Arama

Mustafa Özcan
Temmuz 16, 2021
Amerikan Harkileri ya da Afgan Araplardan, Afgan Amerikalılara!
Sesli dinlemek için tıklayınız.

'Beşinci tabur' veya işgalcilerle işbirliği yapan yerli unsurlara ya da işbirlikçilere Cezayir örneğinde Harkiler denmektedir. Bu ismi küresel alana tamim etmek mümkündür. Bunlar Fransa ile Cezayir arasında rotasını şaşırmış, kaybetmiş kayıp kuşaktır. Ne Cezayir'e dönebilmiş ne de Fransız olabilmiştir. Her işgalci milletin Harkileri vardır. İsrail'in Harkileri Lübnanlı işbirlikçilerden müteşekkil Güney Lübnan Ordusu ya da Antony Lahd güçleridir. Litani Nehri havzasından yani Lübnan sınırlarından çekildikten sonra onları da alarak beraberinde götürmüştür. Bir zamanlar Fransa'nın da Cezayir'deki yerli işbirlikçileri olan Harkileri beraberinde alıp götürmesi gibi. SSCB de Afganistan'dan çekilmeden hemen önce yerli işbirlikçi devşirmek için sınırları içinde kalan Taşkent gibi şehirlere 10 bin Afgan askeri öğrenciyi götürmüş, yerleştirmiştir. Bunlar daha sonra ne oldu? En azından bizim bilgimizin dışında. Moskova, onları Afganistan'da geleceğin Rus işbirlikçisi askeri birliklerin ve yöneticilerin çekirdeği olarak tasarlamıştır. Lakin bu planı akamete uğramıştır. Çekildikten sonra bunları cepheye sürmek kabil olmamıştır. Çünkü onlar hazırlanamadan cephe yıkılmıştır.

Amerikalılar da 1991 yılında Iraklı Kürtler için Harki modeli uygulamıştır. Çekildikten sonra onları açıkta bırakmamak için beraberinde Guam Adasına götürmüştür.

1970'lerde Barzani'nin başarısız kalkışmasının ve 1990-1991 Körfez Savaşının ardından yerleri değiştirilen 'Enfal Kürtleri' Saddam yönetiminden kaçırılarak Guam Adası'na götürülmüştür. Buraya gönderilen Kürtler artık 'Guamlı Kürtler' olarak anılacaktır. 1946'da Mustafa Barzani tarafından kurulan Kürdistan Demokratik Partisi ile 1975'te kurulan Kürdistan Yurtseverler Birliği arasında kayda değer siyasi ve ideolojik çekişme vardır. Bu siyasi anlaşmazlığın yaşandığı, dini çatışmaların da gözlemlendiği bölgeden gelen Kürtlerin iyi eğitim aldıkları, İngilizce eğitiminde başarılı oldukları görülmektedir. 'Guam Adası Kürtleri' siyasi olarak da Frenkleşirken 2003 yılı ve sonrasında kültürel olarak da yozlaşmışlardır. Kürdistan bölgesi Amerikan yaşam tarzına en hızlı adapte olan ve en çok sahne olan bölge haline gelmiştir. Guam'da eğitim gördüğü ifade edilen Kürt sığınmacılardan bazıları bilahare Irak'ın Kuzeyi'ne yerleştirilmiş, bazıları ise ABD'nin Tennessee eyaletinin başkenti Nashville'e gönderilmiştir. Aslında Kürtlerin Nashville'deki varlığı 1970'lere dayanmaktadır. Bugün Nashville'de 15.000 civarında Amerikan vatandaşı Kürt yaşamaktadır. Hatta burada Tennessee Kurdish Community (TKCC) adında bir topluluk da bulunmaktadır.

Amerikalılar aynı senaryoyu bu kez de Afganistan örneğinde kurguluyor ve uyguluyorlar. Çekilirken işbirlikçilerine beraberinde götürecekler, arkada bırakmayacaklar. Böylece gelecekteki işbirlikçilerine de güven vermiş oluyorlar.

ABD ile giden Afganlıların bir kısmını ileride Zalmay Halilzad gibi diplomat makamında görmek şaşırtıcı olmayacaktır. Onları da devşirme bir Neocon olarak görebiliriz. Taliban hamle üzerine hamle yapıyor ve Afganistan'ı yakın bir sürede ele geçireceği anlaşılıyor. Şaibeli bir biçimde seçilen Amerikan destekli veya Amerikan kuklası Eşref Abdulgani'nin geleceği de; ya firar etmek ya da hayatını bir darağacında tamamlamak olacaktır Nitekim, sonu, benzeri bir çekilmeden sonra hayatı bir elektrik direğinde son bulan 'öküz' lakaplı Necibullah'a benzeyebilir. Eylül 1996'da Taliban'ın Kabil'i ele geçirmesinden hemen önce Ahmet Şah Mesud'un kaçırma teklifini reddetmiştir. 27 Eylül 1996'da Kabil'e giren Taliban unsurları tarafından sığınmış olduğu Birleşmiş Milletler binasından zorla çıkarıldı. İşkence edildikten sonra yaralı haldeyken, kardeşi Şahpur Ahmedzai ile birlikte bir elektrik direğine asılarak öldürüldü.

