Arama
Edgar Allan Poe ve akılları karıştıran ölüm sebepleri
Edgar Allan Poe, gotik edebiyat türünün en önemli temsilcilerinden biri sayılır. Sanatındaki gizem, hayatını incelediğimiz zaman bizi çok da fazla şaşırtmıyor. Zorluklarla, kendisine alınan cephelerle, ölmeden önce başına gelenlerle Edgar Allen Poe, ilginç ve saklı sırları olan bir edebiyatçı. Ölümü üzerinde de birçok teori var. En fazla konuşulan ölüm teorilerini sizler için derledik.
Virginia Üniversite'sinde okumaya başlayan Poe'nun eğitim masrafları, John Allan'ın kumar tutkunluğu yüzünden karşılanamadı ve Poe, bir yıl sonra eğitimini bırakmak zorunda kaldı. Boston'da gazeteci-yazar olarak çalışmaya başlar ama maddi açıdan zorluk çekti. Orduya katılmaya karar veren Poe, ilk şiir kitabı olan Timurlenk ve Başka Şiirler'i (1827) bu yıllarda yayınladı. Ancak kitap fazla ilgi görmedi. Askeriyeye girme kararından pişman olan Poe, 1831 yılında ordudan kendini terhis ettirdi.
1845 yılında en ünlü şiiri olan Kuzgun yayınlandı. Poe, bu eserin basılmasıyla bir anda büyük bir üne kavuştu. Kuzgun, kurgu ve yazım teknikleriyle dikkat çeken, bir adamın deliliğe doğru yavaş yavaş ilerleyişini öyküleyici bir dille anlatan bir şiirdi. Bu şiirin birçok farklı yerde tekrar tekrar basılmasının ardından Poe, "Kuzgun" lakabıyla anılmaya başladı.
Bu ani yükselişin ardından Boston'daki bir toplantıda yeni bir şiirini tanıtması için çağrılan Poe, yeni bir şiir yazamadı ve eski şiirlerinden birinin başlığını değiştirerek editörlere sundu. Bu olay yüzünden öfkeli pek çok editörün düşmanlığına maruz kaldı. Sivri diliyle yazdığı eleştiri yazılarıyla tanınan Poe, yazarlık kariyeri boyunca pek çok düşman edindi. Şair Henry Wadsworth Longfellow ile arasında geçen polemiğin ardından Poe, kendini edebiyat aleminden dışlanmış buldu. Longfellow, o yıllarda Amerika'da önemli bir edebi figürdü ve Poe bir gazetede yazdığı yazıda sözleriyle açık açık ona saldırmıştı.
27 Eylül 1849'da Richmond'dan ayrılarak New York'a gitmek üzere yola çıkan Poe, amacını gerçekleştiremedi ve Baltimore'da kaldı.
"Tarih 3 Ekim 1849'du. Yağmur yağıyordu ama Joseph W. Walker'ı dışarı çıkmaktan alıkoymamıştı. Gunner's Hall'e doğru gidiyordu. Oraya vardığında kaldırım kenarına uzanmış, eski kıyafetler giyen, deli görünümlü bir adam buldu. Adamın bilinci yarı açıktı ve hareket edemiyordu. Walker ona daha yakından baktığında bu adamın Edgar Allan Poe olduğunu fark etti."
Poe'nun sağlığından endişe eden Walker ona buralarda bir tanıdığının olup olmadığını sordu. Poe, ona bir derginin editörü olan Joseph E. Snodgrass adını verdi. Walker da Snodgrass'e Poe'yu bulduğunu fakat iyi durumda olmadığını ve yardıma ihtiyaç duyduğunu açıklayan bir mektup yazdı." Poe, derhal Washington College Hastanesi'ne kaldırılırdı.
Poe hakkında çalışan bazı araştırmacıların görüşüne göre Poe, henüz teşhisi konmamış bir beyin tümörüne sahipti. Deliryum halleri ve alkol duyarlılığı bundan kaynaklanıyordu. Walker'ın kendisini bulması ve 7 Ekim'de hayatını kaybetmesi arasındaki dört günlük sürede Poe başına ne geldiğini ve niçin sokakta yattığını anlatacak kadar kendine gelemedi. Aksine bu süreçte hep halüsinasyonlar gördü ve ölümünden bir önceki gece "Reynolds" adını sayıkladı. Reynolds'ın kim olduğu ise bugün bile hâlâ sırrını koruyor.