeni bir din uydurmadığı, aksine bütün hak dinlerde var olduğu halde unutulmuş veya tahrif edilmiş bulunan evrensel ilkeleri benimseyip tebliğ ettiği ve bu bakımdan geçmiş peygamberlerin bir devamı olduğu fikrini vurgular."

Zemzem suyunun tarihi ve hikayesi

HANİFLİK İLE İLGİLİ AYETLER:

  • Dediler ki "Yahudi ve Hristiyan olun ki hidayete eresiniz." De ki "(Hayır, öyle değil!) Bilakis, (asıl hidayet) hanif olan İbrahim'in yoludur. Ve o, müşriklerden de değildi." (Bakara Sûresi, 135. ayet)

Bakara Suresi, 135. ayetin tefsiri:

Müşrik Araplar, kendilerinin Hz. İbrâhim'in yolundan gittiklerini, kendi bâtıl itikadlarının da İbrâhim'in dininin bir devamı olduğunu ileri sürdükleri için âyetin bu kısmını istismar ederek, "Muhammed İbrâhim'in dinine uyduklarını söylüyor, biz de onun yolundan gittiğimize göre aramızda fark kalmadı" şeklinde düşünebilirlerdi. İşte âyette yukarıdaki ifadenin hemen ardından, "O müşriklerden değildi" buyurulmak ve zımnen "Halbuki siz müşriksiniz" hatırlatması yapılmak suretiyle özellikle müşrik Araplar'ın ileri süreceği böyle bir iddianın önü kesilmiş bulunmaktadır (İbn Âşûr, I, 737).

  • "Şüphesiz ki ben, yüzümü hanif olarak, gökleri ve yeri yaratana çevirdim. Ve ben, müşriklerden de değilim." (En'âm Sûresi, 79. ayet)

En'âm Sûresi, 79. ayetin tefsiri:
"Kur'an'ın temel tavrı, tanrı tanımazlardan ziyade şirkle mücadeledir. Bu da Kur'an'ın insanlarda ulûhiyyet fikrinin fıtrî olduğu, ancak bunun birçok şirk çeşidiyle, çok tanrıcılık inancıyla bozulduğu şeklindeki yaklaşımından kaynaklanmaktadır."

  • "Hiç kuşkusuz İbrahim, tek başına bir ümmetti. Gönülden Allah'a kulluk yapan (şirki terk edip dini Allah'a halis kılan bir) hanifti. Müşriklerden de değildi, olmadı." (Nahl Sûresi, 120. ayet)

Nahl Sûresi, 120. ayetin tefsiri:

"Zemahşerî, "iyilik rehberi" diye çevirilen ümmet kelimesinin burada iki anlama gelebileceğini belirtmektedir: İbrâhim'in sahip olduğu bütün güzel nitelikler sebebiyle âdeta tek başına bir ümmet kadar büyük ve önemli bir zat olduğunu ifade eder. Ayrıca ümmet, "bir toplumun kendisini iyilik konusunda önder ve rehber (imam) edindiği, peşinden gittiği kişi" anlamına gelir. Nitekim başka bir âyette bildirildiğine göre Allah Teâlâ ona, "Ben seni insanlara önder (imam) yapacağım." buyurmuştu." (Bakara 2/124).

2024 Fikriyat. Tüm hakları saklıdır.
BİZE ULAŞIN