Öğrenme yeteneğinizi geliştirecek etkili yöntemler
Öğrenme zamana, mekâna ve kişiden kişiye değişen bir dizi süreci ihtiva eder. Hayatımız boyunca pek çok şey öğrenmeye çabalar, yoğun emek ve zaman harcarız. Ancak pek çoğumuz "öğrenmenin de öğrenilecek bir süreç" olduğunun farkına varmayız. Kimi zaman isteksizlik, tembellik, motivasyon kaybı ya da zamanı iyi değerlendirememe gibi unsurlar da öğrenme sürecimizin önündeki en büyük engeller olarak karşımıza çıkar.
Her zihin eşsiz bir yapıya sahiptir ve çoğu kişi en az bir alanda uzmandır. Peki, bu uzmanlığı belirleyen şey nedir?
💠
Bilim insanları öğrenmeyi nörofizyolojik bir olgu olarak açıklarlar. Beyinde nöronların gerçekleştirdiği bilgi akışı, beynin öğrenme sürecini etkiler.
Bebeklik çağından itibaren nöronlar arası bağlar oluşmaya başlar. Bu süreçte oluşan her bağ, bir sonraki aşamada diğer bağıntıların kurulmasını sağlar ve öğrenme süreci bu bağlar üzerine inşa edilmiş olur.
Tıpkı bir ağacın kökleri üzerinde gövdenin ve dalların olması gibi bellek de bu bağların üzerine inşa edilir ve bilgi, bellekte düzenli ve anlamlı şekilde kodlanarak depolanmaya başlar. Bu nedenle öncesinde temelleri atılan bir bilginin üzerine yeni bilgilerin eklenmesi öğrenme sürecini hızlandıran; daha önce ilgilenmediğiniz bir konuda yeni bilgiler inşa etmek ise zorlayıcı bir süreçtir.
📕 Okuma önerisi: Bruce Hood - Benlik Yanılsaması: Sosyal Beyin, Kimliği Nasıl Oluşturur?
İrade, duygusal bir güçtür ve düşüncelerin irade üzerinde güçlü olabilmesi için tutkularımızla da beslenmesi şarttır.
💠
Pek çoğumuz öğrenme sürecimizde motivasyonumuzda azalmalar ve isteksizlikler görürüz. Bunun sebebi o şeyi gerçekten isteyip istemediğimize bağlı olarak irademizin güçlendirilememesinden geçer.
İrademizi harekete geçiren şey derin tefekkür değil, eylemlerimizdir. Harekete geçmek ise birçok işi başarıp yerine getirmek anlamına gelir. Yani mesele sadece irade değil; aynı zamanda harekete geçmektir.
💠
Alman filozof Arthur Schopenhauer, vücudun bir irade tarafından yaratıldığı örneği ile bu durumu dile getirir. Kan, hayat denilen irade ile damarlarda dolaşır. Anlama iradesi beyni, yakalama iradesi ellerimizi, beslenme iradesi hazmı tetikler. İrade, vücudun faaliyeti ile gözle görünür hale gelir.
İrade Terbiyesi kitabının yazarı Fransız eğitimci Jules Payot'a göre, nefse hâkimiyetteki başarılar çoğu kez küçük gayretlerle kazanılır. Her biri alışkanlığın oluşmasında kendi ölçüsünde katkı sağlar, işimizi kolaylaştırır.
İradenizi küçük küçük adımlarla güçlendirmek ve onları eylemlere dökmek, öğrenme sürecinizi kolaylaştıran, motivasyonunuzu arttıran ve disiplin sağlayan bir yöntem olacaktır.
📕 Okuma önerisi: Jules Payot - İrade Terbiyesi
📌 Cemil Meriç, "kaderimi tayin eden bir kitap" olarak İrade Terbiyesi'ni önermiş, disiplin içinde çalışmayı bu kitaptan öğrendiğini söylemiştir.
📌 Ali Fuat Başgil ise bu kitabı 18-20 yaşlarındayken okumadığı için duyduğu derin pişmanlığı dile getirmiştir.
