Arama

Prof. Dr. Sefa Saygılı
Nisan 16, 2020
Michel Nostradamus (1503-1566) bugünleri bildi mi?

Batılı ülkelerde en popüler Fransız yazarı olan Nostradamus acaba geleceği bilen kâhin mi yoksa bir şarlatan mıydı? Dünyayı saran her önemli olaydan sonra bir takım medya organları hemen 'Nostradamus bunu da bildi' tarzında haberler yaparlar. Ancak gerçek böyle midir?

Sözgelimi 2020 başlangıcında Nostradamus nelerin olacağını öngörmüş, bakalım:

"1503 yılında dünyaya gelen ve kâhinlerin atası olarak bilinen Nostradamus'un 2020 kehanetleri korkuttu. Kendi ölümünü bile gören ve gece yatarken çevresindekilere 'Yarın sabah ölmüş olacağım, hoşça kalın' diyerek veda eden Nostradamus'un 2020 kehanetleri ortaya çıktı. Türkiye, İran ve ABD'de meydana gelen depremlerin ardından Nostradamus'un deprem hakkındaki kehanetleri korkuttu."

Görüldüğü gibi haberde korona veya benzer bir salgından söz edilmemektedir. Ancak korona virüsün ortaya çıkıp dünyayı kasıp kavurmasından sonra birden 'bu salgını da bildi' tarzında haberler yaygınlaştı:

"İkizler yılında ("20-20") doğudan ("Çin'den") bir kraliçe ("korona") yükselecek, gece yaratıklarından ("yarasalardan") vebasını ("virüsü"), 7 tepeli diyara ("İtalya-Roma") yayacak ve dünyayı yok etmek ve mahvetmek için alacakaranlıklarında olan insanları ("yaşlıları") toza dönüştürecek (ölüm). Bildiğiniz gibi bu dünya ekonomisinin sonu olacak...

İkizler yılında ("20-20") doğudan ("Çin'den") bir kraliçe ("korona") yükselecek, gece yaratıklarından ("yarasalardan") vebasını ("virüsü"), 7 tepeli diyara ("İtalya-Roma") yayacak ve dünyayı yok etmek ve mahvetmek için alacakaranlıklarında olan insanları ("yaşlıları") toza dönüştürecek (ölüm). Bildiğiniz gibi bu dünya ekonomisinin sonu olacak..."

Yani öncesinde bir yorum yok, afet ortaya çıktığında derhal bildiği iddia ediliyor. Gerçek böyle mi?

Nostradamus'un kehanetlerini inceleyen Snopes isimli yabancı bir internet sitesi, Les Prophéties isimli kitabında iddia edildiği gibi böyle şeyler yazmadığını açıkladı. Aynı zamanda hem bu kitapta hem de diğer kaynaklarda 2020 yılını kastettiği düşünülebilecek hiçbir atıf bulunmadığını belirtti (Takvim Gazetesi, 14 Nisan 2020).

NOSTRADAMUS'UN HAYATI

Nostradamus, 1503 yılında Güney Fransa'da doğdu. Babası Yahudi kökenli olup, Katolik inancı benimsemişti. Sebebi de, Avrupa'da sofu Hristiyanların, Yahudileri Hz. İsa'yı katletmekten sorumlu tutmaları ile İspanya'dan kovmalarından dolayı aynı akıbete uğrama korkusu idi. Dedesi Avignon'lu Yahudi bir tüccar olan Gassonet'dir.

Yahudileri suları zehirlemek ve veba yaymakla suçlayan ateşli kitlelerin gazabından korunmak için din değiştirerek Pierre de Nostredame adını alan Gassonet 1463'te "yeni Hıristiyan"ların arasına katılmıştır. Pierre de Nostradame, 1512'de bile, Yahudi ve İbrani soyundan gelen yeni Hıristiyanlara uygulanan bir vergiyi ödemekle yükümlüdür. Bazı Yahudiler bu yüzden Hristiyan olmayı tercih etmek zorunda kalmışlardı. Nostradamus da böylelikle hem Yahudi geleneklerine, hem de dış dünyadaki Hristiyan yaşayışına sahip bir çifte kültür içerisinde yetişmişti.

