Arama

Batılı düşünürlerin İslam’a bakışı

İslam'ın tebliği, Batılı düşünürlere göre insanlık tarihinin en büyük olayıdır. Bu önemli isimlerden bazıları İslam'a zıt düşünceler içindeyken bazıları ise Kur'an'a ve Peygamber Efendimize (SAV) hayranlığını açıkça dile getirir. Öyle ki Goethe, Efendimize (SAV) duyduğu ilgiyi "Hz. Muhammed'in Nağmesi" isimli şiiriyle kaleme alır. Lamartine, Tolstoy, Nietzsche gibi önemli fikir adamları da İslam'a ve Peygamber Efendimize (SAV) karşı hayranlıklarını ifade etmekten çekinmemişlerdir.

DÜNYA TARİHİNİN DÖNÜM NOKTASI: İSLAM

🔸 Voltaire tüm düşmanca tavırlarına rağmen dünya tarihindeki en büyük olayın İslam'ın tebliği olduğunu inkar etmez. Hatta konuyla ilgili dikkat çeken görüşler bulunur.

Vav TV'de yayınlanan Açık Medeniyet programında konuşan Prof. Dr. Tahsin Görgün, Voltaire'nın tarih görüşünü şöyle anlatır, "İnsanlık tarihindeki en büyük hadise olarak İslam'ın tebliğini görüyor. Ona bağlı olarak da dünya tarihi Voltaire de iki dönem olarak el alıyor. Biri İslam öncesi, diğeri İslam sonrası. İslam ile ilgili anlattığı şeylerde 18. yüzyıl Fransasında yaşayan insanlar açısından iyi, doğru ve güzel olan şeylerin kahir ekseriyetinin İslam'ın tebliği ile insanlığın hayatına girdiğini kabul ediyor ve bütün düşünce sistemini onun üzerine kuruyor."

TARİHİN EN ÖNEMLİ FİGÜRÜ HZ. MUHAMMED

🔸 Voltaire, bir itirafında İslam tarihinin belgelere dayalı olduğunu ve tarihte belgelere dayalı olarak yazılmış kanun koyucu en önemli figürün Hz. Muhammed (SAV) olduğunu söyler.

🔸 Peygamberimizin (SAV) dünya tarihindeki yaptığı değişiklikleri de en büyük devrim olarak nitelendirir.

Batılı düşünürlerin İslam'a olan hayranlığı

MODERN KAVRAMININ KARŞILIĞI: İSLAM

🔸 18. yüzyılda modern kelimesiyle "yeni" kavramı nitelenir. Devrin modernini temsil edenler ise İslam ve Müslümanlardır.

◽ Konuyla ilgili ilginç bir misal olduğunu anlatan Görgün, "1636'da İslam dünyasına seyahatte bulunmuş olan İngiliz seyyah Henry Blount'un, Doğu Akdeniz'e Yolculuk eserinde kullandığı tabir çok ilginç. Diyor ki, 'Dünyada muhteşem fiillere sahip olan Türkler, yaşayan yegane modern toplumdur. Biz, insanlığın geleceği ile alakalı bir tasavvur oluşturmak istiyorsak o zaman Türklerin nasıl yaşadığına bakmamız lazım' O dönemin modern devleti olarak Türkleri yani Müslümanları gösterir."

🔸 Buradaki modern kavramından kasıt, farklı din ve dil mensuplarının barış içerisinde bir arada yaşamasını sağlamaktır. Bu husus açık medeniyet tabiriyle de ifade edilmektedir.

MEDENİYETİN TEMSİLİ: MÜSLÜMAN

🔸 Müslümanları medeniyet ile özdeşleştiren Batı Avrupa aydınlarının büyük bir kısmı Peygamber Efendimizi (SAV), insanlığın önünü aydınlatan büyük bir lider olarak görür.

Avrupalı aydınların bu düşüncelerini Görgün şöyle ifade eder: "Müslümanlık onlar için ideal yaşama şeklinin çerçevesini sunuyor. Fakat Müslümanların hayatındaki Müslümanlık, onların kafasındaki dine uymadığı için onu din olarak düşünmüyorlar."

İslam Altın Çağı'nın oluşum süreci

  • 6
  • 11
GOETHE'YE GÖRE İSLAM
GOETHE’YE GÖRE İSLAM

İSLAM HAYRANI GOETHE

🔸 O dönemde Avrupa'da İslam karşıtı yazarlar olsa da Goethe gibi Peygamber Efendimizden (SAV) övgü ile bahseden düşünürler de bulunur.

🔸 Goethe'nin düşünceleri ile kilise arasında küçüklüğünden itibaren tezatlık mevcuttur. O, Hristiyanlıktaki baba-oğul düşüncesini, doğuştan günahkar olma anlayışını reddeder. Öyle ki bu fikirleri nedeniyle dönemin dini çevreleri tarafından dışlanır.

🔸 Goethe, Peygamber Efendimizden (SAV) bahsederken şu sözleri kullanır: "Hiç kimse Hz. Muhammed (SAV) prensiplerinden bir adım ileri atamaz. Avrupa'ya nasip olan bütün başarılara rağmen bizim olan bütün kanunlarımız, İslam kültürüne nispetle eksiktir. Biz Avrupa milletleri medeni imkânlarımıza rağmen Hz. Muhammed'in (SAV) son basamağına varmış olduğu merdivenin daha ilk basamağındayız. Şüphe yok ki hiç kimse bu yarışmada onu geçemeyecektir".

2024 Fikriyat. Tüm hakları saklıdır.
BİZE ULAŞIN