Amerika Birleşik Devletleri, askeri birliklerini Afganistan'dan tamamen çekmeden önce 20 yıl boyunca tercüme, casusluk ve güvenlik gibi alanlarda hizmet veren işbirlikçileri ve yerel çalışanları ülkeden tahliye etme kararı aldı. Vakit kısıtlı ve elini çabuk tutması lazım. Ama bürokratik işlemler ağır aksak yürüyor.

Ülkeden tahliye edileceklerin sayısının aileleriyle birlikte yaklaşık 50 bine yakın olduğu belirtiliyor. ABD ordusu 1 Mayıs'tan itibaren Başkan Joe Biden'ın kararıyla Afganistan'daki birliklerini çekmeye başlamış, Haziran 2021 itibariyle askeri varlıklarının yarısından çoğu ülkeyi terk etmişti. Amerikan askerlerinin Afganistan'ı yavaş yavaş terk etmesi sonrası ise ülkede ABD Ordusu'na uzun yıllar boyunca hizmet eden kişileri güvenlik korkusu sardı. Ülkede sayıları binleri bulan bu kişiler geri çekilme sonrası korumasız kalacaklarını, can güvenlikleri olmayacağını ve Taliban örgütünün merhametine kalacaklarını ifade ediyor. Washington yönetimi ABD ordusuna Afganistan'da hizmet eden Afgan işbirlikçilerinin tamamına Amerikan vizesi vereceğini duyurmuştu. Ancak bu kişilerde görevleri gizli olduğu için çoğunun ellerinde söz konusu faaliyetlerini ispatlayacak belge olmadığı bu nedenle de vize işlemlerinin beklenenden uzun sürebileceği kaydedildi. Çoğu tercüman olarak görev yapan Afganlar bu sebeple Amerikan askerlerinin çekilmesi tamamlanmadan önce ülkeyi terk etmek istiyor. ABD ordusuna çalışanların çoğu, ailesi ve etrafındaki kişilerce tanındığı için, Taliban'ın kolaylıkla kimliklerini tespit edip kendilerini öldürmesinden çekiniyor.

Afgan işbirlikçilerinin endişeleri karşısında ABD Temmuz 2021 dolmadan onları Kandahar ile Pakistan'ın Belucistan yolu üzerinden, sınırından veya geçiş noktasından tahliye etmeyi tasarlıyor. ABD Afganistan'daki güçleri için lojistik tedarikini ve ikmalini bu hattan yapıyordu. Şimdi bu yol bir kez daha veya son kez işbirlikçilerin tahliyesi için kullanılacak. ABD işbirlikçiler için Amerikan vizesinin gecikmesi ihtimaline karşı da ara bir formül düşünüyor. Vize işlemleri hazırlanıncaya kadar onları üçüncü bir ülkede ağırlamak. Sivil uçaklar vasıtasıyla işbirlikçiler geçici olarak üçüncü bir ülkeye kaydırılacak. Bu nakliye işleminden büyükelçi Tracey Jacobson sorumlu olacak. Nakil işlemi sırasında ihtiyaç hasıl olduğunda ABD'nin bazı askeri üsleri ve tesisleri de devreye girecek, kullanıma açılacak.

ABD'den sonra Fransa da bir zamanlar Cezayir'de olduğu gibi Afganistan'daki işbirlikçilerini ya da Afgan asıllı Harkilerini tahliye edeceğini ve Fransa'ya götüreceğini duyurdu. Ne de olsa Cezayir'den deneyimli! Cezayir Afganistan hattında tarih tekerrür ediyor.

ABD 11 Eylül sonrasında bulduklarını muhalif diye Guantanamo'ya kaçırıyordu. Şimdi ise kaçırma sırası işbirlikçilere yani Cezayir deyimiyle Amerikan Harkilerine geldi. Nerden nereye? 11 Eylül sonrasında Afgan Arapları deyimi gündeme gelmiş ve ünlü olmuştu. Şimdi ise gündemde Afgan Amerikalıları var.

Bu arada, ABD'de Afganistan'dan çekilme tartışmaları da hararetini yitirmiş değil. Biden'in çekilme kararı ile birlikte Bush'un Afganistan'ı işgal stratejisi suya düşmüş oldu. Kötü bitti. Amerikalılar Afganistan'da aheste aheste yenildiler. Bunun başka bir tercümesi yok. Yenilen pehlivan ise güreşe doymaz misali Bush hala kuyruğu dik tutmanın peşinde! Bu nedenle Bush çekilme işlemine karşı çıkıyor. Trump ise seçimlerde rakibi olan Biden'ın bu adımını hararetle destekliyor.

Mustafa Özcan

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
2024 Fikriyat. Tüm hakları saklıdır.
BİZE ULAŞIN