Nostradamus'un ataları, İsaşar adlı Yahudi kabilesinden gelmişti. Bu kabile kâhinlik açısından zengin tecrübelere sahipti. Baba, büyükbaba ve onun babası, büyücüler ve Arap kabalisttik uzmanlarıyla daima iyi ilişkiler içinde olagelmişti.

Nostradamus, 1529 yılında doktor oldu. Agen şehrine yerleşerek evlendi ve 2 çocuğu dünyaya geldi. Veba salgını sebebiyle iki çocuğunu ve karısını kaybedince muayenehanesini kapattı ve işi gezginliğe döktü.

1546-48 yılları arasını veba ile mücadele ederek geçirdi. 1556'da Kral II. Henri, tıbbî danışman olarak Nostradamus'a davetiye çıkarır. Aslında, ününü hep duyduğu kâhinlik tarafını da merak etmektedir. Giderek Kral'ın özel doktoru olur. Aynı zamanda da saray astroloğudur.

Daha sonra Nostradamus'un kehanetleri birbiri peşi sıra gelir. Acaba bunlar ne ölçüde doğrudur?

Bir hesaba göre Nostradamus'un 946 kehanetinden 70 tanesi bir bakıma gerçekleşmiştir. Bu sayı ise zeki ve kültürlü bir insanın tahmininden öteye geçemediğini göstermektedir.

Charles Ward onun hakkında korkunç ithamda bulunur: "Bilmecelerle konuşan biridir. Sathî bir Hristiyan, samimi bir putperesttir. Önceden yanacağını haber verdiği Pouzin şehrini kendisi yakmıştır!"

İnsanlardan birçoğu kimse kumara olduğu gibi, fala da düşkündür. Bu kimseler, Nostradamus gibilerinin başarısızlıklarını görmezlikten gelirler. Bununla alâkalı olarak Eric Russel, "Astroloji and Prediction" adlı kitabında, Nostradamus'un çağdaşı olan birçok Avrupalı astroloğun önceden bildirdiği "korkunç su baskını"nı ele alıyor. Onlar, bütün gezegenlerin "su ihtiva eden balık burcunda bir arada olacağı" görüşünü paylaştılar. Bu hal, bilinen dünyamızın suyla yok edileceğinin şaşmaz bir belirtisi olarak ilan edildi. Hatta mali güçleri iyi olanların, limanlardaki tekneleri hazır tutmaları, gemi yapımcılarına büyük kazançlar da sağladı. Dünya bu sonu bekledi, ama hiçbir şey olmadı. Russel, şöyle devam ediyor. "Hızlı düşünebilen astrologlar, felâketi bertaraf etmekle alâkalı dualarının gücünden dolayı Hristiyanları tebrik ettiler. Avrupa'daki astrologlar bu açıkgözlülüğü düşünemedikleri için birkaç sıkıntılı hafta geçirdiler. Ama bütün hâdise, bir ay sonra unutuldu ve astrologlar, yeni doğmuş prensin falına bakmaya davet edildiler."

KEHANETLERİN MANTIĞI

Sırası gelmişken şunu da ekleyelim: Astrologlar, gezegenlerin bir araya gelmesinden dolayı Nisan 1982'de depremler, seller, kuraklıkların olacağını söylediler. Ama hiçbiri olmadı. Eğer onların verdikleri tarihte bir sel veya kuraklık meydana gelseydi, birçok kimse bu hâdiselerin astrologlar tarafından doğrulukla bildirilmiş olduğunu kabul edecekti.

Aynen yine böyle: "Falanca öldürülecek" diye yapılan kehanette iki ihtimal vardır: Öldürülecek veya öldürülmeyecek. Kehanet gerçekleşirse, astrologların zaferi ve reklâmı olur. Gerçekleşmezse hadise kısa zamanda unutulur, gider. Veya zaten o güne kadar herkes böyle bir haberi unutmuş olduğundan, üzerinde bile durulmaz. Etrafınıza bakarsanız, böyle binlerce kehanet her gün duyulmakta ve sonra unutulmaktadır.

Diğer kehanette bulunanlar gibi, Nostradamus da basmakalıp ve belirsiz (veya bir kaç manalı) sözler kullanmakta ustaydı. "Astrology and the Popular Press" adlı kitabında Bernard Capp şöyle diyor: "Nostradamus, sözlerini dramatik bir belirsizliğe büründürmekte ustaydı, bu yüzden de kehanetleri şimdiki çağa kadar canlı kaldı."

