Çöldeki inci: Burku Sarayı
İslam medeniyetinin görünen yüzleri olan mimari eserler, büyük ve geniş bir coğrafya üzerinde tezahür ederek adeta gönül coğrafyamızı süsler. Ürdün'ün Suriye ve Irak sınırına yakın olan çöl bölgesinde bulunan Burku Sarayı da verilebilecek örneklerden biri... Bu kadim eser, klasik tarz Emevi mimarisini en güzel biçimi ile yansıtır.
Önceki Resimler için Tıklayınız
🔸 Bu materyallerden Burku Sarayı'nın yer aldığı alanın eski çağlardan bu yana önemli bir bölge olduğu anlaşılıyor.
🔸 Bilhassa muhtelif taşların varlığı bu kanıyı kuvvetlendiriyor. Oymacılık ve avcılık gibi önemli uğraşların eski dönemlerden bu yana varlığını destekliyor.
🔸 Emevi Halifeleri Burku'yu bir av köşkü olarak da kullanmışlardır.
🔸 Bilhassa Halifelerin eğitimli şahinlerle tavşan ve ceylan avına çıktıklarında en çok tercih edilen saray, Burku olmuştur.
🔸 Burku, kelime manası olarak şahinin avdan evvel gözünün önüne konan başlık manasına geliyor.
🔸 Şahin ile avcılık yapma adeti bugünlerde hala Arap ülkelerinde yaygın.
🔸 Saray dikdörtgen bir plan üzerine inşa edilmiştir. Uzun kenarları otuz yedi metre, kısa kenarlar ise otuz beş metredir. Dikdörtgen alanın iki cephesinde de küçük dikdörtgen odalar bulunuyor.
🔸 Sarayda yarıçapı iki metre, kapısı büyük bir avluya açılan bir oda, odada bazalt taşlardan şerit şeklindeki kemeri taşıyan sütunlar da mevcut.
🔸 Sarayın kuzey, güney ve güneybatısındaki köşelerde üç kule var. Ayrıca sarayın ortasındaki açık alanda üç küçük oda daha bulunuyor. Sarayın güney kısmında, yakındaki barajdan su taşıyan kanalla bitişik su haznesi de bulunuyor.
🔸 Burku Sarayı'nın gözetleme kuleleri ise büyük ihtimalle Mezopotamya tarafından gelerek, Arap Yarımadası için Sirhan yoluna doğru gidenlerden suları korumak amacıyla kullanıldı.