Şiirimizin özgün sesi Nef'i Divanı
Bazı isimler kendilerine has olan karakterlerini sanatlarına büyük bir ihtimam ve özenle nakşeder. Türk edebiyatının en önemli şairlerinden olan Nef'i, şiirleri ve bilhassa hicivleri ile bir devre damga vurarak şiirimizde yeni bir ekolün öncüsü olur. Şairin divanı, dilin sınırlarının en üst düzeyde olduğu ilham verici derecede üstün bir metindir.
Önceki Resimler için Tıklayınız
*Nef'î Divanı'nın Princeton baskısının iç kısmından bir görsel
Tutî-i mucize guyem ne desem laf değil
Çerh ile söyleşemem âyînesi sâf değil
Nef'î
Günümüz Türkçesiyle
Mucize söyleyen papağanım laf demem
Felekle konuşmam aynası temiz değildir
*Nef'î Divanı'nın Princeton baskısının iç kısmından bir görsel
Benim âşık ki rüsvâlıkla tuttu şöhretim şehri
Yazanlar kıssa-i Mecnûnu hep yabâne yazmışlar
Nef'î
Günümüz Türkçesiyle
Aşk uğruna rüsva bir şöhretim oluştu
Mecnun hikayesini yazanlar hep boşuna yazmışlar
*Nef'î Divanı'nın Princeton baskısının iç kısmından bir görsel
Baht uyansa hâba varsa dîde-i bîdarımız
Düşde bâri gayrdan tenha düşürsek yârimiz
Nef'î
Günümüz Türkçesiyle
Bahtımız uyansa da gözümüz uykuya dalsa
Bari böyle sevgiliyi rakipsiz görsek
*Nef'î Divanı'nın Princeton baskısının iç kısmından bir görsel
Esdi nesîm-i nevbahâr açıldı güller subh-dem
Açsın bizim de gönlümüz sâkî meded sun câm-ı cem
Nef'î
Günümüz Türkçesiyle
Güller açıldı ve ilkbahar rüzgarı açtı
Bizim de gönlümüz açılsın, Cemşid'in kadehini ver saki
İsmet Özel'in Bakanlar ve Görenler kitabından altı çizili cümleler
*Nef'î Divanı'nın Princeton baskısının iç kısmından bir görsel
Basdım reh-i vâdî-i rübâiye kadem
Tan-ı hâr-ı nâdân-ı düpâdan sakla
Nef'î
Günümüz Türkçesiyle
Rubai vadisine ayak bastım
İki ayaklı cahil eşeklerin ayıplamasından sakla