Arama

Çok tanınan yazarların az bilinen kitapları

F. Scott Fitzgerald denilince akla ilk gelenin Muhteşem Gatsby olması ya da George Orwell'ın adını duyar duymaz 1984'ü hatırlamak oldukça normal ve anlaşılabilir. Fakat bu usta isimlerin ünlü eserlerinin gölgesinde kalmış, öne çıkma fırsatı bulamamış kitapları da var. İşte pek çoğunu yakından tanıdığımız, dünya edebiyatının ünlü yazarlarının gölgede kalmış eserleri…

  • 3
  • 20
Kırmızı Papağan - Jose Mauro De Vasconcelos
Kırmızı Papağan - Jose Mauro De Vasconcelos

Arkadaşları arasında kısaca Ze Mauro olarak tanınan, Jose Mauro de Vasconcelos 26 Şubat 1926'da Rio de Janeiro yakınlarında Bangu'da doğdu. Kızılderili ve Portekizli karışımı bir ailenin çocuğuydu. Okumayı çok genç yaşta tek başına öğrendi. Tıp, desen çizimi, hukuk ve felsefe öğrenimine başlayıp yarıda bıraktı. Öğrenim hayatında olduğu gibi iş hayatında da balıkçılık, öğretmenlik, modellik, dansçılık, garsonluk, tiyatro, sinema ve televizyon oyunculuğu gibi çeşitli meslekleri denedi. Hayatı boyunca Kızılderili haklarını korudu. Can Yayınları arasında çıkan "Şeker Portakalı", Güneşi Uyandıralım, Delifişek, Kayığım Rosinha, Yaban Muzu, Çıplak Sokak adlı yapıtlarıyla ülkemizde çok sevilen bu Brezilyalı yazar, "Kırmızı Papağan"ı yazmak amacıyla uzun süre Kızılderililerle yaşadı. Kitabı 1953 yılında bitirdi. Yazar, bu romanıyla günümüze dek süregelen Kızılderili sorunlarını, Kızılderililerin gizemli yaşamlarını, 'garimpeiro' adı verilen maden arayıcılarının çalışmalarını, yağmur ormanlarında avlanan ırmak avcılarını, Kızılderili gerçeğini, o yöreden uzakta oturan Brezilyalılara ve bütün dünyaya duyurmayı amaçlamıştır.

Kitabı incelemek ve satın almak için tıklayınız…

  • 4
  • 20
Tuhaf Kütüphane - Haruki Murakami
Tuhaf Kütüphane - Haruki Murakami

"Bir Osmanlı Vergi Tahsildarının Güncesi adlı kitabı elime aldım, okumaya başladım. Bu, Osmanlıca yazılmış zor bir kitaptı. Ne var ki tuhaf bir şekilde hiç güçlük çekmeden okuyabiliyordum. Kitabın sayfalarını çevirirken, Türk vergi tahsildarı İbn Armut Hasir olmuştum, belimde eğri bir pala, İstanbul'da vergi toplamaya çıkmıştım. Meyve ve tavuk, sigara ve kahve kokuları sokağa ağır ağır akan bir nehir gibi yayılmıştı. Hurma ve mandalina satan seyyar satıcılar yol kenarında yüksek sesle bağrışıyorlardı."

Yalnız bir çocuk, gizemli bir kız ve Koyun Adam… Acaba korkunç yaşlı adamın onları hapsettiği ürkünç kütüphaneden kaçmayı başarabilecekler mi? Haruki Murakami'den büyükler için yazılmış, masal tadında bir öykü…

Neden bunlar benim başıma gelmek zorundaydı ki? Oysa tek yaptığım, kitap ödünç almak için kütüphaneye gelmekti. "O kadar da canını sıkma" dedi Koyun Adam, beni avutmak için. "Baksana Koyun Adam" dedim. "Neden o yaşlı adam benim beynimi yemek istiyor ki?" "Bilgiyle dolu beyin çok lezzetli olur çünkü. Yumuşacıktır. Aynı zamanda böyle topak topaktır."

Kitabı incelemek ve satın almak için tıklayınız…

  • 5
  • 20
29 Numaralı Koltuğun Hikayesi - Amin Maalouf
29 Numaralı Koltuğun Hikayesi - Amin Maalouf

Amin Maalouf 2011 yılında Claude Lévi-Strauss'un ardından Fransız Akademisi'nde 29. Koltuğa seçildi. Fransız Akademisi üyesi olmak Fransız dili üstüne araştırma yapmak kadar Akademi'nin tarihi hakkında çalışmak gibi bazı yükümlülükleri de beraberinde getiriyordu. İşte 29 Numaralı Koltuğun Hikâyesi bu çalışmaların bir meyvesi olarak doğdu.