James Laver, "Nostradamus or the Future Foretold" adlı eserinde, onun dörtlüklerinin bu özelliğinden de söz ederek şöyle diyor: "Şiir yazma ve imlâ kaidelerine uymayan, anlaşılabilen bir düzene konulmayan, uydurulmuş adlarla yazılan bu dört mısralı, Fransızcası güç anlaşılabilen şiirlerden herhangi bir mana çıkarmak mümkün olabilir mi? Manası olsa bile üzerinde durmaya değer mi? Yazıların önsözünde Nostradamus, "dinleyicilerini gücendirmemek (ve her yöne çekebilmek) için manası örtülü çapraşık cümleler" kullandığını kabul eder. Bunun içindir ki, bugün bile, sözlerinin çoğu manasız bir kelime yığınıdır."

PROF. DR. HELMUT SWOBODA NE DİYOR?

Viyanalı gazeteci ve yazar Prof. Dr. Helmut Swoboda, son derece değersiz bulduğu kehanetlerle alay etmekte, tartışma götürür yorumları birbirleriyle karşılaştırarak, bugüne kadar uzanan saçmalıkları sergilemeye çalışmaktadır: "Nostradamus'un kişiliğinde özellikle dikkati çeken birtakım noktalar var ise, o da diğerlerine kıyasla çok daha bilgili bir doktor, görgü ve tecrübe sahibi bir insan ve iyi bir şair olmasıdır. Yoksa kâhinliği kabalisttik bir takım hokkabazlıklardır."

Şöyle devam etmektedir Swoboda:

"Centuries'in sayfalarını dolduran temel motifler ise kan ve ölüm, cinayet ve gökyüzündeki işaretler, felaketler, savaşlar, ihanetler, açlık ve sefalet, yıldırım ve vebadır. Ve hiç kimse de aksini söyleyemez ki, insanlık tarihi denilen olay, zaten başlı başına bu motiflerle dolup taşmaktadır." Diğer bir deyimle; bu tür olayları öngörmek bir marifet değildir. Her aklı başında insan, bunca örnek göz önünde bulunduğuna göre, günün birinde yine bir savaş, açlık felaketi ya da bir başka belayla yüz yüze gelinebileceğine hükmedebilir.

Swoboda, "Avrupa'nın en büyük laf ebesi" olarak tanımladığı Nostradamus'la ilgili olarak, görüşünü şöylece toparlamaktadır: "Yaklaşık bin dolaylarındaki her anlama çekilir ve içinden çıkılmaz dörtlükleri arasında, hiç değilse birkaç tanecik olsun, sonraki birtakım olaylara atfedileceklere rastlamak şaşırtıcı değil, tersine son derece olağan karşılanmalıdır."

Kısaca ifade etmek gerekirse: Sözde kâhin, o kadar çok saçmalamıştır ki, onca saçmalık arasında birkaç tane de tutarlı iddiaya rastlamak, ihtimal hesaplarına son derece uygun bir sonuçtan başkaca bir şey değildir, bu yaklaşıma göre.

NOSTRADAMUS'UN MASKESİ DÜŞÜYOR MU?

Geçtiğimiz yıllarda Nostradamus hakkında "Nostradamus'un Maskesi" adlı bir kitap yayınlandı. Kitabın yazarı, profesyonel illüzyonist, şarlatanların baş belası, para normal olayların bilimsel araştırması için kurulmuş komitenin (CSICOP) kurucularından birisi: James Randi.

Randi'ni ilgilendiren, Nostradamus'un 400 yıldır süregelen istisnai de olsa başarılarının ardındaki gerçekleri bulmaktı. Nostradamus'u değerlendirmek için yaşadığı yüzyılı çeşitli yönleriyle inceledi.

Nostradamus, meşhur Yüzyıllar dizisinin ilk kitabını 1555'de yayımladı. Nostradamus, kehanetlerinde birkaç defa yanılınca, prestijini korumak için yeni bir metod geliştirmesi gerektiğini anladı. Kehanetlerini esrarlı ve etkileyici şiirler halinde yazmaya başladı.

