Arama

Aile terbiyesinde bilinmesi gereken 10 görev

İnsani ve hukuki ilişkilerin sağlıklı bir çizgide seyredebilmesi, sağlam bir zeminde mümkün olabilir. Burada önemli olan, problemi doğduktan sonra çözmek değil, o problemin doğmasına fırsat vermemektir. Erdemli ve mükemmel bir toplum yapısı gerçekleştirmenin en önemli şartı olan hak ve sorumluluk bilinci, toplumun çekirdek birimi olan aile için de vazgeçilmez bir önem taşır. Aile ortamı aynı zamanda bir eğitim ortamı olduğundan, çağdaş eğitimciler gibi Müslüman eğitimci ve ahlakçılar da aile eğitiminin önemi üzerinde geniş olarak durmuşlardır. Sizler için aile terbiyesinde bilinmesi gereken 10 görevi listeledik.

  • 3
  • 26
Anne ve babaya iyilik etmek
Anne ve babaya iyilik etmek

"Allah'ın rızası anne ve babanın rızasındadır. Allah'ın *gadabı anne ve babanın gadabındadır." Tirmîzî, "Birr", 3.

*Gadab, Arapça bir kelime olup, "öfke, sinirlenme, kızma" anlamlarına gelir.

Çocuklarının bakımından temizliğine, eğitiminden yetişip büyümesine ve her türlü ihtiyaçlarının karşılanmasında anne ve babaların gösterdiği ilgi, alaka ve titizliğin derecesini kelimelerle ifade etmek adeta imkânsızdır. Allah, kendisine ibadetten sonra ikinci derecede kişinin var olmasının sebebi olan anne ve babasına saygılı davranılmasını emreder. Kişiye en yakın olan ve onun için hiçbir fedakarlığı esirgemeyen anne ve babasına karşı saygı görevini yapmayan kimseden, başkasına saygı göstermesi beklenmez. Anne-babaya karşı değil saygısızlık, "öf" bile demeyi Allah yasaklamıştır.

Anne babaların çocuklarına yapacakları duaların kabul olunacağına dair Peygamber (sav) Efendimizin şöyle bir müjdesi vardır.

"Üç dua vardır ki bunların kabul olunacağında şüphe yoktur. Bunlar Mazlumun (haksızlığa uğramış olan kimsenin) duası, misafirin ( ikramını gördüğü kimseler için) duası ve anne babanın çocuklarına olan duasıdır." Tirmizi, Birr,7.

  • 5
  • 26
Akrabaya iyi davranmak
Akrabaya iyi davranmak

Dinimiz bütün insanlara ve hatta hayvanlara iyi davranılmasını emreder. İnsanlar içerisinde iyilik yapılmasını emrettikleri kimseler sıralanırken akraba ikinci sırada yer alır. Akrabanın görüp gözetilmesi dinî bir terim olarak "sılâ-i rahim" diye ifade edilir.

Akrabalık bağlarını yaşatmayı, akrabaların birbirini ziyaret etmesini ve iyi ilişkiler kurmasını ifade eden sıla-i rahim, kişinin, mirasçısı konumunda olan veya olmayan akrabalarına, yakınlık derecesi sırasını gözeterek, imkânı nispetinde maddi ve manevi yönden yardımcı olması, ilgi ve alaka göstermesi, onlarla irtibatı koparmaması anlamlarına gelir. Peygamberimiz de bir hadis-i şerifinde şöyle buyurur:

"Allah'a ve ahiret gününe inanan, akraba ilişkilerini sıkı tutsun…"

"Allah'a ve âhiret gününe inanan kimse misafirine ikram etsin; Allah'a ve âhiret gününe inanan kimse sılâ-i rahim'de bulunsun." Buhârî, "Edeb", 31

Sahabeden biri Peygamberimize gelerek, "Ey Allah'ın Resulü! Ben akrabamla ilişkilerimi sıcak tutmaya çalışıyorum, onlarsa beni arayıp sormuyorlar. Onlara iyilik ediyorum, onlar bana kötülük ediyorlar. Ben onlara yumuşak davranıyorum, onlar bana kaba davranıyorlar." dedi. Bunun üzerine Resûl-i Ekrem (s.a.s), o sahabiye, akrabalarına her şeye rağmen güzel davranmaya devam ettiği sürece Allah'ın yardımının kendisiyle olacağını bildirdi.

"Ey müminler! Sizi bir tek nefisten yaratan ve ondan da eşini yaratan ve ikisinden bir çok erkekler ve kadınlar üretip yayan Rabbinizden sakının. Adını kullanarak bir birinizden dilekte bulunduğunuz Allah'tan ve akrabalık haklarına riâyetsizlikten de sakının. Şüphesiz Allah, üzerinizde gözetleyicidir." Nisâ, 4/1

Nisâ sûresinin ilk âyetinde Allah'a saygısızlığın hemen arkasından akrabalık haklarına riayet etmemekten sakınılması istenmekte olup İslam alimleri bu âyete ve daha başka ayetlerle hadislere dayanarak sıla-i rahmi gözetmenin vâcip (farz) ve sıla-i rahme riayetsizliğin haram olduğunu bildirir.

Kurtubî bu hususta İslâm ümmetinin ittifakı bulunduğunu ifade eder. Müfessirlerin çoğu, Ra'd sûresinin 21. âyetinde geçen ve Allah'ın gözetilmesini emrettiği şeyleri gözetenlerden övgüyle söz eden ifadede sıla kökünden bir fiilin kullanılmış olmasını dikkate alarak bu âyette bilhassa akrabalık bağlarına riayet edenlerin kastedildiğini düşünmüştür.

HADİSLERDE SILA-İ RAHİM KONUSU DOSYAMIZI OKUMAK İÇİN TIKLAYIN

2024 Fikriyat. Tüm hakları saklıdır.
BİZE ULAŞIN