Arama

İnsana ait becerilerden 'Etkili Dinleme'

İnsan bilgi ve becerilerle donatılmış üstün bir varlıktır. İletişim yönüyle de yaratılan tüm varlıklardan ayırt edilmiştir. Konuşmak, kendini ifade etmek temel ihtiyaçlarımız arasında sayılabilir. Çünkü insan kendini ifade edebildiği sürece bulunduğu yerde varlığını gösterir. Dinleme de insana ait becerilerin içerisinde yer alır. İletişimin yaklaşık yüzde doksanını sözel olarak gerçekleştiriyoruz. Ancak her söyleneni dinliyor muyuz? Etkileyici konuşmak kadar dinlemenin de kendine ait incelikleri var. Etkili dinleme nasıl olmalı? Sizin için derledik.

  • 1
  • 8
YÜZDE KIRK BEŞİNİ DUYUP YÜZDE YİRMİ BEŞİNİ ANIMSARIZ
YÜZDE KIRK BEŞİNİ DUYUP YÜZDE YİRMİ BEŞİNİ ANIMSARIZ

İnsan iletişiminin yaklaşık %90 ı sözel olarak yapılıyor ve birçoğumuz bize söylenenleri tam olarak dinlemiyoruz. Bir çalışmaya göre, çoğumuz bize söylenenin ancak % 45'ini duyuyoruz. Duyduğumuzun da ancak % 50'sini anımsıyoruz. Bu da şu demek: Söylenenin ancak % 25'ini anımsıyoruz. Bu oranı yükselttiğimiz ölçüde iletişimi arttırıyoruz demektir yani etkili dinleme sadece söylenilenleri duymak değil, aynı zamanda bu söylenenleri önemli bulmak, kavramak ve değerlendirmektir.

  • 2
  • 8
ETKİN DİNLEME SADECE MESAJI ALMAK DEĞİL
ETKİN DİNLEME SADECE MESAJI ALMAK DEĞİL

Etkin dinleme sadece mesajı almakla sınırlı değildir. Mesajın alındığını geri bildirmeyi de içerir. Farkında olarak ve belirli kurallara uyularak yapılması gerekir. Psikoterapi, eğitim, iş görüşmeleri, çocuklarla etkileşim gibi değişik alanlarda etkin dinleme yapmak mümkün. Amaç, çoğu zaman bir sorunun anlaşılması ve çözümüne yardımcı olunmasıdır.

Sadece sözlerin dinlenmesiyle yetinilmemeli, sözel olmayan davranışlara da dikkat edilmelidir. Yüz yüze iletişimde duygusal mesajların %55'inin yüz ifadeleri, %38'nin söz ötesi ve ancak %7'sinin sözlerle verildiği hesaplandı. Daha sonra yapılan çalışmalarda da buna yakın sonuçlar alındı.

  • 3
  • 8
DİNLEMENİN DE ÇEŞİTLERİ VAR
DİNLEMENİN DE ÇEŞİTLERİ VAR

Görünüşte Dinleyen
Bazen karşınızdaki kişi dış görünüşüyle dinliyormuş gibidir, fakat iç dünyası bambaşka yerlerdedir. Ya da kafasında sizin söylediklerinizden daha önemli bir konu vardır.

Seçerek Dinleyen
Anlatılan kısımlar da kendi ilgi alanına giren kısımları dinler.

Saplanmış Dinleyici
Sürekli bir duygusal tonu taşımak isterler; ne söylerseniz söyleyin ondan bir espri, gülünecek bir şey çıkarmak isteyenler olabileceği gibi, her söylenenden hüzünlü bir şeyler çıkarmaya çalışanlar da vardır. Böyle belirli bir duyguya saplanmış dinleyiciler kendi ilgilendikleri duyguların dışında işittiklerini, hemen o anda unuturlar.

Savunucu Dinleyici
Ne duyarsa duysun her söyleneni kendine yönelmiş bir saldırı sayar ve hemen karşı savunmaya geçer.

  • 4
  • 8
DİNLEMENİN DE ÇEŞİTLERİ VAR
DİNLEMENİN DE ÇEŞİTLERİ VAR

Tuzak Kurucu Dinleyici
Bu tür dinleyiciler hiç seslerini çıkarmadan dinlerler, çünkü bunlar dinledikleri bilgiden yararlanarak karşıdakini zor duruma bırakacak fırsatlar yakalamaya çalışırlar. Hatalarını bulmak, açık aramak, eksikliklerini ortaya çıkarmak için dinlerler.

Yüzeysel Dinleyici
Konuşanın kullandığı kelimelerin yüzeyinde kalır ve asıl altta yatan anlama ulaşamazlar. Kelimelerin manasını o zannederler. Zahiri manayı ciddiye alırlar

Aktif Dinleyici
Bir kimseyle konuşurken, onun demek istediğiyle bizim anladığımızın aynı olup olmadığını dinlemeye " geri-iletim" adı verilir. Geri iletim kullanarak dinlemenin, anlamaya büyük katkısı vardır. Aktif dinlemenin en belirgin özelliği, bilinçli bir şekilde ve sürekli olarak geri iletim kullanılmasıdır. Aktif dinlemede dinleyen konuşanın dinlediklerini açarak geri verir ve böylece konuşan dinleyenin ne anladığını öğrenir. Bireylerin iç dünyalarına kapanıp kendi anlamları içine gömülmeleri önlenmiş olur.

  • 5
  • 8
DİNLEMEYE ENGEL OLAN SEBEPLER
DİNLEMEYE ENGEL OLAN SEBEPLER

- Gürültü
- Dikkat dağınıklığı
- Dinlemekten çok konuşmaya önem vermek Abraham Licoln, "Birisiyle ilişkimde bir sonuç almaya hazırlanıyorsam, zamanımın üçte birini kendi söyleyeceklerimi, üçte ikisini onun söyleyeceklerini düşünerek geçiririm." diyerek dinleme ve konuşma arasındaki zamanı doğru oranlamıştır.
- Sürekli bir insanı dinlemeye yoğunlaşmak oldukça zordur.
- Dinlemenin önündeki herhalde en aşılmaz engel, insanın kendisiyle meşgul olmasıdır. Hem televizyon izleyip, hem de konuşmaya çalışmak ya da gazete okurken bir şeyler söylemeye çalışmak gibi.
- Önyargı

2024 Fikriyat. Tüm hakları saklıdır.
BİZE ULAŞIN