Randi, ağır eleştirilerini kendilerini Nostradamuscular olarak adlandıranlara yöneltiyor. Nostradamuscular, Yüzyıllar'ın şifreli bir dille olayları önceden haber verdiğini iddia ediyorlar. Randi, en çok gündeme getirilen dörtlükleri seçerek bunlar üzerine çalışmış. Bunlardan en ünlü ve yaygın olanı, Henri II'nin ölümünü haber veren şu dörtlük:

Genç aslanı yaşlı aşacak

Savaş alanında tek bir düello sonrasında

Altın kafeste gözlerini oyarken

İki sınıfı bir görecek, sonra korkunç bir şekilde ölecek.

1559 yazında, Paris'te aynı anda iki önemli evlilik gerçekleşti: Henri II'nin kızı Elizabeth, İspanya kralı Philippe II ile; Henri'nin kızkardeşi Marguerite ise Savoie Dükü'yle evlendi. Saray, evlilik kutlamaları arasında Saint-Antoine Sokağı'nda bir yarışma düzenlemişti. Yarışmacılardan birinde, Henri II ile Montgomery Kontu karşılaştı. Montgomery'nin lance'ı kırıldı ve kralın kafasına saplandı. Kral on gün sonra öldü. Böyle bir yarışmada karşılaşılan ilk kaza değildi, ama sonuncusu oldu. Çünkü bu trajedinin ardından yarışmalar cazibesini kaybetti.

Nostradamuscular, yukarıdaki dörtlüğün Henri II'nin ölümünü haber verdiğini ileri sürüyorlar. Randi ise buna karşı çıkıyor. İlk olarak Henri II ile Montgomery arasında yaş farkı fazla değil. Bu nedenle birisini yaşlı, ötekini genç aslan olarak tanımlamak mümkün değil. Henri II savaş alanında öldürülmedi, bugün spor turnuvası olarak tanımlayacağımız bir yarışma (kesinlikle düello değildi) sırasında kaza ile öldürüldü. Altın kafes, hiçbir şeyi açıklamıyor. Çünkü kralların taktıkları başlıklar bile hiçbir zaman altından değildi, çünkü altın bu iş için yeterince sert değildir. Aslan hiçbir zaman Fransız krallarının amblemi olmadı. Horoz ya da iys çiçeği daha iyi bir yakıştırma olurdu. Nostradamuscular, son mısradaki sınıf (classe) sözcüğünü Yunanca'daki klasis'e (kırık, bere) yaklaştırıyor. Nostradamus, Latince biliyordu, Yunanca değil. Sınıf kelimesiyle antik bir vurgulama yapmak isteseydi "classe"ın Latince'deki karşılığı olan "flottes"u düşünürdü.

Randi, daha birçok örnek vererek, Nostradamuscuların dörtlüklerdeki anlamları nasıl değiştirdiklerini ortaya koyuyor. Bir tanesinde, siyah (noir) sözcüğünün aslında kral (roi) olarak kullanıldığı iddia ediliyor. Buna göre, baştaki n düşüyor, bunun yerine sondaki r geçiyor ve siyah, kral oluyor.

Nostradamuscular, 9. Yüzyıllar'ın 20. dörtlüğünde XVI. Louis ile Marie-Antoinette'in kaçışının anlatıldığını ileri sürüyor. Burada, Eski Fransızca'da "forest" olarak yazılan "orman" sözcüğünün aslında Latince'de kapı anlamına gelen fores olduğunu söylüyorlar. Kral ve kraliçe, Tuileries Sarayı'ndan gözetlenmeyen bir kapıdan kaçmaya çalışmışlardı. Dörtlükte yine rahip sözcüğü, tek oluyor. Dilim sözcüğü, XVI. Louis'nin giyotinle idam edilmesini anlatıyor. Beyaz taş, kraliçenin beyaz giysiler içinde olacağını söylüyor, vb.

Bir dörtlükte bu kadar çok kelimeyi değiştirirseniz, elbette istediğiniz anlamı verebilirsiniz. Fakat Randi, Nostradamuscuların yorumlarının kabul edilmesi durumunda bile iddialarının geçerli olmadığını ortaya koyuyor. Örneğin, Marie -Antoinette beyaz değil, gri giysiler içindeydi. Dörtlükte anlatılan siyah giysiler içindeki adamın bir gece yolculuğunun hiçbir çarpıcı yanı yok. Bugüne kadar dörtlükte anlatıldığı biçimde birçok yolculuk yapılmıştır. Buradan, Fransa'nın tarihinde önemli yer tutan bir olayla yakınlık kurmak çok fazla ileri gitmek oluyor. Dörtlükte geçen Varennes özel isminden kralın kaçarken Varennes yoluna çıkmayı planladığı çıkartılıyor. Oysa Fransa'da 32 tane Varennes var.

