Arama

Yusuf Özkır
Nisan 17, 2019
CHP’nin ilk icraatları

Cumhuriyet Halk Partisi seçim kampanyası boyunca belirli konuları ön plana çıkardı. Bunlardan birkaçını vurgulamak gerekirse muhafazakâr değerlere saygı, çalışma hakkına saygı, adaletin gözetilmesi ve toplumsal gerilimlere neden olabilecek yaklaşımlardan kaçınmak gibi başlıklar zikredilebilir.

CHP'nin seçim stratejisini hazırlayan reklam ajansının bir başarısı olarak bu mesaj tasarımının hakkı o dönemde teslim edilmişti. Başta genel merkez olmak üzere Ankara ve İstanbul adayları bu ilkelere uyarak muhafazakar ve dindar seçmeni ürkütmemek için azami ölçüde titiz hareket ettiler. CHP'nin geçmiş uygulamaları bilinmesine rağmen makyajlama stratejisiyle parti kimliğini topluma farklı bir yüzle sunabilmiş olması ve 31 Mart gecesi ortaya çıkan sonuçlara göre bunda başarılı olmuş olması CHP adına önemli bir adımdı.

Bu yüzden CHP'li belediyelerin ilk icraatları ve yapacakları konusundaki eğiliminin ne yönde olacağı merak konusuydu. Mazbatalar alındıktan sonra gerçekleştirilen ilk uygulamalar bu konuya açıklık getirdi.

İlkin çalışma hakkı konusundaki detaylar yansıdı medyaya. Antalya Büyükşehir Belediyesi'nde dört bin çalışanın işten atılacağı iddia edildi. CHP milletvekili Gürsel Tekin tarafından sosyal medya hesabından paylaşılan iddiada işten atılacağı söylenen çalışanlar "bankamatik memuru" olarak tanımlanıyordu. AK Parti eski Antalya belediye başkanı Menderes Türel'in bu iftiranızı ispat etmezseniz müfterisiniz açıklamasından sonra Tekin olayı geçiştirmekle yetindi. Gürsel Tekin'in Antalyalı bir yerel gazeteciyle yaptığı telefon konuşmasında "atılacak insanların bankamatik memuru olduğu yönündeki bilgiyi nereden edindiniz" sorusuna hiçbir cevap veremeyerek "bize öyle haber geldi, gazetelerden duydum" şeklinde afaki cevaplar vermesi sadece Antalya'da değil CHP tarafından kazanılan diğer belediyelerde de bir algı oluşturma sürecinin işareti olarak okunabilir.

ÇALIŞMA HAKKINA MÜDAHALE

Yani minare çalınacak ve buna kılıf aranıyor. Hemen arkasından Adana'da da altı bin bankamatik memurundan bahsedilmeye başlanması bu konuda belirli bir strateji kurgulandığını gösteriyor. Fakat Gürsel Tekin'in aksine iki şehirde de belediyeyi kazanan CHP'li isimler "bankamatik memuru" iddialarını yalanladı. Fakat Gürsel Tekin'in algı operasyonu mahiyetinde attığı ilk adımı yabana atmamak gerekir.

Ankara'da ise sendika üzerinden çalışma hakkına yönelik bir müdahalenin kamuoyuna yansıdığı görüldü. Ankara Büyükşehir Belediyesi'nde ve CHP'ye geçen diğer ilçe belediyelerinde Hak-İş ve Bem-Bir-Sen üyesi çalışanlara yönelik KESK gibi diğer sendikalar tarafından hemen baskı yapılmaya başlandı. Bu tablo kampanya döneminde CHP genel başkanı Kemal Kılıçdaroğlu ve belediye başkan adayları tarafından "hiç kimsenin işten atılmayacağı" yönünde verilen sözlerin mazide kaldığını gösteriyor. Bu konuyla ilgili Bem-Bir-Sen Başkanı Levent Uslu'nun "2 bin üyemiz zorla istifa ettirildi. İdeolojik sendikaların tehdidine izin vermeyeceğiz" açıklaması aslında gidişatın önümüzdeki süreçte daha da sertleşeceği şeklinde okunabilir.