Akademi'nin âdetleri gereği, seçilen her yeni üye koltuğunu devraldığı selefi hakkında bir konuşma yapmak zorundaydı. Maalouf da Claude Lévi-Strauss hakkında muazzam bir konuşma yaptı. Ancak Maalouf'un 29 numaralı koltuğa olan ilgisi bununla sınırlı kalmadı.

On sekiz kişi yer alıyor kitapta. Bu on sekiz kişinin hikâyesi hiç kuşkusuz dönem(ler)in Fransa'sına ayna tutma işlevi de görmekte...

Maalouf, her zamanki titizliği ve ayrıntılara olan düşkünlüğüyle, koltuğun ilk sahibi Pierre Bardin'den (1590-1635) selefi Claude Lévi-Strauss'a varıncaya dek, Fransa'nın siyasi ve kültürel tarihinin satır aralarında bir kazı çalışmasına girişiyor adeta...

Kitabı incelemek ve satın almak için tıklayınız…

  • 6
  • 20
Dali'den Karakurbağasına Bazı Düşünceler - George Orwell
Dali’den Karakurbağasına Bazı Düşünceler - George Orwell

Yirminci yüzyıl edebiyatının en büyük yazarlarından George Orwell, kurgu eserlerinin yanı sıra keskin kalemi ve ilkeli duruşuyla, eş-dost gözetmeden yazdığı edebi ve siyasi eleştirileriyle, yazın dünyasında kendine benzersiz bir yer edinmiş, herkesin düşünsel dürüstlüğüne saygı duyduğu bir isim olmuştur.

Dali'den Karakurbağasına Bazı Düşünceler başlığı altında bir araya getirdiğimiz bu yazılarda da Orwell, kalemini kâh bir neşter kâh bir tüy gibi kullanarak; ilkbaharın güzelliklerinden intikam duygusuna, Dali'nin yaşamı ve eserlerinden ideal yaşamın nasıl olması gerektiğine, İspanya İç Savaşı'ndan suç ve dedektiflik romanlarına, Marakeş ve sakinleri üzerine insani gözlemlerden bilim-siyaset ilişkisine, şömine başında aile saadetinden Arthur Koestler'in eserlerinin edebi eleştirisine kadar birbirinden çok farklı konuları büyük bir ustalıkla, ivmesinden ve entelektüel keskinliğinden hiçbir şey kaybetmeden işliyor. Hangi konuyu ele alırsa alsın, derinlikten taviz vermeden, tadına doyulmaz bir yazınsal şölen sunuyor.

"Bir duvardan talep edeceğimiz ilk şey, dik durmasıdır. Dik duruyorsa iyi bir duvardır ve hangi amaca hizmet ettiği bundan ayrı değerlendirilebilir. Fakat bir toplama kampını çevreliyorsa, en iyi duvar bile yıkılmayı hak eder."

Kitabı incelemek ve satın almak için tıklayınız…

  • 7
  • 20
Kısa Süren Saltanat - John Steinbeck
Kısa Süren Saltanat - John Steinbeck

John Steinbeck, bu yegâne siyasi hicvinde Fransız Devrimi'ni adeta ters yüz ediyor. Cumhuriyetin sürekli olarak krize girmesinden bıkan Fransızlar, çözümü kadim kralların soyundan gelen amatör astronom Pippin Héristal'i kral ilan etmekte bulurlar. Yeni kral ve ailesi bir anda magazin basını, saray görevlileri, yağmacı soylular ve didişip duran siyasetçiler arasında kalır. Fransa Kralı IV. Pippin kendisinden neler beklendiğini anlamaya çalışırken karısı Maria, kafasını Versailles Sarayı'nın temizliğine takmış, Hollywood yıldızlarıyla eğlenen kızı Clotilde ise gönlünü Amerikalı Yumurta Prensi'ne kaptırmıştır.

Steinbeck, kraliyet ailesi ve çevresindeki renkli karakterlerin maceraları üzerinden Fransa, Amerika, demokrasi ve siyasi kurumlar ile birlikte büyük şirketler ve kapitalizmin eleştirisine ustalıkla girişiyor.

Kitabı incelemek ve satın almak için tıklayınız…

2024 Fikriyat. Tüm hakları saklıdır.
BİZE ULAŞIN