Arama

Bir eski zaman efendisi İbnülemin'in rüya kitabı

Bir eski zaman efendisi olan İbnülemin Mahmut Kemal İnal, 33 sene boyunca Osmanlı Devleti'ne hizmet etti. Bunun yanı sıra sayısız kıymetli eser neşretti. Doğduğu yıl sebebiyle memleketin siyasi ve fikri ortamının en karmaşık zamanlarında yaşadı. Bu dönem içerisinde kaleme aldığı bir eseri dikkat çekici… Ruhsal konuları, kişisel endişelerini, korkularını, bastırılmış özlem ve duygularını ortaya koyduğu İbnülemin'in Rüyaları adlı kitabı, kendisinin bilinçaltı hakkında psikanalist okumalar yapmamızı kolaylaştıracak. İşte, İbnülemin'in psikobiyografik eseri…

  • 2
  • 20
GEÇMİŞİ TÜM RENKLERİYLE KARŞIMIZA ÇIKARIR
GEÇMİŞİ TÜM RENKLERİYLE KARŞIMIZA ÇIKARIR

Onun entelektüel dünyasında mazinin tüm renkleri bir gökkuşağı edasıyla karşımıza çıkardı. Zira bilim ve sanatın içerisine sığan her şeyin İbnülemin'de az çok bir karşılığı vardı. Süleyman Nazif onun için, "fazlı faslından, faslı fazlından baskın olan" tabirini kullanırdı.

İbnülemin, bize unuttuğumuz birçok niteliğiyle mazinin nüfuz edilmesi gereken derinliklerini hatırlatan gür bir sesti. Bu ses, kimi zaman zühd ve takvadan dem vuran segâh veya hüseynî, kimi zaman da ciddiyeti, cesareti hatırlatan rast veya çârgâh; bazen hakiki aşkı anlatan, uşşâk ve bayatî, bazen de hüzünde ifadesini bulan hicâz ve hüzzam makamları gibiydi.

  • 3
  • 20
İBRAHİM ÖZTÜRKÇÜ’DEN İBNÜLEMİN’İN RÜYALARI
İBRAHİM ÖZTÜRKÇÜ’DEN İBNÜLEMİN’İN RÜYALARI

Şehir Üniversitesi Taha Toros Arşivi'nde bulunan ve kendisinin el yazısıyla yaklaşık 70 varaktan ibaret olan İbnülemin'in Rüyaları, İbnülemin'in psikobiyografisine kaynak niteliğindedir.

İbrahim Öztürkçü'nün hazırlamış olduğu İbnülemin'in Rüyaları Dergâh Yayınları'ndan çıktı. Eserde İbnülemin'in 1895-1927 yılları arasında gördüğü rüyalar iki kapak arasına toplanmış. Eserin aslı İstanbul Şehir Üniversitesi Taha Toros Arşivi'nde olduğu kitabın önsözünde belirtiliyor. Kitapta İbnülemin'in rüyaları, "İbnülemin'in Sadaret ve Vezaret Rüyaları" başlığı altında anlatılmaya başlanmış.

Kitabı incelemek veya satın almak için tıklayınız...

  • 4
  • 20
“RÜYAYA İNANMAMAK KABİL MİDİR?”
“RÜYAYA İNANMAMAK KABİL MİDİR?”

Hafta mecmuası adına kendisiyle röportaja giden Oğuz Özdeş'in rüya görüp görmediğini ve rüyaya inanıp inanmadığını sorması üzerine İbnülemin sinirlenmiş ve kendisini azarlamıştı. "Rüyaya inanmamak kabil midir?" dedikten sonra da şöyle devam etmişti: "Her şeyden evvel, hayatımın rüya olduğuna kâniim. Diğer insanlar gibi ben de rüya görürüm. Bilhassa kedere müncer olan rüyalarım ekseriyetle tahakkuk eder."

İbnülemin'in rüyalarının genellikle "kedere müncer" olmasının hikmetini, aynı röportajda "ağlamak ve gülmek" konusunda sorulan suale verdiği cevapta buluyoruz: "Kalbim pek rakîktir. Her şeyden müteessir olurum. Kendi hüznüm derecesinde başkasının hüznüne de üzülürüm. Bu sebeple, ağlayışım gülüşümden fazladır."

  • 5
  • 20
İBNÜLEMİN’İN RÜYALARI’NDA RUH HALİNE AİT SATIRLAR
İBNÜLEMİN’İN RÜYALARI’NDA RUH HALİNE AİT SATIRLAR

Ailesinden, yakın çevresine, hususi hayatından ve kaygılarından, beklentilerine; ruh dalgalanmalarından kişilik bozukluğunu ihsas edecek isteklerine, saplantılarından nefretlerine; anne, baba ve kardeş sevgisinden bir yuva kurma özlemine, devletin üst makamlarında arzuladığı, fakat nail olamadığı görevlerden Efendimiz ve âl'ine duyduğu büyük hürmet ve muhabbete varıncaya kadar hayata ait her şey bu rüyalarda resm-i geçittedir.

  • 6
  • 20
RÜYALARININ MERKEZİNDE İBNÜLEMİN’İN UKDELERİ YER ALIYOR
RÜYALARININ MERKEZİNDE İBNÜLEMİN’İN UKDELERİ YER ALIYOR

Rüyaların merkezinde, İbnülemin'in içinde bir ukde olduğu anlaşılan "Sadâret, vezâret, nezâret, Mabeyn Başkâtipliği, Hilafet Başkâtipliği, Meşihat mektupçuluğu" gibi rütbelerden birinin kendisine tevcih edilme beklentisiyle alakalı meseleler bulunuyor.

Bu makamlar, rüyalarda ya aileden birinin veya bir tanıdığının veyahut velâyet sahibi insanların söylemleriyle ifade edilmiş veya müjdelenmiştir. Rüyalardan bazıları da ayrıntılara girilmeden bu beklentilerinin kısaca yazıya dökülmüş hâlidir: "1334 Şevvâli'nin 20'inci gecesi: Vezir olmuşum. Fakat tafsilâtını unuttum. Hayırdır inşallah." veya "1340 Saferi'nin 5'inci Cuma sabahı: Sadâret müsteşârı olmuşum. Tafsilâtını unuttum." örneklerinde olduğu gibi.

2024 Fikriyat. Tüm hakları saklıdır.
BİZE ULAŞIN