Japonya'nın korkunç deneyler yaptığı gizli birimi 731
Bilim, tarih boyunca insanlığın yolunu aydınlatmış bir fenerdir. Ancak bu, iyi emeller için kullanıldığı takdirde insanlığa faydalı olur. Aksine eğer kötü emeller için kullanılırsa insanlara yalnızca acı, ızdırap ve üzüntü getirir. Japonların II. Dünya Savaşı döneminde kurduğu Birim 731'de böyle olmuştur. Masum binlerce insanı "canice fikirlere" alet etmişler ve 300 bine yakın insanı hayattan koparmıştır. İşte, Japonya'nın korkunç deneyler yaptığı gizli birimi 731...
Önceki Resimler için Tıklayınız
◾ Hatta kereste fabrikası adını verdikleri yerde yaptıkları insan deneyleri projesinin ismi "Maruta"dır. Bu da Japoncada "kütükler" anlamına gelir. Burada deneyler sonucu ölen insanlar için "Kütük düştü mü?" şeklinde aralarında bir şifre dahi oluşturmuşlardır. Güney Mançurya Demiryolu'na yakın bir köyde yer alan bir hapishane ve deney kampı olan Zhongma Kalesi'nde birim kurulur.
◾ Birimin başına geçen Shiro Ishii ve adamları canlı deneklere veba fareleri aracılığıyla hastalık bulaştırır, zorunlu gebelikler, anestezi olmadan canlı viviseksiyonlar ve kasıtlı soğuk donmalarına neden olmak gibi türlü işkenceleri; "büyük hedefleri" ismini verdikleri emelleri için gözlerini kırpmadan acımasızca uygularlar.
◾ Çin, Rus ve Korelilerden oluşan denekler Harbin adı verilen bölgeye getirilir; pirinç, buğday, et ve balıkla beslenerek deneylere hazırlanırlar. Buradaki deneklerin yaşam süresi ortalama 2 aydır, en fazla ise 1 yıldır.
◾ Zhongma Kalesi'ndeki korkunç yerden 1934'te kaçmayı başaran mahkumlar ve 1935 yılında yaşanan patlama sonucu tesisin gizliliği tehlikeye girer. Bundan ötürü birimi, başka bir yere taşırlar.
◾ Yapılan insanlık dışı deneylere örnek verecek olursak; Ishii ve ekibi beyin üzerine çalışma yapmak istiyorsa mahkumlardan biri hücresinden çıkarılır ve kafatası parçalanır. Ya da kan kaybı ve etkileri mi takip edilmek isteniyor, hemen bir mahkumun ekstremitesini kesilir, hemorajiye bağlı olarak ölene kadar deneği takip ederler. Hatta bombaların insan vücudundaki etkileri gözlemlemek istediklerinde türlü yerlere denekleri yerleştirip bombalar patlatırlar.
◾ Her türlü hastalığın sürecini görmek adına deneklere, çeşitli hastalık mikropları içeren enjeksiyonlar yapılır ve takip edilir. Bunun yanında düşük basınçlı ortam, X ışınları, santrifüj deneyleri; hayvanlardan kan transferleri, donma testleri, aç-susuz ne kadar dayanılacağını ölçmeyi hedefleyen türlü deneyler. Bunlar arşivlerde tespit edilenler bir de edilemeyenler var elbette...
◾ Çin'in belli şehirlerine; kolera, veba, çiçek hastalığı, tularemi gibi akıl almaz hastalıkları yayarlar. İnsanlıktan çıkan 731. Birim, bu anlattıklarımızdan daha da beterlerini masum binlerce insanda uygulamışlar.
◾ II. Dünya Savaşı sonlarına doğru Ishii, "Gecenin Kiraz Çiçekleri Operasyonu" adını verdiği ABD'nin kalabalık bölgesi olan batı kıyısında vebalı pireleri yayacaktır. Ancak plan, 15 Ağustos 1945'te Japonya'nın teslim olmasıyla gerçekleştirilemez. Japon hükumeti olayları bir şekilde örtbas eder, 731. Birim'deki personelleri ve Ishii'yi korur.
◾ Başta yaptıkları canice faaliyetleri reddeden Japon hükumeti, 28 Şubat 2002'de Tokyo Özel Bölge Mahkemesi, Çin'de biyolojik silahlarla binlerce insanı katlettiklerini itiraf eder. 200-300 bin kadar insan, Japonların katliamına maruz kalmıştır. Japonya'nın Harbi'ndeki acımasız birimi 731'e ait eşyalar, şimdilerde Savaş Suçları Müzesi olarak ziyarete açılmıştır.