Yönetmen için sinema ne anlama geliyor?
Her yönetmenin sinema yapmak için bir nedeni vardır. Kimi yaşadığı iyi kötü anıları kimi ise doğduğu toprakların tarihini, kültürünü beyaz perdeye aktarır. Yönetmen Bekir ve Büşra Bülbül'ü sinemaya yönlendiren ise kendi topraklarından beslenerek insana dair hikayelerden film yapmaktır. Bu düstur ile yola çıkan ikili, Benim Küçük Sözlerim, Bir Tutam Karanfil gibi birbirinden eşsiz yapımlar ortaya koyar. Peki, genç yönetmenler için sinema ne anlama gelir?
YÖNETMENİN SİNEMA SERÜVENİ
🔸 Yönetmenlerin genellikle amaçları sanatsal değeri yüksek bir film üretmektir. Kendi deyişini, hayatını, kıymet verdiği unsurları katar. Bu da her bir eseri, kendi içerisinde biricik kılar. Bu amaç ile filmlerini çeken senarist ve yönetmen Bekir ve Büşra Bülbül, Vav TV'de yayınlanan Enderun Sohbetleri programına konuk oldu.
🔸 Sinemaya dair görüşlerini aktaran isimler, ilk filmlerini nasıl çektiklerini aktardı. Sinemaya tiyatroda oyunculuk yaparak başlayan ikili, öğrencilerin çektiği kısa filmlerde oynar. Düğün takılarını bozdurarak ilk setlerine giden Bülbül çifti, böylece ilk uzun metrajlı filmleri olan "Benim Küçük Sözlerim"i çeker. Filmin ortaya çıkış hikayesini Büşra Bülbül, "Ne yapabiliriz diye düşündüğümüzde Bekir'in çocukluk anılarından yola çıktık. Hikayeyi birlikte geliştirdik. O zamanlar bana sadece fikir danışıyordu ama senaryoyu Bekir yazdı. Sonra düğünün ertesi sabahı kendimizi sette bulduk" şeklinde anlatır. Böylece ikilinin hem hayat hem de sinema yolculukları başlar.
NEDEN SİNEMA?
🔸 Her yönetmenin sinema yapmak için bir nedeni, anlatmak istediği derdi vardır. Kimi yaşadığı travmaları, çocukluk anılarını kimi ise doğduğu toprakların tarihini, kültürünü beyaz perdeye aktarmak ister. Bekir ve Büşra Bülbül'ü sinemaya yönlendiren ise kendi topraklarından beslenerek insana dair hikayelerden film yapmaktır.
🔸 Niçin sinema yaptıklarını Bekir Bülbül şöyle anlatır, "Aslında bir karın ağrısı olmasa buralara gelinmez diye düşünüyorum. Anlatacağımız çok dert var diye hep içimden geçirmişimdir. Tiyatroya da başlama nedenimizi biraz buydu. Ben biraz kendimize ait hiçbir şeyin anlatılmadığı hissine kapılmıştım. Bir Mevlana filmi, Bediuzzaman Said Nursi'nin kitaplarından esinlenerek yapılan filmlerle karşılaşmıyordum. Buna dair bir derdim vardı açıkçası. Kendi topraklarımızdan beslenerek neden bir şey yapmıyoruz. Kendi perspektifimden yola çıkarak dertlendiğim bir yoldu."
YÖNETMENİN ÖNEMİ
🔸 Bir filmin iyi olarak tanımlanabilmesi için pek çok unsurun bir arada güzel bir iş ortaya koyması gerekir. Çünkü sinema, oyuncusundan kameramanına, dekorcusundan ışıkçısına, senaryosundan yönetmenine tam bir ekip işidir. İyi bir film ekibi, ortaya iyi bir film çıkarır. En önemli görev ise bu ekibi yöneten ve yönlendiren yönetmene düşer. Yönetmen, bir filmin kilit taşıdır.
🔸 Konu ile ilgili Bekir Bülbül şu ifadeleri kullanır: "Puzzle'ın parçalarını birleştirip nihayet büyük resmi görmesi gereken yine yönetmendir. Çünkü burada yine senarist de kurgucu da set asistanı da olsa küçük parçalara odaklanıp o işleri yapıyor. Hepsi önemli."
ÇEKİM TEKNİĞİ
🔸 Bekir ve Büşra Bülbül'ün filmlerine bakıldığında fotoğraf tadında karelere rastlamak mümkündür. Kırsal kesimde, doğal ortamda geçen filmlerinde yönetmenler, doğa ve insanın bir arada olduğu manzarayı andıran görüntüleri kameralarına taşır.
🔸 Filmlerinde kullandıkları çekim tarzları hakkında konuşan Bekir Bülbül, "Çok dramatik hikayeler anlatıyoruz. Dolayısıyla bu kadar dramatik hikayeyi stilize etmek gerekiyor. Sonuçta sinema, görsel bir sanat. En iyi açıyı, perspektifi yakalamak gibi dertlerimiz oluyor haliyle. Bu da filmlere yansıyor" ifadelerini kullanır.
MEKAN KULLANIMININ FİLME ETKİSİ
🔸 Filmin çekileceği, olayın geçtiği mekan, hikaye hakkında izleyenlerin fikir edinmesine yardımcı olur. Mekan, çekimlerin daha gerçekçi olması ve seyircinin kendisini olayın akışına bırakması için oldukça mühim bir unsurdur.
🔸 Mekanın ne denli etkili olduğuna değinen Büşra Bülbül, "Benim için mekanın hikayeyi tam anlamıyla anlatıyor olması lazım. Mekan, anlatmak istediğim hikayeye uymuyorsa orada tıkanıyorum. Çünkü oraya ait bir hikaye. O olmazsa da olur diyemiyorum" der.
🔸 Mekan seçimi noktasında stüdyodan ziyade doğal ortamları tercih ettiklerini söyleyen Bekir Bülbül, "Stüdyo çekimlerinin de çok yapay olduğunu düşünüyorum. Ondan dolayı gerçek hayattan direkt gerçek ev, sokak, mahalle gibi her şeyi gerçek bulmak daha organik" ifadelerini kullanır.