OSMANLI MİNYATÜRLERİNİN SÖKÜLMESİ

Bilecik Belediyesini kazanan CHP'li Semih Şahin'in ilk icraatı da kampanya döneminin sıcak mesajlarıyla çelişiyor. Yeni başkanın talimatıyla Belediye girişindeki Osmanlı Devleti dönemine ait figürler söküldü. Sultan İkinci Abdülhamid döneminden kalma belediye binasının koridorunda yer alan ve Kanuni Sultan Süleyman'ın Rodos zaferini gösteren minyatür işçiler tarafından duvardan kazındı. Minyatürlerin yerine Cumhuriyet'e ve Atatürk'e ait görsellerin konulacağı açıklandı.

Ankara'yı kazanan Mansur Yavaş'ın ilk icraatı olarak Ulus meydanındaki Atatürk Heykelinin temizlenmesi şeklinde medyaya yansıdı. Ayrıca hukuki süreç neticelenmediği için Mazbata alamamış olmasına rağmen Ekrem İmamoğlu'nun Anıtkabir'i korsan ziyaret etmesi de bu ilkler arasındadır.

Bolu belediye başkanı seçilen Tanju Özcan ise göreve başlamadan önce Kur'an-ı Kerim'e el basarak CHP geleneğiyle uyuşmayan bir görüntüyle medyanın gündemine girdi. Aslında bu adım CHP'nin genel politikalarıyla olmasa da kampanya dönemindeki "sağcılaşma" pratikleriyle uyumlu taktik bir adımdı. Fakat hemen arkasından Suriyeli Mülteciler konusundaki dışlayıcı yaklaşımı hem İslam'ın vaaz ettiği prensiplerle hem de evrensel değerlerle uyuşmayan bir içeriğe sahipti. Özcan ilk resmi talimatında şehirde yaşayan ve belediyeden yardım alan 50 civarındaki Suriyeliye yapılan yardımların kesileceğini belirtti. Ayrıca Suriyelilere iş yeri açma ruhsatı verilmeyeceğini açıkladı. Rakam çok düşük olsa da belediye başkanının mültecilere yönelik ötekileştirici söyleminin sertliği kamunun vicdanında mahkum edildi.

ATATÜRK HEYKELİNİN YIKATILMASI

Öte yandan hem Bilecik hem de Bolu belediye başkanlarının bir diğer icraatı ise belediye binalarının üzerindeki isimlere T.C. ifadesinin eklenmesi şeklindeydi. Bu adımların CHP'nin geleneksel seçmeninin gönlünün alınması bakımından simgesel ve kayda değer adımlar olduğunu eklemek gerekir. Böyle olduğu için CHP'li başkanların bu hamleleri sosyal medyada paylaşımda bulunan CHP seçmeni tarafından "işte beklenen ve özlenen hizmetler" mealindeki ifadelerle takdir edildi.

İlk hizmetler sembolik bir değere sahip olduğundan dolayı dikkate değerdir. Siyasi partilerin yönünü, ideolojisini ve geleceğe yönelik nasıl bir tarz ortaya koyacağını gösterir. Kampanya sürecinde söylenenler asli değil genellikle vaat kategorisindedir. Esas olan uygulamadır. Bu yüzden "ayinesi iştir kişinin, lafa bakılmaz" atasözü kampanya sürecinde öne çıkartılan içeriklerle mazbata alındıktan sonra yapılanlar arasındaki bağlantıyı veciz bir şekilde özetler. Süreç bittikten sonra siyasi partilerin uygulamaları büyük ölçüde parti tabanları ve geleneksel siyasi kodları ile uyumlu bir şekilde hareket eder. Bu yüzden CHP'li belediyelerin önümüzdeki sürecinin okumasını yapmak için ilk uygulamalar önemli bir ipucu sunuyor.

Yusuf Özkır

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
2024 Fikriyat. Tüm hakları saklıdır.
BİZE ULAŞIN