Nostradamuscuların dörtlükler üzerinde yaptıkları oynamaları sergileyen Randi, bütün bunlar için Nostradamus'u suçlamıyor tabii ki. Uzun zaman boyunca Nostradamus'un yaşamını inceleyen Randi, geleceği söylemeseler de, gizemli dörtlüklerden etkilenmiş ve bunların ne anlama geldiklerini araştırmış. Nostradamus'un doğduğu, yaşadığı yerlere gitmiş. Kütüphaneleri alt üst etmiş, hiç incelenmeyen arşivleri araştırmış. Sonuçta bazı dörtlüklerin ne demek istediğini bulmuş.

Nostradamus, bunlardan birinde, Saint Remy-de-Provence'daki bir efsaneyi anlatıyor. Efsanenin geçtiği Alp Dağları'na giden Randi, dörtlükte tasvir edilen yeri bulmuş.

Randi'ye göre Nostradamus'un maskesi işte bu. Kendini kâhin olarak tanıtan Nostradamus, şiirlerini bir sis perdesi arkasındaki gerçekler üzerine kurmuş. Nostradamus'un okuyucuları, bugüne kadar Nostradamuscular tarafından var olmayan kehanetlere inandırıldı. Maskeyi kaldıran Randi, Nostradamus'un eserlerinin bu yönde baştan aşağıya yeniden değerlendirilmesini istiyor.

Modern takipçilerinin neredeyse bir peygamber gibi gördükleri Nostradamus'un kehanetlerini çalışanlar açısından bunlar büyüsel özelliklere sahiptirler: Tahmin edilen olaydan önce karışık ve anlaşılmazlardır, dili karışık ve anlaşılmazdır. Fakat söz konusu olay gerçekleştikten sonra nedense birdenbire apaçık hale gelirler.

Şu da var: Sahte müritlerinin kâhinin eserine ilişkin her çeşit taklit, uydurma ve hilekârlığın çokluğu ile bilinmeleridir. Çünkü orijinal metinlerin hemen hepsi yok olmuş ve popüler baskılar her defasında daha fazla hayâl mahsulü, bölük pörçük dörtlükler haline gelmiştir. Bu farklı baskılardan özgün olanın hangisi olduğu da belirsizdir.

Kısacası, Nostradamus, bazı çevrelerce kasıtlı olarak şişirilmiş bir şarlatandır. İşin garip tarafı, Allah, ahiret ve kader gibi bedihî hakikatlere inanmakta güçlük çeken maddeci kafaların, bu tür fırsatçıların saçma sapan sözlerine ilgi duymaları, hatta soruşturmadan inanmalarıdır.

Konuyu Peygamberimizin bir hadis-i şerifi ile noktalayalım: "Bütün müneccimler yalancıdır."

KAYNAKLAR

1- Usta Bir Sahtekâr: Nostradamus. Fikri Cendel.

2- Nostradamus Kimdir? Zafer'den.

3- Nostradamus'un Gerçek Yüzü. Bilim Teknik Dergisinden.

4- Kehanetler ve Kâhinler. Elvan-Gündüz Öğüt. Ege Meta Y.

5- Nostradamus. 20. Yüzyılın Kehanetleri. V. J. Hewitt ve Peter Lorie. Milliyet Y.

6- Nostradamus'tan Geleceğin Tarihi. Kurt Allgeier. Cep Kitapları.

7- Nostradamus. Bin Yıl Ötesi. Peter Lorie. Milliyet Y.

8- Nostradamus. Gelecek 50 Yılın Kehanetleri. Peter Lemesurier. Say Y.

9- Nostradamus Gerçeği ve Türkiye -Fenomen, Nisan 1997.

Prof. Dr. Sefa Saygılı

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
2024 Fikriyat. Tüm hakları saklıdır.
BİZE ULAŞIN