Arama

Afrika’nın kaderini Osmanlı değiştirdi

Afrika’nın kaderini Osmanlı değiştirdi
Yayınlanma Tarihi: 13.6.2017 14:45:01 Güncelleme Tarihi: 14.06.2017 16:56
Türkiye’nin Afrika’ya olan ilgisi bundan 500 yıl öncesine dayanıyor. Kuzey, Orta ve Doğu Afrika 16’ncı yüzyılda Endülüs devletinin durumuna düşüp, Hıristiyanlaşmaktan Osmanlı sayesinde kurtulmuştu. Ancak Batı ve Güney Afrika ülkeleri aynı şansa sahip olamadı...

Cumhurbaşkanımızın Afrika seyahati, bana 16. yüzyılda Osmanlılar’la Avrupalılar arasında Afrika’da yaşanan büyük mücadeleyi hatırlattı. Osmanlı İmparatorluğu’nun 16. yüzyılda dünya siyasetine yön verecek bir duruma gelmesi Kuzey, Doğu ve Orta Afrika’nın tarihi gelişimini de yakından etkiledi. 1492’de Endülüs’ün son kalıntısı olan Gırnata’nın düşmesinden sonra İspanyol ve Portekizliler, Kuzey Afrika’ya yerleşmeye başladı. Osmanlı İmparatorluğu, Barbaros Hayrettin Paşa ile denizlerde etkin bir hâle gelince Kuzey Afrika’da, Avrupalılar’la hakimiyet mücadelesine girdi. Habsburglar’ın Kuzey Afrika’yı ele geçirmeleri bu bölgelerdeki Türk korsanlarıyla Osmanlılar’ın işbirliği yapması sayesinde önlendi.

KUZEY AFRİKA’DA TÜRKLER
1516’da Cezayir’i ele geçiren Barbaros kardeşler, İspanyollar’a karşı koyabilecek durumda değillerdi. Bu yüzden Barbaroslar, Cezayir’de Osmanlı hakimiyetini tanıyarak kendilerini sağlama almışlardı. Nitekim Cezayir’i işgal etmek isteyen İspanyollar 1541’de bozguna uğratıldı.

1551’de Turgut Reis Trablusgarb’ı, yani Libya’yı Osmanlı hakimiyetine soktu. Tunus kesin olarak 1574’te fethedildi. Osmanlı hakimiyeti Fas’a kadar ilerlemişti. Fas’ta başlayan taht kavgasına müdahale edilerek burasının Portekiz himayesine girmesi önlendi. 4 Ağustos 1578’de Fas’ta yapılan Alkazar Savaşı’nda Portekiz kralı öldürüldü ve bu ülkede Osmanlı himayesi dönemi başladı.

AFRİKA İÇLERİNE GİRİLDİ
Osmanlılar’ın Kuzey Afrika hakimiyeti kıtanın içlerinde bulunan ancak sahille ilişkileri sebebiyle İspanyol ve Portekiz nüfuzu altına giren bugünkü Nijerya, Nijer, Çad, Mali devletlerinin topraklarında hüküm sürmekte olan Bornu, Songay, Timbuktu sultanlıkları gibi Müslüman devletlerini de kurtardı. Bu sultanlıklar Osmanlı padişahını halife olarak tanıyıp, tâbi oldular.
Osmanlılar’ın, Habsburglar’ın İspanyol kanadını Kuzey Afrika’dan uzaklaştırarak, burada hakimiyet kurmaları, bu bölgelerin Hıristiyanlaşmasını ve sömürgeleşmesini önledi. Eğer Osmanlılar’ın müdahalesi olmayıp, İspanyol ve Portekiz hakimiyeti sürseydi bugün buralarda durum çok farklı olurdu. Akdeniz’de ve Kuzey Afrika’da hakimiyet kuramayan Habsburglar bütün dikkat ve güçlerini Atlantik ötesindeki yeni sömürgelerine kaydırdılar. Bu durum da Amerika kıtasının sömürgeleştirilmesini hızlandırdı.

SÖMÜRGELEŞTİRİLMEYİ ÖNLEDİ
15. yüzyılın sonlarından itibaren denizlerde büyük bir üstünlüğe sahip olan Portekiz, Afrika’nın doğu ve batı sahillerindeki Müslüman sultanlıklara saldırarak birçok yeri harap etmiş, bir kısmında da hakimiyet kurmuştu. Osmanlı İmparatorluğu, Kızıldeniz’i ele geçirdikten sonra, Afrika’nın doğusunda Mozambik’e kadar olan bölgeyi Portekizliler’in işgalinden kurtardı. Habeşistan’a hakim olan Osmanlılar’ın nüfuzu Kenya’da Mombasa’ya kadar yayıldı. Böylece bu bölgelerin Avrupalılar tarafından sömürgeleştirilmesi uzun süre önlenmişti.

Erhan AFYONCU / Sabah
2024 Fikriyat. Tüm hakları saklıdır.
BİZE ULAŞIN