"Osmanlı sarayı" denildiğinde, her birimizin aklına ilk gelen yapı hiç şüphesiz Topkapı Sarayı'dır. Osmanlı imparatorluk saraylarından Bursa ve Edirne sarayları tamamen yok olmuş; öte yandan eyalet sarayları arasında sayılan Dimetoka, Yenişehir, Saraybosna, Manisa ve Amasya saraylarının akıbeti de onları izlemiştir. Peki, İstanbul'da iki Osmanlı sarayının, tarihin tozlu sayfaları arasına karıştığını ve günümüze hiçbir izin kalmadığını biliyor muydunuz?
İstanbul'un fethinden hemen sonra tarihi kesin olarak bilinmemekle birlikte 1454-1457 yılları arasında, Forum Tauri'nin bir kısmı üzerine inşa edildi, Eski Saray. Yazılı ve çizili belgelerden anlaşıldığı kadarıyla yüksek duvarlarla çevrili, kareye yakın büyük bir alan üzerinde yer alıyordu.
16'ıncı yüzyıl ortalarına kadar İstanbul'un en önemli sarayı olan yapı, Kanuni Sultan Süleyman'ın Harem'i 1541-1545 yılları arasında Yeni Saray'a, yani Topkapı Sarayı'na nakletmesinden sonra ikinci plana düştü ve 18'inci yüzyıl başlarına kadar eski padişah haremlerini barındırdı.
II. Mahmud'un yıkılan yeniçeri kışlaları yerine Eski Saray Serasker Kapısı olarak yeni kurulan orduya terk etmesi ve burada oturan eski haremi tamamen Topkapı Sarayı'na taşıması, bu saray yapısının kısa sürede yok olmasına yol açtı.