Bir konuda uzmanlaşmak için en az 10 bin saat bilinçli çalışma yapmanın gerektiğini söyleyen tez.
💠
TED konuşmasıyla ünlenen yazar Malcolm Gladwell, ortaya attığı bu tez ile temel olarak bir konuda uzman olabilmenin 10 bin saat o konu üzerinde çalışılarak gerçekleştirilebileceğini savunur. Yani başarıya ulaşabilmenin hızlı ve kestirme bir yolu yoktur; o konuya uzun zaman ve yoğun emek vermek gerekir.
Bill Gates ve The Beatles gibi mesleklerinde dahi olarak kabul edilen isimler üzerinden verdiği örneklerde Gladwell, 10 bin saat kuralının geçerliliğini vurgular.
📌 Bill Gates, lisede okurken evinin yakınında bulunan ve o zamanlar için nadir nitelikte bir bilgisayar laboratuvarına sahip olan Washington Üniversitesi'ne gidip orada kod çalışmıştır.
📌 The Beatles'ın Hamburg zamanına da değinen bu çalışma, aralıksız 8 saat çaldıkları dönemden bahsetmiş ve her iki örneğin başarısının sırrını bu çalışmaya dayandırmıştır.
📕 Okuma önerisi: Malcolm Gladwell – Outliers: Çizginin Dışındakiler
Josh Kaufman, bir konu hakkında temelinizi sağlam atmanızın sadece 20 saatte gerçekleşebileceğini iddia eder.
💠
Yukarıda bahsettiğimiz 10 bin saat kuralı, bir konuda "uzman" ya da "deha" seviyesine gelebilmemiz açısından önemli. Fakat her birimiz her konuda bu seviyeye ulaşmak istemiyoruz. Bazı konularda sağlam bir temel oluşturmamız bizim için yeterli olabilir.
İşletme koçu Josh Kaufman'ın ortaya attığı bu yaklaşıma göre, bir konuda sağlam bir temel oluşturabilmemiz için 20 saate ihtiyacımız var.
Ancak, 20 saat kuralının başarılı olması için bu 20 saatlik süreci, 45 dakikalık çalışma seanslarına ayırmamız ve günlere yaymamız gerekiyor. Öte yandan bu seanslar boyunca sadece o konuya odaklanmamız, farklı meseleler ile dikkatimizi dağıtmamamız da şart.
📌 Ünlü girişimciler Elon Musk, Mark Zuckerberg ve Oprah Winfrey, başarılarını bu yönteme borçlu olduklarını söylüyorlar.
📕 Okuma önerisi: Josh Kaufman - İlk 20 Saat
Öğrenme süreçlerimizi etkileyen konulardan biri de zamanı değerlendirme adına yaşadığımız problemlerdir.
💠
Bu konuda pek çok yöntem geliştirilse de en etkili metotlardan biri Pomodoro tekniğidir. 1980'li yılların sonlarında Francesco Cirillo tarafından geliştirilen bu teknik, 25 dakika çalışma süresi ve 5 dakikalık kısa molayı kapsar.
Cirillo, bir üniversite öğrencisiyken domates şeklindeki bir mutfak zamanlayıcısı kullanmış ve İtalyanca domates anlamına gelen "Pomodoro" kelimesini bu yönteme isim olarak vermiştir.
📌 POMODORO TEKNİĞİ NASIL UYGULANIR?
Bu teknikte yapılacak olan işlerin veya çalışılacak olan konuların bir listesi yapılır ve öncelikler sıralanır.
📌 Zamanlayıcı 25 dakikaya ayarlanır ve bu zaman diliminde sadece belirlenen tek bir işe odaklanılır.
📌 5 dakika kısa molanın ardından bir sonraki Pomodoro seansına geçilir.
📌 Bu şekilde dört seans, yani 2 saatlik verimli bir çalışmanın ardından 15-30 dakikalık uzun bir mola verilir.
📕 Okuma önerisi: Francesco Cirillo - Pomodoro Tekniği: Hayat Kurtaran Zaman Yönetimi Sistemi
