Türk dünyasında kimlik ve hafıza savaşı
Türk dünyası, tarih boyunca sadece coğrafi sınırlar üzerinden değil, doğrudan kolektif hafıza ve milli kimlik düzleminde sistematik bir saldırıya maruz kalmış. Mankurtlaştırma ile köksüzleştirilen zihinler, Ruslaştırma politikalarıyla dilinden ve dininden koparılmış; kolhoz gibi ekonomik dayatmalarla toplumsal yapısı sarsılırken, yapay ayrıştırma stratejileriyle kardeş halklar arasına kalın duvarlar örülmüştür. Bugün bu saldırılar, yalnızca geçmişin bir kalıntısı değil; Türk dünyasının birliğini hedef alan ve "kendi kalarak var olma" mücadelesini zorunlu kılan birer kimlik savaşı olarak devam ediyor.
◾ Türkler tarih sahnesi çıktıkları coğrafyada yurt kurmuşlar ve topraklarına göz diken topluluklarla yıllarca süren trajik pek çok mücadele vermişlerdir.
◾ Bu mücadeleler öyle kolay olmamış, çünkü dağılan halkı toparlamak için gerçekten güçlü bir irade, sabır ve inanç gerekmekteymiş. Geçen bu süre zarfındaysa Türkler türlü türlü zorluklarla savaşmışlar.
RUSLAŞTIRMA
◾ Tarihte Türk topraklarına göz diken Ruslar, türlü oyunlarla Türkleri vatanlarından etmişler veyahut zihinleri zorla yıkamışlardır. Bunun somut bir örneği Ruslaştırma Politikası'dır.
◾ Bilhassa Rus dilini yani kiril alfabesini en güçlü saldırı aracı olarak görmüşlerdir. Tarihte bu olay üç aşamada uygulanmış; Ruslaştırma, Sovyetizasyon ve Ruslaştırmadan geri dönüş.
◾ Türkistan topraklarındaki Ruslaştırma Politikası'nın temel nedeni şüphesiz burada bulunan yer altı zenginlikleri. Kısaca Rus zihniyeti her zaman Türkistan'ı bir kaynak olarak görmüş ve ekonomisini sömürmek istemiştir.
◾ Sonuç olarak Ruslaştırma stratejisi; dil, gelenek ve görenek ve din başta olmak üzere bir toplumu, diğer topluluklardan ayıran özelliklerden koparıp kendi politikalarını uygulamasıdır.
KOLHOZ
◾ Bir diğer kavram ise Kolhoz sistemi. Bu politika, Sosyalist ekonomide önemli role sahip kolektif çiftçilik sisteminin genel ismi. Doğu Türkistan başta olmak üzere SSBC zamanında Türkistan'ın genelinde bu politikayı uygulamış.
◾ Kolhoz; tarım arazileri, çiftçilerin ortaklaşa çalıştığı ve ürünlerin devlete teslim edildiği kooperatif bir yapıya sahip. En önemli özelliği ise merkezi planlamaya dayanması.
◾ Sovyetler Birliği, Türk milletinin üstüne çöken kara bir buluttur. Kimliksizleştirme ve sömürü aracı olarak ortaya sürdüğü kolhoz ve kolhozlaştırma terimleri, Çarlık döneminin yarım kalmış Ruslaştırma politikasının devamı kabul edilir.
◾ Kırım Türklerinden Tatar Türklerine kadar neredeyse bütün Türkler bu politikaya maruz kalmış. Cengiz Dağcı ve Cengiz Aytmatov eserlerinde Rus hükumetinin kolhozlaştırma ve bu doğrultuda insanları yıldırma siyasetinin uygulandığını kaleme almışlardır. Bunlardan biri Cengiz Dağcı'nın O Topraklar Bizimdi adlı eseri.