Arama

Nisan ayının en çok okunan 20 kitabı

Birçoğumuzun yol arkadaşı olan kitaplar, geçmişte de günümüzde de bilginin en önemli kaynağıdır. Zamana meydan okuyan ve insanların aklından çıkmayan bu eserler sayesinde insanlar yeni bir dünyaya doğru yelken açar. İşte sizler için Nisan ayının en çok okunan 20 kitabını derledik.

  • 3
  • 20
KÜRK MANTOLU MADONNA
KÜRK MANTOLU MADONNA

"Fakat sergide gördüğüm bu kürk mantolu resim, ona hayalen dokunmama imkan vermeyecek derecede beni sarmıştı. Onunla bir aşk sahnesi tasavvur etmek değil, karşı karşıya, iki dost gibi oturmayı düşünmek bile elimden gelmiyordu. Buna mukabil, gidip o tabloyu seyretmek, bana bakmadığına emin olduğum o gözlere saatlerce dalmak arzusu gitgide artmaktaydı. Paltomu sırtıma geçirerek tekrar serginin yolunu tuttum ve bu hal, günlerce devam etti."

Sabahattin Ali'nin romanları uzun birer hikâye gibidir. Hikâyeleri ile romanlarında aynı kurgu, aynı anlatım ve aynı üslûp egemendir. Aralarındaki fark; birinin kısa, diğerinin daha uzun ve detaylı oluşudur. Olayların geçtiği yerler, kahraman tipleri, yazarın bunlara yaklaşımı, doğrudan veya dolaylı içerdiği mesajlar hep aynıdır. Romanlarında anlattığı küçük insanların küçük, ama gerçekçi dünyaları, hayal ve umutları, tutkuları, aşkları, yalnızlıkları, çaresizlikleri, kendine özgü gururları, karşılaştığı zorluklar, yaşadığı çelişkiler, uğradığı haksızlıklar ve bunlara tepkileri vs. onun anlatımıyla bir toplum fotoğrafına dönüşür. İyi ve sağlam bir gözlemcidir. Çelişkiler ve karşıtlıklar üzerinden toplumsal düzeni eleştirir. Meselesi ve mücadelesi olan bir yazardır o. Bu yüzden toplumun bütün kesimleri tarafından her zaman sevilerek okunur.

Nedense, hayatta bir müddet beraber yürüdüğümüz insanların başına bir felaket geldiğini, herhangi bir sıkıntıya düştüklerini görünce bu belaları kendi başımızdan savmış gibi ferahlık duyar ve o zavallılara, sanki bize de gelebilecek belaları kendi üstlerine çektikleri için alaka ve merhamet göstermek isteriz.Sabahattin Ali; aşkın en güzel halini anlattığı bu kitabında, insanın bilinmeyen yüzlerini seriyor gözlerimizin önüne.

Kitabı incelemek ve satın almak için tıklayın...

  • 4
  • 20
BEYAZ ZAMBAKLAR ÜLKESİNDE
BEYAZ ZAMBAKLAR ÜLKESİNDE

"Halkımızı unutmayınız!.. Sizler hepiniz, bu halkın arasından yetiştiniz. Oysa şimdi ne yapıyorsunuz!? Bilgisiz kardeşlerimizden kaçıyor musunuz? Yoksa halkımızın daha iyi bir konuma yükselmesi için çözümler mi düşünüyorsunuz? Halkımızı uyandırmak ve kültürel düzeyini yükseltmek için neler yapıyorsunuz?
Tarihte öyle milletler gelmiş geçmiştir ki, yiğitlikleriyle, ihtişamlarıyla gözlerimizi kamaştırırlar. Fakat bunlar sonunda, genel bir ahlak bozukluğunun kurbanı olmuşlardır. Ben sizi topluca çürümekten, düşünsel bir uyanışa çağırıyorum! Kitabımın her bölümünün, her sayfasının sonunda okurlarıma şunu hatırlatmak isterim: Hayat yapıcılığına ne zaman başlıyorsunuz? Siz ey bay ya da bayan, hayata borcunuzu ne zaman ödeyeceksiniz?"
Yazar Grigory Petrov'un çeşitli aralıklarla çıktığı Finlandiya seyahatlerindeki notlardan oluşan eser, 1800'lerin son döneminde Finlandiya halkının içinde bulunduğu durumu, cehaletten kurtulmak için başta Johan Vilhelm Snelman olmak üzere ülkedeki bir avuç Fin aydının verdiği olağanüstü mücadeleyi anlatır.

Kitabı incelemek ve satın almak için tıklayın...

  • 5
  • 20
1984
1984

İngiliz yazar George Orwell'in 1949 yılında yayımlanan ve kısa sürede kült mertebesine erişmiş eseri 1984, 1949 yılında yayımlandı. Distopya türünde bir roman olan 1984, "Büyük Birader", "Düşünce Polisi", "101 Numaralı Oda", "2+2=5" gibi çeşitli terminolojileri ve kavramları günümüz lügatına dahil etti.

Romanın adı "Avrupa'daki Son Adam" ismiyle yayımlanmak istenmiştir fakat Orwell'ın yayıncısı başarılı bir pazarlama stratejisiyle kitabın adını ''Bin Dokuz Yüz Seksen Dört'' olarak değiştirdi.

Eser, her ne kadar Aldous Huxley'nin ''Cesur Yeni Dünya'' adlı eseri ile birlikte distopik roman alanında en iyi bilinen kitaplar olsa da distopya türünün yaratıcısı Rus yazar Yevgeni Zamyatin'dir ve yazarın kitabı "Biz"; 1984'ün, Cesur Yeni Dünya'nın ve Ursula K. Le Guin'in Mülksüzler adlı eserinin ilham kaynağıdır.

Kitabı incelemek ve satın almak için tıklayın...

  • 6
  • 20
FAHRENHEİT 451
FAHRENHEİT 451

Ray Bradbury sadece bilimkurgunun değil fantastik edebiyatın ve korkunun da yirminci yüzyıldaki ustalarından biri. Bilimkurgunun iyi edebiyat da olabileceğini kanıtlayan belki de ilk yazar. Yayımlandığı anda klasikleşen, distopya edebiyatının dört temel kitabından biri olan Fahrenheit 451 ise bir yirminci yüzyıl başyapıtı. Guy Montag bir itfaiyeciydi. Televizyonun hüküm sürdüğü bu dünyada kitaplar ise yok olmak üzereydi zira itfaiyeciler yangın söndürmek yerine ortalığı ateşe veriyordu. Montag'ın işi ise yasadışı olanların en tehlikelisini yakmaktı: Kitapları.

Montag yaptığı işi tek bir gün dahi sorgulamamıştı ve tüm gününü televizyonla kaplı odalarda geçiren eşi Mildred'la beraber yaşıyordu. Ancak yeni komşusu Clarisse'le tanışmasıyla tüm hayatı değişti. Kitapların değerini kavramaya başlayan Montag artık tüm bildiklerini sorgulayacaktı. İnsanların uğruna canlarını feda etmeyi göze aldığı bu kitapların içinde ne vardı? Gerçeklerin farkına vardıktan sonra bu karanlık toplumda artık yaşanabilir miydi? Mutlu olmamız için gerekli her şeye sahibiz, ama mutlu değiliz. Bir şey eksik. Etrafa bakındım. Ortadan kaybolduğunu kesinlikle bildiğim tek şey, on-on iki yıldır yaktığım kitaplardı.

Kitabı incelemek ve satın almak için tıklayın...

  • 7
  • 20
KALP
KALP

Yazı yoktu ama o vardı. Tekerlek icat edilmemişti ama o yerli yerindeydi. Dünya yaratılmamıştı ama o kasılıp gevşiyordu. İnsan henüz cennetteyken onunlaydı ve içindeki her şey de sevgi, aşk, vefa, iyilik, şükür, hamd, dostluk gibi erdemler üzerineydi… Âdem ata onun sesini dinleyip arzusunu giderme gayretine düşmeseydi belki de yolu yeryüzünde tövbelere, pişmanlıklara ve umutlara hiç evrilmeyecek; çevresi daralmalar ve genişlemeler, arınmalar ve kirlenmeler, yangınlar ve donmalarla hiç kuşatılmayacaktı. Şimdi? Aşk ve nefret, iyilik ve kötülük, saadet ve keder, iman ve inkâr... İnsana insan olduğunu artık bunlarla hissettiriyor. Bazen aydınlık, bazen karanlık; gören göz veya işiten kulak bazen… Göğüs kafesinde ahenkle her büzülüp genişlemesi bizi içten içe süratle değiştiriyor ve hâlden hâle döndürüyor. Sesindeki ters-yüz oluş bile adıyla örtüşük: "Bir şeyi bir yönden öteki yöne çevirmek; renkten renge giriş, kararsızlık, durmadan dönüşüm ve değişim; kalp."

Kitabı incelemek ve satın almak için tıklayın...

2024 Fikriyat. Tüm hakları saklıdır.
BİZE ULAŞIN